Yeni logo, ‘Tarih’e atılan gerici bir imza mı olacak?

TTK Başkanı Prof. Dr. Mehmet Metin Hülagü, “Kartal motifli logo Türkleri tam anlamıyla yansıtmıyordu. Kartal özellikle Bizans’ı temsil eder, 83’üncü yaşa yeni logoyla girmeye hazırlanıyoruz” dedi.

Özgen Kurt - soL
Temelleri 28 Nisan 1930 tarihindeki Türk Ocakları’nın VI. Kurultayı’nın son oturumunda, Atatürk’ün yönlendirmesiyle Âfet İnan tarafından sunulan 40 imzalı bir önerge ile atılan Türk Tarih Kurumu, Türk tarihi ve Türkiye tarihini incelemek ve sonuçları yaymak için konferanslar, seminerler, kongreler, anma törenleri, sergiler düzenlemekte kazılar yaptırıp, kitaplar yayınlamakta.

Kurum, son olarak gündeme Ağa Han ödüllü olan ve Cumhuriyet’in en önemli yapılarından biri olarak gösterilen ünlü binasıyla gelmişti. Yapı, Turgut Cansever ve Ertur Yener tarafından tasarlanmış ve 1967 yılında tam olarak hizmete girmişti. Temmuz ayında başlanan dekorasyon çalışmalarında PVC kaplamalar kullanılmış, özgün mimarisiyle alakası olmayan bir tasarım geliştirilmiş, hatta mimari bütünlüğü içerisinde önemli bir yeri olan bahçesinde yapılan hiçbir tasarım ürünü olmayan havuz ile birlikte yapı önemli ölçüde zarara uğratılmıştı. Bu çalışmalarla ilgili basında görüşleri yer alan Mimar Sinan Üniversitesi Öğretim Görevlisi Aykut Köksal, binaya yapılan müdahaleye tepki göstererek, “Cumhuriyet mimarlığı içinde, önemi ve niteliği üzerine büyük bir uzlaşma olan az sayıdaki yapılardan biri, Cansever’in Türk Tarih Kurumu binasıdır. Türk Tarih Kurumu’na yapılan ve binayı bir kenar mahalle kebapçısına dönüştüren müdahale ne yazık ki artık hiç şaşırtmıyor” demişti.

Bina tamam sıra logoda
83’üncü yılına “yeni bir vizyon”la girmeye hazırlanan TTK’da ilk işlerden biri de logosunu değiştirmek oldu. TTK’nın çift başlı kartal simgeli logosu, 1931 yılında, ilk kurulduğu günden bugüne kullanılmaktaydı. Anadolu’daki ilk Türk devleti olan Selçukluların da simgesi olan ve hâkimiyet gücünü temsil eden çift başlı kartal heykeli, kurumun kuruluş ilkeleriyle de örtüşen bir tasarıma sahipti. Çünkü Atatürk’ün, TTK’nın kuruluş sürecindeki, Türklerin tarihinin Osmanlı veya Selçuklu ile sınırlandırılmasına karşı duruşu pek çok kaynaktan biliniyor. Ancak gelinen noktada TTK Başkanı Prof. Dr. Mehmet Metin Hülagü, “TTK’nın kartal motifli logosu Türklerden ziyade Bizans’ı yansıtıyor ve bu nedenle değişmesi gerekiyor” demekte. Hülagü, bu şekilde, 83 yıllık logonun değiştirilmesindeki amacı da objektifliği esas kabul etmesi gereken bir kurumun başındaki kişi olarak hiçbir söze gerek bırakmayacak şekilde özetlemiş oluyor.

“Kartal motifli logo Türkleri tam anlamıyla yansıtmıyor” iddiasıyla logosunu değiştirecek olan Hülagü’nün “Türkleri tam olarak yansıtacak ve daha iyi ifade edecek” yeni logosu ise merakla bekleniyor.

Artuklu sikkelerinden Anadolu’daki Selçuklu yapılarına kadar pek çok devletin kurumsal tasarımlarında yer alan çift kartal simgesi, surlarda, camilerde, medreselerde ve saraylarda koruyucu ve hâkimiyet sembolü olarak kullanılmıştı. Bizans’ta ise devlet ve kilisenin bir arada olduğunu ve yönetimin tek elde bulunduğunu simgelemekteydi. Bu simge TTK’nın yanı sıra Polis Teşkilatı ve Polis Akademisi Başkanlığı ile Selçuk Üniversitesi’nin, Konya Büyükşehir Belediyesi’nin, Konya Spor’un, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin, Dicle Üniversitesi’nin, Erzurum Spor’un vb çok sayıda kurum ve kuruluşun logosunda yer almakta.

“Yeni vizyon”u kapsamında TTK, halkla bütünleşmeyi amaçladıkları belirtilen “Türkpedia” ve “Tarihin 100’ü” gibi projeleri de hayata geçirmeye hazırlanıyor.