Yusuf Yavuz
Antalya’nın Demre ilçesinde bulunan Sülüklü ve Taşdibi kumsalları, kentin betondan korunabilen son kumul alanları arasında anılıyordu. Ancak Kültür ve Turizm Bakanlığı bu alanı 2004 yılı sonunda Turizm Gelişim Bölgesi ilan ederek yatırıma açtı. Bu kapsamda yapılması planlanan otellerden ilkinin inşaatına geçtiğimiz yıl başlandı. Yaz sezonu başında ‘Andriake Beachclub’ adıyla hizmete açılan otelin inşası için alanın rüzgâr erozyonundan korunması amacıyla 1950’li yıllarda devlet eliyle dikilen çok sayıda fıstık çamı ve akasya ağacı yok edildi.
Sülüklü kumsalı bir zamanlar halkındı, şimdi oteli oldu
Tarımla geçinen Demre halkının büyük çoğunluğu ilçelerine yapılacak 5 yıldızlı otelin işsizliğe çare olacağını, turizmi de canlandıracağını düşünüyordu. Ancak otelin hizmete girmesiyle birlikte Demrelilerin pek çoğu şoke oldu. Çünkü yıllardır sıcak yaz günlerinde özgürce serinleyebildikleri, geceyi geçirdikleri Sülüklü kumsalı otel işletmesi tarafından halka kapatıldı. İddialara göre otelin güvenlik görevlileri yurttaşların sahili kullanmasına izin vermediği için Sülüklü’nün batısındaki alan kullanılabiliyor.
'Sahilin halka kapatılması anayasal bir suç'
Demre’de yaşayan Emekli yurttaşlardan Süleyman Turan, Sülüklü kumsalının halka kapatılmasına tepki gösterenlerden biri. Sülüklü sahili ile Taşdibi arasındaki yolun otel işletmesi tarafından kapatılarak geçişin engellendiğini ve kumsalın bir kısmının bariyerlerle kapatıldığını dile getiren Turan, bunun anayasal bir suç olduğunu öne sürdü.
Demre’de yaşayan bir doğa dostu olduğunu ifade eden Turan, “Demre’ye ve halkına karşı işlenen bu anayasal ve insanlık suçuna dur demek için tüm doğaseverleri, insanım diyen herkesi yürek yüreğe saf tutmaya çağırıyorum” dedi.
Küçük işletmeler kapandı, 6 yeni otel yolda
Taşdibi mevkiinde yeni bir otelin daha temellerinin atıldığını dile getiren Turan, sahil boyunca yer alan küçük işletmelerin kapanmak üzere olduğuna dikkat çekerek, “bir süre önce inşasına başlanan yat limanı ile bölgedeki kumlar pazarlanıyor. Sahilden alınan kumlar başka bir ülkeye gönderilmek üzere iki ayrı yerde depolandı” iddiasında bulunan Turan, şunları söyledi: “Halkın bir bölümü otellerde çalışacağız düşüncesiyle mutlu görünüyor. Bu 6 yeni otelin daha yapılacağı söyleniyor. Küçük işletmelerin kapanacak olması, sahilin katledilmesi, halkın bir daha denize ulaşamayacak olması kimsenin umurunda bile değil.”
'Burada yaşayanların neleri yitirdiğini anlamış değiller'
Sülüklü’nün geçmişini bilen bir başka Demreli ise sahildeki asfalt yolun otel tarafından iş makineleriyle yarılarak kapatıldığını öne sürerek, “Bayramdan sonra burada yeni otellerin yapımına başlanacağı söyleniyor. Demreli’ler otelleri iş kapısı olarak gördü ama ilk başka işe alınan birkaç kişi yapamadığı için işten çıkarıldı ya da kendisi ayrıldı. Şimdi İngilizler ya da dışarıdan gelen başka personel çalışıyor. 5-10 Demreli de vardır çalışan, o kadar. Ayrıca bu bölgeyi temizleyen akıntının önü de liman inşaatıyla kesildi. Geçtiğimiz yıl 10-15 caretta yuvası vardı. Bu yıl hiç görmedik. Sadece bir tane kaplumbağa gördük, o da ölmüştü. Burada yaşayan insanlar neleri yitirdiklerini henüz anlamış değiller ama anlayınca iş işten geçmiş olacak” diye konuştu.
'Türkiye kıyılarını 50 yılda ranta kurban etti'
Kıyılarını ve kumul alanlarını giderek ranta ve betona kurban eden Türkiye’nin kıyı uzunluğu bakımından 8 bin 333 kilometre ile 148 ülke arasında 31. sırada yer aldığını bir kez daha yineleyen Prof. Dr. Turhan Uslu, son 50 yılda 7 bin 487 kilometre kıyının kapılıp paylaşıldığını belirterek, “Böylece rant hırsı gelecek nesillere kıyılarda doğal bir alan bırakmayacaktır” dedi.
'Kumul ve ormanlar beleş arazi olarak görülüyor'
1957 yılında 4 ayrı kum tepesine sahip olan Demre kumullarında insan kaynaklı tahribattan dolayı bugün hiç kum tepesi bulunmuyor. Gazi Ün. Fen-Ed. Fak. Biyoloji Böl. E. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turhan Uslu’nun verdiği bilgilere göre, 100’den fazla bitki türüne ev sahipliği yapan Demre kumullarının yüzde 75’i hatalı kullanım sonucu yok edildi. 1992 yılından bu yana alanda hiç yeni kum birikimi olmadığını kaydeden Uslu, “Son yıllarda kıyılarda tesis yapma söz konusu olunca, ya orman arazileri ya da kumullar devletten beleş alınacak araziler olarak görülmüştür. Türkiye, kıyılarında botanik turizmi, doğa turizmi, ekoturizm, flora turizmi, kıyı turizmi için alanlar tesis etmemiş veya ettiklerini de bilimsel olarak yönetemeyerek doğasını koruyamamıştır” görüşünü dile getirdi.
Bakanlık Demre'de üç yeni parseli tahsise çıkardı
Kültür ve Turizm Bakanlığı ise Demre Sülüklü ve Taşdibi sahilinde toplam üç ayrı parselin daha otel ve tatil köyü yapımı için tahsis edileceğini duyurdu. “Kamu Taşınmazlarının Turizm Yatırımlarına Tahsisi Hakkında Yönetmelik” kapsamında ülke genelindeki kamu taşınmazlarıyla birlikte tahsise çıkarılan Sülüklü kumsalında bulunan mülkiyeti Orman ve Su İşleri Bakanlığı’na ait olan arazide, turizm amaçlı yatırım yapmak üzere yerli ve yabancı girişimcilere tahsis edilebilecek.