Ankara NHKM'de '2. Cumhuriyet kuşatmasında kadın' söyleşisi

Ankara NHKM'de 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü nedeniyle eski İGD Yöneticilerinden Sükun Öztoklu ve TKP Kadın Bürosu Üyesi Umut Kuruç'un konuşmacı olarak katıldığı “2. Cumhuriyet kuşatmasında kadın” başlığıyla bir söyleşi gerçekleştirildi.

Ankara Nâzım Hikmet Kültür Merkezi'nde dün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü vesilesiyle "2. Cumhuriyet kuşatmasında kadın" başlığı ile söyleşi gerçekleştirildi.

TKP Kadın Bürosu ve Nazım Hikmet Kültür Merkezi tarafından 8 Mart için hazırlanan filmin ardından söz alan Umut Kuruç, seçim sonuçlarıyla birlikte AKP'nin 2.Cumhuriyeti ilan ettiğini, AKP 'nin 2. Cumhuriyet ile birlikte 2. Cumhuriyet'in kadınını yaratmak istediğini ve bizim bunun karşısına mücadele eden, düzene boyun eğmeyen sosyalist mücadelenin kadınını koymamız gerektiğini vurguladı.

Kadın ve Aileden Sorumlu Bakanlığı'nın adının Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak değiştirilmesinin AKP'nin kadına bakışını gösteren en çarpıcı örneklerden olduğunu ve esas yapılanın kadını aile kurumuna hapsetmek, sadece aile içinde anlamlandırmak ve kadının aile dışındaki toplumsal karşılığını yok saymak olduğunu söyledi.

Kadın örgütlerinin Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Tasarısı için Fatma Şahin'le pazarlık masasına oturmasını eleştiren Kuruç, kadınların kurtuluşunun, özgürleşmesinin kapitalizmin, emperyalizmin temsilcileriyle uzlaşmaya çalışılarak çözülemeyeceğini, kadının kurtuluşunun sosyalizmde olduğunu vurguladı.

Anayasa tartışmalarına girilmesiyle, kadına yönelik şiddete ilişkin yasa tartışmalarına dahil olmanın karşı tarafı meşrulaştırdığını belirten Kuruç, "bu anayasayı hazırlayacak meclis gayri meşrudur. Fatma Şahin'le pazarlığa oturan kadın örgütleri AKP'nin gerici kadın politikasını meşrulaştırmaktadır. Asıl yapılması gereken ise hem gericiliğe karşı hem de onu besleyen liberalizme karşı ideolojik kavga yürütmektir" dedi.

Kadınların mücadelesinin emekçi sınıfların mücadelesinden ayrı kurgulanamayacağını vurgularken bunun en büyük kanıtının sınıf mücadelesinin yükseldiği dönemlerde kadınların toplumsal yaşamdaki kazanımları ve Sovyet kadınlarının ileri konumu olduğunu belirtti. Kadınları sosyalist mücadelenin saflarında örgütlenmeye çağıran Kuruç, "örgütlü gücümüzü büyütemezsek iktidara geri adım attıramayız" dedi.

Umut Kuruç'tan sonra söz alan Sukün Öztoklu ise 1980 sonrası devrimci hareketin güç kaybetmesiyle kendine feminist, sosyalist feminist diyen grupların güç kazandığını ve her ne kadar bir kısmı kendine sosyalist dese de siyasi hattan yoksun bir mücadele yürüttüklerini belirtti.

Bugün Fatma Şahin'le aynı masaya oturan bu grupların geçmişte de "Yetmez ama evet" diyen gruplar olduğunu söyleyen Öztoklu, temel hedefin sosyalizm olduğunu ve bu seçeneği güçlendirmemiz gerektiğini söyledi.

Emekçi kadın hareketinin sosyalizm mücadelesinin ayrılmaz bir parçası olduğunu belirten Sukün Öztoklu, anlayışı, gücü ve direngenliğiyle kadınların bu mücadeleye çok şey katabileceğini söyledi.

Son olarak konuşmacılar etkinliğe katılanları 11 Mart 'ta Edirne 'de emperyalizme karşı eşitlik ve özgürlük için buluşacak olan Yunanistanlı ve Türkiyeli kadınların ortak etkinliğine davet etti.

(soL - Kadın)