Ve Trump ile Putin görüştü: Ukrayna müzakereleri başlıyor, Avrupa dışlanmaktan şikayetçi

Trump ile Putin arasında yapılan 1,5 saatlik görüşme sonrası ABD’den Ukrayna’nın NATO’ya katılmasının ve 2014 sınırlarına geri dönmesinin “gerçekçi olmadığı” mesajı geldi. Avrupa ise müzakerelere dahil olmak istiyor.

Dış Haberler

ABD Başkanı Donald Trump ikinci başkanlık dönemine başlamasının ardından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ilk resmi telefon görüşmesini dün yaptı.

Kremlin’den yapılan açıklamada görüşmenin bir buçuk saat sürdüğü belirtildi.

Görüşmeler sonrası ABD’den gelen mesaj, Ukrayna’nın NATO’ya üye olmasının ve 2014 öncesi sınırlarına dönmesinin gerçekçi olmadığına yönelik oldu.

Trump ile Putin’in ilk yüz yüze görüşmesininse Suudi Arabistan’da gerçekleşmesi bekleniyor.

Trump daha sonra Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile de görüştü, Zelenskiy’in de barış müzakerelerine açık olduğunu duyurdu.

Görüşme Brüksel’de başlayan ve Ukrayna konusunun gündeme geleceği NATO Savunma Bakanları Zirvesi’nden bir gün önce gerçekleşti.

NATO’nun Avrupa müttefikleri Rusya-Ukrayna arasındaki müzakerelerinin Avrupa’nın katılımı olmadan gerçekleşmesine itiraz ediyor. Danimarka gibi ülkelerden de ABD ile Ukrayna’nın NATO üyeliğine katılımı konusunda Washington ile aynı fikirde olmadıkları mesajları geldi.

Trump’tan Putin görüşmesi sonrası ilk açıklama: Müzakerelere 'derhal' başlanacak

Trump Putin ile yaptığı görüşmenin ardından Ukrayna'daki savaşın sona ermesi için müzakerelere başlama konusunda Rusya ile mutabık kaldıklarını açıkladı.

Truth Social sosyal medya platformundan yaptığı açıklamada Trump, Putin ile “Rusya-Ukrayna Savaşı'nda yaşanan milyonlarca ölümü durdurmak istedikleri” konusunda mutabık kaldıklarını belirtti.

Trump “Birbirimizi ziyaret etmek de dahil çok yakın bir şekilde birlikte çalışma konusunda mutabık kaldık. Ayrıca ekiplerimizin (savaşı durdurmak üzere) derhal müzakerelere başlaması konusunda da mutabık kaldık. Bu görüşmeden haberdar etmek üzere Ukrayna Devlet Başkanı (Volodimir) Zelenskiy'i arayarak işe başlayacağız” dedi.

Trump, müzakerelere ABD tarafından Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü John Ratcliffe, Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz ve Orta Doğu Özel Temsilci Steve Witkoff'un katılacağını kaydetti.

Putin'e teşekkür eden Trump, "Ben Başkan olsaydım yaşanmayacak olan bir savaşta milyonlarca insan öldü ama bu savaş artık sona ermeli. Bu çabanın yakında başarılı bir sonuca ulaşacağına inanıyorum" değerlendirmesinde bulundu.

Kremlin’den ‘ketum’ açıklama: Temaslar sürecek

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, görüşme sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada “Putin ve Trump, görüşmede, Ukrayna konusunu ele alırken, yüz yüze görüşme dahil şahsi temasları sürdürme kararı aldı” dedi.

Görüşmede Orta Doğu'daki gelişmelerin de ele alındığını kaydeden Peskov “İran'ın nükleer programı ve Rusya ile ABD arasındaki ekonomik ilişkiler de ele alındı. Uzun bir telefon görüşmesiydi, yaklaşık 1,5 saat sürdü" dedi.

Trump: Ukrayna’nın NATO’ya giremeyeceğini söylüyorlar, benim için sorun yok

Trump daha sonra Beyaz Saray’da yaptığı açıklamada Putin ile yakın zamanda "muhtemelen" Suudi Arabistan'da bir araya geleceklerini açıkladı.

