Buca ve Çiğli'de; Çıkmak için bu karanlıktan...

Nihat Behram'ın son şiir kitaplarından birinin adı: 'Çıkmak için bu karanlıktan'. Şair Tuğrul Keskin, Buca ve Çiğli'de önümüzdeki günlerde aynı adla gerçekleşecek Nihat Behram etkinliklerini yazdı.

Tuğrul Keskin

Kimi yazarların/şairlerin varlığı doğdukları ülkelerin “kaderi”ne paralel gelişir. Çoğu zaman da varlıkları, ülkelerinin varlığına armağandır… Pek çoğu ömürlerini yoksulluk ve acı içinde, mahpusta, sürgünde ve bazen de derin bir ülke özlemiyle tamamlarlar. Sözgelimi bizden önceki kuşakların dünya çapındaki temsilcisi Nazım Hikmet bunlardandır. Yalnızca bizde değil elbette, dünyada da yeni düşünceler, yaşam biçimleri savunan bu gibi sanatçıların varlığı bir haylicedir ve tamamı derin acılan çekmektedir. Özellikle 12 Eylül sürecinde yurt dışına çıkmak zorunda kalan devrimci/yurtsever sanatçılarımızın büyük kısmı bir daha yurda dönememiştir. Bu sanatçılarımızdan biri de hiç kuşkusuz Nihat Behram’dır. Şiirimizin bu asi ve asla boyun eğmeyen sesi, kırk yıldır gurbet ellerdedir ve yaşadığı ülkelerde de asla boyun eğmemiş ve onurlu duruşunu her şart altında sürdürmüştür.

“Çıkmak için bu karanlıktan” şairin son şiir kitaplarından birinin adı ve aynı zamanda Buca ve Çiğli’de önümüzdeki günlerde gerçekleşecek Nihat Behram etkinliklerinin de adıdır. Bir kitap yahut tek başına bir dize, ne olarak düşünürseniz düşünün, öncelikle eşsiz bir kararlılığı imliyor bu ad. Hayatı, önemlisi dövüşerek çıkılabilecek bir hayatı ve umudu önceliyor.

Çıkmak İçin Bu Karanlıktan: Yurdunun aydınlığı için harcanmış bir ömrü, halkına kılcal damarları ile bağlı bir şairin aydınlık bir gelecek için çektiği acıları ve kavgayı anlamanın yolu sanki…

Nihat Behram şiirlerini okuduğunuzda göreceksiniz; tarihsellikle derin ilintisi ve yurt sevgisiyle örülmüş çarpıcı, aşkın dizeler her defasında içinizi yakacak.

Buna bir de on yıllardır yurdundan uzak bıraktırılmış bir şairin direngen, kavga sesi eklenirse, tadına doyulmaz ahenkte müzik ve dizeler kuşatır içinizi...

Nihat Behram, bir insanın bütün ömrü boyunca karşılaşabileceği eşsiz, kendine has kişiliklerdendir. Yazdığı şiir ne ise, hayatı da odur.

Dövüşür gibi yaşar hayatı. Sevdiği her varlığa bütün benliği ile bağlanır.

O'nun şiiri ve duruşu birbirini karşılar, birbirine yakışır, şiiriyle içiçedir Nihat Behram.

Çünkü algısı, hissedişi, dostluğu yahut düşmanlığı yiğitçedir.

Her zaman sahiplendiği, şiirimizin devasa çınarlarından öğrendiği sesleniş ve hayat tarzı, O'nu bu toprakların ayrılmaz parçasına dönüştürmüştür. Rahatlıkla denebilir ki, Anadolu toprağının bir parçasıdır Nihat Behram.

Dünyanın neresinde olursa olsun, Anadolu O'na yakışır, O Anadolu'ya.

Önemlisi, yazdığı şiirler, hem kendisine yakışır, hem de yüzlerce yıldır Anadolu'da ve geniş coğrafyamızda soluk bulmuş şiirlere, şairlere.

Çünkü Nihat Behram'ın yazdığı şiir Fuzuli'nin, Nesimi'nin, Hatayi'nin, Yunus'un, Karac'oğlan'ın, Dadal'ın, Kaygusuz'un, Abdal Musa'nın, Muhyi'nin, Serdari'nin, Nazım'ın ve bu topraklarda yazılmış bütün büyük şiirlerin kardeşidir...

Yukarıda da belirttiğim gibi “Çıkmak için bu karanlıktan” şairin son şiir kitaplarından birinin adı olmasının yanı sıra aynı zamanda Buca ve Çiğli’de yapılacak olan Nihat Behram etkinliklerinin de adıdır. Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç 17 Ekim’de, Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü 18 Ekim’de Nihat Behram’ın bu eşsiz duruşunu ve şiirlerini sahiplenerek, şiirimizin bu efsanelerle örülü yaşamına sahip şairini, ilçelerinde ağırlıyor ve birer etkinlik yapıyorlar. Kuşkusuz bize de o etkinliklerde kendimize bir yer bulup oturmak ve Nihat Behram ile birlikte, Çiğli’nin genç devrimci başkanı Utku Gümrükçü ve Buca’nın yine genç ve yürekli başkanı Erhan Kılıç’ı alkışlamak kalıyor. O zaman 17 Ekim saat 18’de Buca Pembe Köşk’te, 18 Ekim saat yine 18’de Çiğli’deki Akvaryum Kafe’de buluşuyoruz…