soL (Çanakkale) Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, Çevre Platformu'nun çağrısıyla düzenlenen panelin açılış konuşmasında, termik santrallerin yarattığı çevre tahribatlarının ve insan sağlığına verdiği zararların hükümet tarafından görmezden gelindiğini vurguladı. Kaz Dağları ve Biga yarımadasında yapılacak bir termik santral kuruluşunun buranın verimli ovalarını da olumsuz yönde etkileyeceğini belirterek, bu konuda AB yolunda atılan adımların ve anayasal hakların tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini söyledi.
Nükleer santraller silah sanayisi için kullanılıyor
Katılımcılardan Marmara Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Sıtkı Tanay Uyar, enerjinin etkili kullanımıyla ilgili uyarıların hükümetçe dikkate alınmadığını belirtti. Nükleer santrallerin elektrik üretmek amaçlı değil, silah sanayisinin gelişimi için kullanıldığını ve bunun neo-liberal saldırıların bir parçası olduğunu söyledi. Artık AB ülkelerinde yapımı ve kullanımı durdurulmaya başlanan termik santrallerin Türkiye gibi ülkelerde kurulmasının planlanmakta olduğunu ve bunun faturasının halka kesilmeye çalışıldığını dile getiren Uyar, bu durumu önlenmek amacıyla bir platform kurduklarını bildirdi.
Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır ise konuşmasında, termik santrallerin tarım üzerindeki olumsuz etkilerini Gemlik santrallerini örnek vererek açıkladı. Yapılan araştırmalarda santrallerde yanma sonucu ortaya çıkan küllerde silisyum, demir oksit, cıva, arsenik vb. maddelerin taşınma ve depolanması sırasında toz emisyonunun inanılmaz boyutlara ulaştığını belirten Sındır, bunun insanlar, bitkiler ve hayvanlar üzerinde ciddi tahribatlara neden olduğunu vurgulayarak bu duruma karşı çıkmanın memlekete sahip çıkmakla eşdeğer olduğunu Nâzım Hikmet'in bir şiiriyle ifade etti.
İlaç tekelleri kazanıyor
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi, halk sağlığı uzmanı Prof. Dr. Ali Osman Karababa, konuşmasında, santrallerin insan sağlığına etkilerini ele aldı. "İnsan sağlığı açısından kuruluşun yer seçimi, geri teknoloji kullanımı, yanma ürünlerinin filtre edilmeden atmosfere salınması çok önemli konulardır" diyen Karababa, Türkiye'de bu başlıkların hiçbirinin önemsenmediğini söyledi. Bununla ilgili olarak ABD'de bile yılda ortalama 2 bin 800 kişinin akciğer kanserinden hayatını kaybettiğini ve 38 bin 200 ölümle sonuçlanmayan kalp krizinin yaşandığını açıkladı. Karababa, ölümle sonuçlanmayan hastalıklarda ilaç tüketiminin artması ile birlikte ilaç sektörünün bir pazar haline dönüştürüldüğünü ifade ederek Türkiye'nin kaynaklarının birilerine peşkeş çekildiğinin de altını çizdi.