Trump, bir soru üzerine Ukrayna'nın NATO'ya üyeliğinin "uygulanabilir" olmadığını düşündüğünü söyledi. ABD Başkanı, "Uzun zamandır Ukrayna'nın NATO'ya girmeyeceğini söylüyorlar, benim için sorun yok. Onun NATO'ya girmesi uygulanabilir değil" değerlendirmesini yaptı.

‘Ukrayna’dan nadir toprak minerallerini alacağız’

ABD olarak Ukrayna'ya 350 milyar dolardan fazla para verdiklerini ve bugüne kadar bunun karşılığında bir şey almadıklarını anlatan Trump, bundan sonra Ukrayna'ya destek olmaya devam edeceklerini ancak bunun karşılığında bu ülkeden nadir toprak mineralleri alacaklarını kaydetti.

Trump’ın Zelenskiy ile görüşmesi: 'O da barış istiyor'

Trump, Putin’in ardından Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy ile de telefon görüşmesi yaptı.

zelenskiy

Görüşmeye ilişkin Truth Social sosyal paylaşım platformundan açıklama yapan Trump, Zelenskiy ile görüşmesinin “çok iyi” geçtiğini belirtti.

Trump, "O da (Zelenskiy) Devlet Başkanı Putin gibi barış istiyor. Savaşla ilgili çeşitli konuları ele aldık, Cuma günü Münih'te yapılacak olan ve Başkan Yardımcısı JD Vance ile Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun heyete liderlik edeceği toplantıyı konuştuk. Bu toplantının sonuçlarının olumlu olacağından umutluyum" değerlendirmesinde bulundu.

Rusya-Ukrayna Savaşı'nın "tamamen gereksiz bir ölüm ve yıkım" olduğunu ve bu savaşın artık sona ermesi gerektiğini belirten Trump, "Tanrı Rusya ve Ukrayna halkını korusun" ifadesini kullandı.

Zelenskiy’den açıklama: ‘Barışa ulaşma imkanlarını konuştuk’

Zelenskiy de Trump’la görüşme sonrası Telegram hesabından yaptığı açıklamada, Rusya-Ukrayna Savaşı'nda barışa ulaşma imkanları hakkında konuştuklarını ifade etti.

Trump’ın Putin ile yaptığı telefon görüşmesi hakkında kendisiyle bilgi paylaştığını belirten Zelenskiy "Ukrayna herkesten çok barış istiyor. Rusya'nın saldırılarını durdurmak, güvenilir ve kalıcı barışı garanti altına almak için ABD ile ortak adımlarımızı belirliyoruz. Başkan Trump'ın dediği gibi, yapalım bunu” diye belirtti.

Zelenskiy ayrıca Trump’la güvenlik, ekonomi ve yer altı kaynakları alanındaki ortaklık belgesinin hazırlık sürecini de konuştuklarını kaydetti.

ABD'den 'Kırım' mesajı: Ukrayna'nın 2014 öncesi sınırlara dönmesi gerçekçi değil

ABD'nin yeni Savunma Bakanı Pete Hegseth de Brüksel’de yapılan NATO Savunma Bakanları Toplantısı'nın açılışında yaptığı konuşmada “Sizin gibi biz de egemen ve müreffeh bir Ukrayna istiyoruz ancak buna Ukrayna'nın, 2014 öncesi sınırlarına geri dönmenin gerçekçi olmayan bir hedef olduğunu kabul ederek başlamalıyız" ifadesini kullandı.

hegseth

Rusya 2014 yılında Kırım'ı topraklarına katmıştı.

Hegseth, "Bu hayali hedefin peşinden gitmek yalnızca savaşı uzatacak ve daha fazla acıya neden olacaktır. Ukrayna için kalıcı bir barış, savaşın tekrar başlamasına engel olmak için sağlam güvenlik garantilerini içermelidir” dedi. 

Hegseth, "ABD, Ukrayna için NATO üyeliğinin müzakereyle ulaşılacak çözümden doğacak gerçekçi bir sonuç olduğuna inanmıyor. Bunun yerine herhangi bir güvenlik garantisi, yetenek sahibi Avrupalı ve olmayan birlikler tarafından desteklenmeli. Bu birlikler Ukrayna'ya barış gücü olarak konuşlandırılırsa, NATO dışı bir görevin parçası olarak, 5. maddenin kapsamı dışında olmalılar” diye konuştu.

