Bakanlar Kurulu: Nikahsız yaşayan kadını korumayız

Kadını şiddetten koruma tasarısından "yakın ilişki yaşayanlar" ifadesi kaldırıldı. Bakanlar Kurulu, yalnızca "resmi nihahlı" kadınları şiddetten korumaya değer gördü.

Geçtiğimiz haftalarda Bakanlar Kurulu'na sunulan, Kadın ve Aile Bireylerinin Şiddetten Korunmasına Dair Kanun Tasarısı'ndaki kimlerin koruma kapsamına gireceğine ilişkin bölümde yer alan ve nikahsız yaşayan kadınları da koruma kapsamına alan, "yakın ilişki içinde yaşayanlar" ibaresi Bakanlar Kurulu'nca kaldırıldı. Konuyu Sabah gazetesi gündeme getirdi. Bakanlar Kurulu'nun bu değişikliğiyle, yalnızca resmi nikahlı, boşanmış ve nişanlı olan kadınlar korumaya alınacak, resmi nikahlı olmaksızın birliktelik yaşayan kadınlarsa Bakanlar Kurulu'nca korumaya değer görülmedi.

Bakanlar Kurulu: Nikahsız yaşarken bize mi sordun?
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Kadın ve Aile Bireylerinin Şiddetten Korunmasına Dair Kanun Tasarısı'nı geçtiğimiz hafta Bakanlar Kurulu'na sunmuştu. Taslakta kimlerin şiddetten korunacağına ilişkin tanımlamanın yer aldığı "Amaç ve Kapsam" bölümündeki 1. madde, "Kanun, şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, eşlerin, nişanlıların, yakın ilişki içinde yaşayanların, nişanlılık veya evlilik birliği ya da beraberliği herhangi bir sebeple sona ermiş olan bireylerin veya diğer aile bireylerinin, tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak tedbirlere ilişkin usul ve esasları kapsar" tanımını getiriyordu. Tanımlamada geçen ve resmi nikaha gerek duymaksızın birlikte yaşamayı tercih eden kadınları kapsayan "yakın ilişki içinde yaşayanlar" ibaresi, Bakanlar Kurulu tarafından kaldırıldı.

Başbakanlık aracılığıyla geri gönderilen taslağın "yakın ilişki içinde yaşayanları" kapsamaması gerektiği belirtildi. Böylece evlilik birlikteliği olmadan beraber yaşayan kadın şiddet görürse, yasa kapsamında korunmayacak. Tasarının yakın bir zaman içinde TBMM'ye gönderilerek yasalaştırılması bekleniyor.

Bakanlar Kurulu kötü de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı masum mu?
Bakanlık kanun tasarısında "yakın ilişki içinde yaşayanlar" ibaresi ile resmi nikah olmaksızın birlikte yaşayan kadınları da koruma kapsamına alsa da bakanlığın konu hakkında düşünceleri Bakanlar Kurulu'ndan farklı değil. Mayıs ayında gündeme gelen, bakanlığın (O zamanki adıyla Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı) 'Aile 2023 Vizyonu' belgesinde kadınlar, çocuklar ve yaşlılar için öngörülen düzenlemelerin arasında "nikahsız yaşamla mücadele" hedefi de bulunuyordu. o zaman başında Selma Aliye Kavaf olan bakanlık 'Aile 2023 Vizyonu' belgesinde ahlaki yozlaşma ve nikahsız birlikte yaşamın aile kurumunu tehdit ettiğini vurgulamıştı.

AKP zihniyeti için şaşırtıcı bir durum mu?
AKP'nin siciline göz atıldığında Bakanlar Kurulu'nun bu değişikliğe gerek duymasının pek de "şaşırtıcı" olmadığı görülüyor. AKP zaten resmi nikah olmaksızın çiftlerin birlikte yaşamasına ve her türlü evlilik dışı duygusal ilişkiye karşı "mücadele etmeyi" kendine görev sayıyor, geçmiş dönemlerde evlilik dışı beraberlik yaşayan kadınlara da aşağılayıcı ifadelerden çekinmeyen AKP kurmayları, yasal düzenlemelerle de "nikahsız yaşamanın" önüne geçmeye çalışmaktan geri durmuyor.

Cemil Çiçek: Flört fahişeliktir
Bugün TBMM Başkanı olan ve "demokratik, sivil anayasa" çalışmaları sürdüren Cemil Çiçek geçtiğimiz dönemlerde de AKP'nin adaletten sorumlu kıldığı Bakan idi. Cemil Çiçek, ANAP iktidarı döneminde de Aileden sorumlu Devlet Bakanı olmuş bir kişi, Çiçek, o dönemde kendisiyle ‘Türk ailesinin ve geleneklerinin korunması üzerine’ bir söyleşi gerçekleştiren Cumhuriyet Gazetesi muhabiri İdil Gürsel'in evlilik dışı birlikteliklere ilişkin bir sorusuna cevaben şunları söylüyor:

"Bu, hayvani içgüdülerle insanların birbirine yaklaşmasıdır. Konfeksiyoncu dükkánı mı bu! Sık sık elbise gibi değiştirsin. Bunu kabul etmek mümkün değil. Flörtün fahişelikten ne farkı var? Sonuçta bunda hep kadın zararlı çıkıyor"

Bülent Arınç: Gençlerin kafasını bulandıyorlar, nikahsız yaşamayı teşvik ediyorlar
Bülent Arınç da konuyla ilgili demeçleri akıllarda kalan AKP'lilerden. Bülent Arınç, geçtiğimiz Kasım ayında MAnisa'da katıldığı bir düğünde yaptığı konuşmada dini inançlar gereği evlenmenin zorunlu olduğunu belirtti. Arınç, "İnancımız, örf ve adetlerimiz, geleneklerimiz bizi evli olma zorunda bırakıyor. Evlilik önemli bir kurum, aile toplumun temeli, küçük bir aile toplumun çekirdeği gibi. Bu aile ne kadar güçlü ise toplum da o kadar güçlü oluyor. Maalesef son günlerde sadece ülkemizde değil, bütün dünyada aile olmaktan bir kaçış var. Nikahsız birliktelikler teşvik ediliyor. Bir akım basın yayın organlarında, birtakım programlarda gençlerin nikahtan uzak kalması tavsiye ediliyor. Genç nesillerin kafalarını, zihinlerini bulandırıyorlar. Halbuki doğrusu budur, günü geldiğinde, zamanı geldiğinde evlenecekler, yuva kuracaklar, ailenin mutluluğunu ve sorumluluğunu taşıyacaklar. Güzel evlatlar yetiştirecekler, her şey kendi dairesinde cereyan edecek. Bizler, ailelerimiz böyle olmaya teşvik ediyoruz" demişti.

(soL-Kadın)