KÜLTÜR SANAT Medya, her gün haber bombardımanına tuttuğu halkın, izlediği ve okuduğu haberleri hemen ertesi gün unutmasını istiyor. Gündem sürelerinin yaşadığımız ana sıkıştırıldığı koşullarda, geçmişi unutmamak için, hafıza tazeleyici bir bölüm hazırladık.
Türkiye Komünist Partisi Kültür Komisyonu'nun, piyasacı, gerici kültür ortamını değiştirmek, karşı seçenekleri güçlendirmek için hazırladığı Ekin Bildirgesi adlı çalışma raporundan yararlandığımız bu bölümde, bir önceki ayın medyaya yansıyan olaylarını gözden geçireceğiz.
1 Mayıs'ın ardından
AKP'nin tüm "demokrasi" beklentilerine karşı alay edercesine tavır alması, liberal medyanın az çok desteklediği kişi ve kurumlara ve medya mensuplarına da aşırı sertlik göstermesi, Cumhuriyet muhabiri Ali Deniz Uslu'nun saldırı sonucu kolunun kırılması, bu 1 Mayıs'ta geçen yıla göre daha farklı bir yayın hattı izlenmesine neden oldu.
CNN-Türk ve özellikle NTV dışındaki kanallar, 1 Mayıs haberlerinde daha nesnel bir bakış açısı geliştirdiler. Haber-Türk ise 1 Mayıs'ı görece en iyi yansıtan kanallardan biri oldu.
Cihan Haber Ajansı'nın ürettiği yalan haberler, Vakit, Yeni Şafak ve Zaman gibi gazetelerde anında yerini buldu.
Küba Çocuk Tiyatrosu Colmenita ülkemize geldi
Küba Çocuk Tiyatrosu La Colmenita, İstanbul ve Ankara'da gösteriler sundu. Medya kanallarının ilgisiz kaldığı etkinliklerde, Kübalı çocuklar, eşit ve adil bir yaşam düzeninde neleri başarabildiklerini gösterdiler. soL, Kübalı La Colmenita Çocuk Tiyatrosu'nu yakından izledi.
AKP'nin festivalinde Kürtçe şiir tartışması
Uluslararası İstanbul Şiir Festivali'ne Kürt şairler davet edildiği halde Kürtçe yazan şairlerin davet edilmemesi, PEN üyesi bazı şair ve yazarlar arasında ilginç bir tartışmaya neden oldu. Festivalin düzenleyicileri adına Metin Celal, bu eksikliğin gelecek yıl giderileceğine söz verdi. Bu arada, Festival'in, İstanbul Büyük Şehir Belediyesi ve Kültür AŞ tarafından desteklendiği, uzun yıllardır bankaların, büyük medya tekellerinin sponsorluğuna alışmış, alıştırılmış edebiyatçılar tarafından gündeme getirilmedi.
Set işçilerinin feryadı
Mayıs ayındaki medya haberleri arasında, set işçilerinin feryadı oldukça zayıf bir şekilde yer bulabildi. Televizyon dizileriyle halkı oyalayan medya, bu sektördeki emekçilerin ağır, yoğun, yıpratıcı koşullarda ve son derece düşük ücretlerle çalıştıkları, çoğunun sendikasız, sigortasız olduğu gerçeğini görmezden geldi.
Deniz olmak size mi kaldı?
Denizler'in idamlarının yıldönümü nedeniyle Denizler ve '68 Kuşağı üzerine ilginç tartışmalar yaşandı. "Deniz'lerden Elinizi Çekin" yazısıyla, Hasan Cemal, emperyalizmin, kapitalizmin en sadık ve utanma eşiği en yüksek savunucularından biri olarak, Denizler'e kendi değersizliği üstünden sahip çıktı. Cemal'e cevap, Reha Muhtar'dan geldi. "Deniz Gezmiş'e çamur atan zibidiler..." başlıklı yazısıyla tartışmaya katılan Muhtar, liberal medyanın bu konudaki tek karşı sesiydi.
Birgün'de tuhaf ilan
Altın arama çalışmalarına yasadışı olarak devam eden Eldorado Gold firmasının usulsüz kazıları sırasında hayatını kaybeden işçi için verdiği ölüm ilanı, Birgün Gazetesi'nde yayınlandı. İlan, TKP Kültür Komisyonu'nun raporunda ve sitesinde "skandal" olarak nitelendirildi.
ABD'nin 1950 katliamı
19 Mayıs'ta ajanslara düşen bir haberde, 1950 yılında yapılan bir katliamın haberi ve fotoğrafları yer aldı. Güney Kore askerleri, ABD askerlerinin emir ve denetiminde daha önce gözaltına alınan 7 bin kadar komünisti ve muhalifi topluca vurarak öldürmüş, kurbanları ölü veya yarı canlı olarak toplu mezarlara atmıştı. Haber, Türkiye medyasınca ilgisizlikle karşılandı ve hızla örtüldü.
