Brezilya’nın ilk kadın Başkanı, İşçi Partisi’nin adayı Dilma Rousseff, Başkent Brasillia’da 2011'in ilk gününde düzenlenen törenle görevine başlarken, tören tüm Brezilyalıları adeta televizyon başına kilitledi. Brezilya Ulusal Kongresi'nde gerçekleşen yemin töreninin ardından Dilma, ilk önce milletvekillerine, daha sonra ise töreni izleyen halka seslendi.
Halka seslenişi sırasında eski Başkan Lula da Dilma’nın yanındaydı. Başkan Dilma seçim zaferini ve bugüne kadarki mücadelesini, Brezilya’da diktatörlüğe karşı mücadelede yaşamını yitiren devrimcilere adadı.
Dilma yaptığı konuşmada ülkedeki işsizliğe ve yoksulluğa değinirken, seçimler sırasında karşı propaganda olarak kullanılmaya çalışılan, diktatörlüğe karşı gerilla mücadelesine gönderme yapmayı ihmal etmedi.
"Yoksulluğun kökün kazıyacağız, yeni olanaklar yaratacağız"
Dilma, yoksulluğu ve halkın sıkıntılarının kökünü kazıyacaklarına dair yemin ederek hükümetin planlarına dair konuştu. Dilma “Bu ‘kökünü kazıma’ çok radikal olacak ve herkese yeni olanaklar yaratacak” dedi. Başkan Dilma, muhalefete vergi sistemini değiştirmeyi de önereceklerini belirtti ve sağlık, eğitim, sosyal güvence sitemlerini iyileştireceklerini vurguladı.
Terörist karalamasına cevap verdi
Dilma, 40 dakika süren konuşmasının ilk bölümünde özellikle basın özgürlüğüne de değindi. Hükümetin, basın özgürlüğünün savunucusu olacağını ifade eden Dilma, ifade özgürlüğünün korunması için “sürekli devam edecek” bir mücadele sergileyeceklerini belirtti. Dilma “Benim kuşağım diktatörlüğe karşı mücadele etti. Doğal olarak insan haklarının yılmaz savunucularıyız” dedi.
Seçim sürecinde muhalefet tarafından yapılan karalama kampanyasına gönderme yaparak, diktatörlüğe karşı yer aldığı gerilla mücadelesine de değinen Dilma, “Özgür basının gürültüsünü, diktatörlüğün sessizliğine tercih ederim” dedi.
Zaferini direnişe ve devrimcilere adadı
Brezilya’da antifaşist ve antiemperyalist direnişin yükseldiği 60’lı ve 70’li yıllardaki devrimci yükselişte yaşamını yitirien devrimcilere başkanlık zaferini adayan Dilma, “Sizlere şunu söylemek isterim: Tüm hayatımı adalete ve demokratik Brezilya’ya adadım. Bu süreçte zorlu saldırılara dayandım. Pişman değilim kimseye kırgın değilim ve kin taşımıyorum. Kuşağımdan benimle aynı yolda mücadele eden ve bu yolda yaşamını yitirenler şu anda mutluluğumu paylaşamıyor. Onlara borcum olan bu zaferi armağan ediyorum” dedi. Dilma konuşması sırasında göz yaşlarına hakim olamadı.
Yine bir "gerilla" başkan da törendeydi
Dilma, konuşmasının ardından davetli devlet başkanlarının ve temsilcilerinin kutlamalarını kabul etti. Dilma’nın yemin törenini izlemeye hemen hemen tüm Latin Amerika ülkelerinin devlet başkanları ve temsilcileri katıldı. Kendisi gibi Uruguay’da diktatörlüğe karşı gerilla mücadelesi vermiş olan Devlet Başkanı Jose Mujica ile samimi pozlar veren Dilma, basın tarafından en çok ilgiyi ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ve Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez ile bir araya gelmesi sırasında gördü. Chavez, kendisinden önce Dilma’yı kutlayan Clinton’ın protokolden ayrılmasını beklerken yeni Başkan’la uzun, samimi sohbeti ve fotoğraf çekimi sırasında yumruğunu havaya kaldırması dikkat çekti. Küba delegasyonu ise Başkan Yardımcısı José Ramón Machado önderliğinde törende bulundu. Brezilya'nın geçtiğimiz haftalarda resmen bağımsız devlet olarak tanıdğı Filistin'in Devlet Başkanı Mahmut Abbas da Dilma'yı kutlayanlar arasındaydı.
Emrah Kartal (soL- Brezilya)
