Sanatçılar ve sanat örgütleri Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nin yıkılarak yeniden yapılmasıyla sonuçlanan sürece ilişkin tepkilerini dile getirmeye devam ediyor. İBB Başkanı Kadir Topbaş’ın “protesto edenlerin belgeselini de göstereceğim” dediği açılışın tarihi yaklaşırken, çeşitli sanat örgütleri ve birçok sanatçı, yaptıkları açıklamalarda ortak bazı noktalarda buluşuyorlar.
Türkiye Tiyatrolar Birliği dün yayınladığı açıklamada, Sahne’nin yıkılması ve yeniden yapılması süreçlerine değinerek, bu dönemde belediye tarafından gelişmeler hakkında hiçbir bilgi verilmediğine, seçilmiş belediyenin hesap vermesinin demokrasi gereği olduğuna değindi.
Açıklamada, Sahne’nin yıkım kararıyla birlikte İBB’nin yeni projesini yeterince şeffaf bir biçimde tiyatro kamuoyuyla paylaşmayı tercih etmediği, “erk bende, ister yıkarım ister yaparım” şeklinde özetlenecek bir tavır sergilediği belirtildi. İBB’nin bu konuda kamuoyunu bölmeye ve kamplaştırmaya dönük bir tavır sergilemesinin, kamuoyu nezdinde tepkileri bir araya getirdiğine değinilen açıklamada, sanatçıların ve sanatseverlerin o günlerde tiyatrolarına sahip çıkmak için yaptıkları eylem ve protestolara da değinildi.
Türkiye Tiyatrolar Birliği, İBB Başkanı Kadir Topbaş’ın bu tepkilere karşı yıktığı Sahne’yi yeniden inşa etmekle bir yanıt ürettiğini düşündüğünü belirterek, “bu tavrın en uç noktada tezahürü Belediye Başkanı’nın Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nin açılışı sırasında gösterilecek bir belgeselde eski merkezin yıkılmasını protesto eden tiyatrocuları teşhir edeceğini duyurması oldu” ifadesini kullandı.
Açıklamada, “şu anki gündemi de bu biçimde algılamak ve inşaatın tamamlanmasıyla kamuoyunun ‘çenesini kapanacağını’ zannetmek abesle iştigal olur. İBB Başkanını sanatçıların tavrını bir münazara yarışmasındaki puan toplama çabası olarak görmek ve göstermek yerine bu türden tüm İstanbulluları ilgilendiren konularda geniş bir kamuoyunun görüşlerini almaya dönük hareket etmeye çağırıyor ve projenin tamamlanması sonrasında ortaya çıkan ve cevapsız kalan bazı sorulara yanıt oluşturmasını talep ediyoruz” denilerek, Topbaş’a yanıtlaması için bir dizi soru yöneltildi. Sorular arasında şunlar yer alıyor:
- Kongre vadisinde tiyatromuzun çınarı Muhsin Hoca’nın heykeline yer olacak mı?
- Eski binanın sahip olduğu sahne derinliği ve yüksekliği yeni binada azaltılırken tiyatro salonu inşası konusunda deneyim sahibi hangi mimar ya da tasarımcılardan danışmanlık hizmeti alındı? Bu icraatın sahne diline nasıl bir katkı sağlayacağı düşünülüyor?
- Önceki salonun sahip olduğu geniş fuayenin eksikliği yeni binada nasıl doldurulacak? 600 kişilik grubun nereye sığdırılması planlanıyor?
- Eski binada farklı projeler için farklı salon olanakları (örneğin oda tiyatrosu) söz konusuydu. Bu projede bunlardan vaz mı geçildi? Öyleyse neden?
- Söz konusu alanın Kongre Vadisi’ne dönüşeceği düşünülürse sık sık düzenlenecek üst düzey toplantılar sırasında tiyatro binasının durumu ne olacak? Bölge yoğun güvenlik önlemleri altındayken repertuarın kesintisiz bir biçimde tüm yıl boyunca sahnelenmesi mümkün olabilecek mi? Bu salonun amatörler tarafından kullanımında güvenlik gerekçeleriyle azalma olacak mı?
- İBB salonla ilgili bundan sonraki süreçlerde daha şeffaf davranmayı ve çeşitli uygulamaları devreye sokarken farklı kesimlerden tiyatro insanlarının da fikirlerini almayı düşünmekte midir?