Yeni KKM kararı alındı: 'İktidar seçim arifesinde panik yaşamak istemiyor'

Yerleşik şirketlere yönelik yeni KKM kararını değerlendiren iktisatçı Mustafa Sönmez, kararın seçimle de ilgili olduğunu belirterek 'İktidar, seçim arifesinde panik yaşamak istemiyor' dedi.

Yalçın Cuğ

Şirketlere yönelik Kur Korumalı Mevduat (KKM) kapsamında genişlemeye gidilerek, döviz yükümlülüğü olan yurt içi yerleşik şirketlerin bir ay vadeli KKM yapabilmesine ilişkin karar verildi. Kararın ardından KKM hesaplarında faiz üst sınırı kaldırıldı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB), 'Döviz Yükümlülüğü Olan Tüzel Kişilerin Döviz veya Türk Lirası Cinsinden Mevduat Katılma Hesaplarına Sağlanacak Desteğe İlişkin Tebliğ'i Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Böylelikle döviz yükümlülüğü olan şirketlere en az bir ay vadeli olmak üzere döviz veya Türk Lirası mevduat ve katılım hesabı açma imkanı getirildi. Bununla birlikte 31 Mart 2023 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan kararla, KKM hesaplarında asgari faiz oranı politika faiz oranı olacak ve üst sınır ise banka tarafından belirlenecek.

İktisatçı ve yazar Mustafa Sönmez, söz konusu kararları soL'a değerlendirdi.

'200 milyar liraya yakın yük getirdi'

2021 yılında yaşanan kriz ile birlikte AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 20 Aralık 2021'de duyurduğu KKM, 22 Aralık 2021'de uygulamaya geçmişti. Açıklanan son raporlara göre; KKM uygulaması, Hazine'ye 92,5 milyar lira, Merkez Bankası’na ise 89 milyar lira olmak üzere toplam 181,5 milyar liraya mâl oldu.

Sönmez konuya ilişkin, "2021 yılının sonunda kriz patladığında icat edilen Kur Korumalı Mevduat, sonuçta merkezi bütçeye ve merkezi bütçeye gitmesi gereken Merkez Bankası kaynaklarına 200 milyar liraya yakın yük getirdi" dedi ve sözlerine şöyle devam etti:

"Aslında vergi mükellefine harcanması gereken bu paralar, rant sahiplerine aktarıldı. Ne için? Döviz fırlamasın diye. Bunu bir yıl boyunca böyle idare ettiler. Yani bütçeden önemli bir kaynağı ranta aktararak, Türk lirasında kalınması ve dövize yönelmeyi engellemeyi hedeflediler. Fakat Türkiye'nin dinamikleri hiçbir zaman dövizi yatıştırmıyor. Döviz üstünde hala sürekli ve ciddi bir basınç var."

'Bankalar da Türk lirası peşinde'

Döviz türbülansı yaşanmaması adına KKM üzerinden ödenen faizlerin arttırıldığını vurgulayan Sönmez, söz konusu faizlerin bu sefer Hazine aracılığıyla değil, bankalar aracılığıyla yapılacağını belirtti.

Bankaların da faiz artırımına ihtiyacı olduğunu belirten Sönmez, "Bankalara mevduatlarını daha çok Türk lirası yapma yükümlülüğü getirdiler. Aksi taktirde ise düşük faizli bir takım bonolar alma mecburiyeti koydular. Bu şartlar bankalara yük olduğu için, bankalar da bu yüzden Türk lirası peşinde. Türk lirası peşinde iken faizleri arttırıyorlardı. Şimdi ise kur korumalı mevduatın faizini üstlenerek arttırıyorlar" dedi.

'İktidar seçim arifesinde panik yaşamak istemiyor'

Faiz ödemelerinde artışa gidileceğini aktaran Sönmez, faiz artırımının döviz artışının seyri netleşmeden yapılacağını ifade etti. Alınan kararın yaklaşmakta olan seçimle de ilgili olduğunun altını çizen Sönmez, şöyle konuştu:

"Bu karar bankaların kredi maliyetlerini arttırır ancak seçime kadar kimsenin krediyi düşünecek hâli yok. Faizler arttığında ekonomi soğur fakat hem iktidar hem de bunu uygulayanlar, kredi faizinin yükselmesi ve ekonominin dört, beş ay içerisinde soğumasını göze alarak bu faiz artışını uygulayacaklar.

Yani buradaki temel telaş, 'Döviz patlar mı, kontrolümüzden çıkar mı?' Çünkü çıkarsa bunu tutmak kolay olmaz ve iktidar, tam da seçim arifesinde bunun paniğini yaşamak istemiyor. Onun için Türk lirasında faize ışık yakılmış oldu."