“Anneler Ne İster?”

Eğitim-Sen İstanbul Üniversiteler Şubesi Kadın Komisyonu “Anneler Ne İster?” başlıklı bir açıklama yayınlayarak “annelere verilecek en güzel hediyenin, sömürüden, şiddetten arınmış bir dünya olduğunu” kaydetti.

Anneler günü olarak kutlanan Mayıs ayının ikinci Pazar günü yaklaşırken, bu günde tüketimi artırmaya yönelik reklamlar her yanı kaplamış durumda. Eğitim-Sen İstanbul Üniversiteler Şubesi Kadın Komisyonu anneler gününe ilişkin “Anneler Ne İster?” başlıklı bir açıklama yaparak anneleri mutlu edecek taleplerin ancak mücadelesiyle gerçekleşeceğini kaydetti.

Eğitim-Sen İstanbul Üniversiteler Şubesi Kadın Komisyonu tarafından yapılan açıklamada anneler gününün dünyadaki pek çok örneklerini takiben 1955 yılından beri Türkiye’de de kutlandığı hatırlatılırken, bu güne yönelik olarak yazılı ve görsel basındaki reklam kampanyalarının günlerdir “anneleri mutlu edecek hediye” seçenekleri sunduğuna dikkat çekti. Yapılan açıklamada, “Bütün değerlerin tüketim ve kar hırsının hizmetine sunulduğu kapitalist toplumda, annelik bir yandan tüketim kültürünün aracına dönüştürülürken diğer yandan toplumsal, ekonomik ve politik bağlamlarından koparılıyor. Kadınlar karşı karşıya oldukları ayrımcılık, dışlanma, baskı ve şiddetten soyutlanmış bir kutsallık halesine büründürülüyor” ifadelerine yer verildi. Açıklamada eğer bir anneler günü kutlaması yapılacaksa bu günde sevgiyi tüketime tahvil etmek yerine, annelerin sorunlarına dikkat çekilmesinin ve çözüm yolunda çaba harcanmasının çok daha anlamlı olacağını vurgulanırken, “Biz eğitim ve bilim emekçileri olarak, annelere verilecek en güzel hediyenin, sömürüden, şiddetten arınmış bir dünya olduğuna inanıyoruz” ifadelerine yer verildi.

Anneler gerçekten nasıl mutlu olur?
Eğitim Sen İstanbul Üniversiteler Şubesi Kadın Komisyonu açıklamasında anneleri gerçekten mutlu etmek için nelerin yapılması gerektiğini ise şu sözlerle ifade etti:

“- ‘Üç çocuk’ doğurmak değil, çocuklarının bakım ve yetiştirilmesinde kadın ve erkeğin eşit sorumluluk alması ve bunun için devletin gerekli sosyal politikaları hayata geçirmesidir!

- Çalışan annelerin çalışma yaşamından kopmamaları, haklarını kaybetmemeleri için gerekli ulusal ve uluslararası düzenlemeleri yapmaktır!

- Eviçi emeği, ‘doğal olarak’ kadına yükleyen ve üstelik yok sayan erkek egemen sistemin yıkılmasıdır!

- Kadınların yaşam hakkını ‘töre/namus’ bahanesiyle yok sayarak, annelere evlat acısı evlatlara anne acısı yaşatmamaktır!

- Çocuklarına insan onuruna yaraşır bir gelecek hazırlamalarına izin vermek yoksul ailelerin bin bir güçlükle dershaneye gönderdiği çocuklarını şifre skandallarıyla güvenilirliği kalmamış sınav sistemi içinde heder etmemek eğitim sistemini, tek tipçi, baskıcı, otoriter, muhafazakâr dayatmalardan kurtarmaktır!

- Annelere tutsak evlatlarının özgürlüğünü ve hasta evlatlarının başını okşama hakkını armağan etmektir!

- Memlekette herkesin çocuklarının ‘gemicikleri’ olmadığına göre, gençlerin işsizlik sorununa çözüm bulmaktır!

- Onlara çocuklarıyla kendi dillerini konuşma hakkını vermektir!

- Irkçı, milliyetçi, ötekileştirici politikalara son verip çocuklarını birbirine düşman etmemek ve daha fazla evlat acısı yaşatmamaktır!

- Psikolojik ve fiziksel şiddet cinsel taciz ve tecavüze karşı kadın ve çocukları korumaktır.”

Eğitim-Sen İstanbul Üniversiteler Şubesi Kadın Komisyonu’nun bunların ancak annelerin mücadelesiyle gerçekleşeceğini belirttiği açıklaması “En güzel anneler günü hediyesi onlarla dayanışma içinde olmaktır!” ifadeleriyle son buldu.

(soL - Haber Merkezi)