ABD’nin herhangi bir güvenli garantisinin parçası olarak Ukrayna’ya birliklerini konuşlandırmayacağını kaydeden Hegseth “Avrupa güvenliğinin sağlanması, NATO'nun Avrupalı üyeleri için bir zorunluluk olmalıdır. Bunun bir parçası olarak Avrupa, Ukrayna'ya gelecekteki askeri yardımın ezici bir çoğunluğunu kendisi sağlamalıdır” diye konuştu ve Polonya’yı örnek göstererek Avrupa ülkelerinin “savunma” harcamalarını gayrisafi yurtiçi hasılalarının yüzde 5’ine yükseltmesi gerektiğini savundu.

Rusya’dan sakınımlı mesajlar: ‘Bu bir ilk adım’

Öte yandan Rusya’dan, Trump-Putin görüşmesinin “Batı’nın Rusya karşıtı ablukasını kırdığı” ancak sonuçlarının henüz belirsiz olduğu yönünde mesajlar geldi.

Rusya Parlamentosu'nun alt kanadı Devlet Duması Uluslararası İlişkiler Komitesi Başkanı Leonid Slutskiy gazetecilere yaptığı açıklamada “Putin-Trump telefon görüşmesi, Batı'nın Rusya karşıtı ablukasını kırdı ve iki ülke arasındaki dondurulan temasların başlatılmasını sağladı” değerlendirmesinde bulundu.

Görüşmede Putin'in Trump'ı Moskova'ya davet ettiğine dikkati çeken Slutskiy, "Putin ile Trump, gelecekteki görüşmelerde daha fazla sonuç elde edilebilir” dedi.

Slutskiy, ikili ilişkilerdeki ciddi değişimler hakkında konuşmak için erken olduğunu belirtti.

Rus Senatör Aleksey Puşkov da Putin-Trump görüşmesinin dünya siyaset ve diplomasi tarihine geçeceğini kaydederek "Bu, ikili ilişkilerdeki dönüm noktası yönünde atılan ilk adım" ifadesini kullandı.

Avrupalı NATO müttefikleri müzakerelerde dışlanmaya itiraz ediyor

Öte yandan Trump-Putin görüşmesinin ardından Avrupa’nın başlıca ülkeleri Ukrayna konusunda müzakerelere dahil edilmemekten endişeli.

İngiltere, Fransa ve Almanya başta olmak üzere Avrupalı NATO müttefiklerinden Ukrayna’nın kaderini belirleyecek müzakerelere dahil olmaları gerektiği mesajı geldi.

ab

Paris’te yapılan dışişleri bakanları toplantısının ardından Fransa, İngiltere, Almanya, Polonya, İtalya, İspanya, Ukrayna ve Avrupa Komisyonu tarafından yayımlanan ortak açıklamada “Ortak hedeflerimiz Ukrayna’yı güçlü bir konuma getirmelidir. Ukrayna ve Avrupa herhangi bir müzakerenin parçası olmalıdır” denildi.

Ukrayna’ya “güçlü güvenlik garantileri sağlanması” gerektiği belirtilen açıklamada “Ukrayna’da adil ve kalıcı barış güçlü bir transatlantik güvenliği için gerekli koşuldur” ifadeleri yer aldı.

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot “Avrupalıların katılımı olmadan Ukrayna’da adil ve kalıcı barış olmaz” derken, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares Bueno Ukrayna hakkında “Ukraynasız” bir karar verilemeyeceğini belirtti ve tüm AB ülkelerini bu meselede “birlik olmaya” çağırdı.

Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski ise toplantının gündeminde ABD ile işbirliğinin devamı olduğuna işaret ederek “Kıtamızın güvenliği için yakın transatlantik işbirliğinden daha iyi bir güvenlik garantisi yok” dedi.

Ukrayna-Rusya barış görüşmelerine Avrupa ülkelerinden katılım olup olmayacağı sorulan Beyaz Saray Basın Sözcüsü Karoline Leavitt henüz bu konuda elinde bir bilgi olmadığını söyledi.

Öte yandan Danimarka Savunma Bakanı Troels Lund Poulsen, ülkesinin Ukrayna'nın NATO üyeliği konusunda ABD ile farklı bakış açılarına sahip olduğunu söyledi.

ABD Savunma Bakanı Hegseth ile Brüksel’de görüşen Poulsen "Danimarka ve ABD'nin Ukrayna'nın NATO üyeliği konusunda farklı görüşleri var” dedi.