Nâzım Kumpanya yola çıktı
Nâzım Kumpanya, üstün nitelikli bir müzik sergiledikleri konserlerine başladı. Sanat emekçisi müzisyenlerin bir araya gelerek oluşturduğu Nazım Kumpanya, mayıs ayındaki konserinin ardından, ikinci konseri, 3 Haziran'daki Nâzım Hikmet anmasında verdi.
Kanaltürk satıldı
Kanaltürk, hükümete yakın bir şirkete satıldı. Böylece medyada hükümet denetimi-tekeli daha da güçlendi. Bizkaçkişiyiz hareketi içinde Tuncay Özkan'ı hainlikle suçlayanlarla, her koşul altında destek vermek gerektiğini düşünenler ayrıştı. Özkan satışın zorunlu mali gereksinimlerden kaynaklandığını açıkladı ve sürece ilgisiz kaldığını iddia ettiği CHP'yi suçladı. Kanaltürk'ün yeni patronu, Fethullah'ın ve okullarının sözcüsü olarak büyürken, davetiye basımı ve matbaacılıkla gelişen şirket, aynı zamanda Bergama'da altın işletmeciliği siciliyle de biliniyor.
Hatırla Sevgili nihayet bitti
Hatırla Sevgili adlı dizide 1980 öncesindeki Maraş katliamıyla ilgili olarak MHP'lilerin suçlanması, MHP'nin tepkisine ve dava açmasına yol açtı. Dava açarak yaşanmış gerçeği değiştirebileceklerini uman MHP'lilerin tutumu ibretlikti. Dizi kısa süre sonra son bölümüyle ekrana veda etti. Son bölüme eklenen ve senaristin görüşlerine yer verilen özel bölümdeki açıklamalar ve mesajlar, dizinin gerçekleri yansıtma konusundaki taraflılığını da ortaya koydu.
Kısa kısa...
Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt, Vatan gazetesi ve Fikri Sağlar aleyhine dava açtı. Söz konusu davaya konu olan iddia, Büyükanıt'ın eşinin yaptığı harcamalara ilişkin Başbakan Erdoğan'da bir dosya bulunduğu, Erdoğan'ın bununla Büyükanıt'a şantaj yaptığıydı.
Vakit gazetesi, mayıs ayının son günlerinde, CHP genel merkezinin dinlenmesi sonucu ürettiği haberiyle de Telekulak operasyonunda yeni bir skandala yol açtı.
Banu Avar'ın, Sınırlar Arasında adlı programı, bir dizi iteleme, kakalama, engellemeden sonra nihayet TRT yayınlarından kaldırıldı.
Nuri Bilge Ceylan, Üç Maymun adlı filmiyle Cannes Film Festivali'nde en iyi yönetmen ödülünü kazandı. Ceylan, kabul konuşmasında, ödülü "yalnız ve güzel" ülkesine ithaf etti. soL yazarlarından Metin Çulhaoğlu, 31 Mayıs tarihli köşe yazısında http://sol.org.tr/index.php?yazino=31555) güzel ama yalnız olmayan Türkiye'yi anlattı.
Bazı medyatik isimlerin margarin reklamlarında çeşitli iddialarda bulunmasının ardından, Yeni Aktüel dergisinin görüş aldığı, Prof. Dr. Ahmet Aydın ve Prof. Dr. Kenan Demirkol gibi konunun uzmanı güvenilir hekimler, söz konusu şarlatanlığı teşhir ettiler. Bu görüşler Vatan gazetesinde de yer buldu.
Turizmi Teşvik Kanunu adı altında ormanları sermayenin yağmasına açan AKP hükümetinin konudan sorumlu bakanı Ertuğrul Günay'a Bodrum tepkisi. Yurtsever Cephe üyeleri ve Mavi Yol Girişimcileri, Bodrum'da Bakan'ın yolunu keserek tepkilerini dile getirdiler. Günay, "tepki falan yok" söylemiyle olayı saklamaya çalıştı.
TRT spikerleri ATV'ye kiralandı. KESK'e bağlı Haber-Sen, 22 Mayıs'ta Resmî Gazete'de yayımlanan yönetmelik değişikliği ile TRT çalışanlarının kiralanmasının yolunun açıldığını, ATV ile TRT arasında özel izinle spiker anlaşması yapıldığını ve üç spor spikerinin Euro 2008'de ATV için üç hafta boyunca maç anlatacağını bildirdi. Sendika, Bakanlar Kurulu Kararı'nın yürütmesinin durdurulması ve iptali için dava açtı.
Not: Bölümü hazırlamakta yararlandığımız Ekin Bildirgesi raporuna www.ekinbildirgesi.com adresinden ulaşılabilir.