soL yazarı Orhan Gökdemir'in SOCAR'a ilişkin yazısına, yayımlandıktan 3 yılı aşkın süre sonra erişim engeli getirildi.
İstanbul 3. Sulh Ceza Hakimliği, 1 Ağustos 2020 tarihinde yayımlanan "SOCAR’ın sakar kraliçesinin aşırı acıklı hikayesi" başlıklı yazıya erişim engeli kararı verdi.
Mahkeme, bugünkü kararında söz konusu içeriğin "kişilik haklarını ihlali niteliğinde" olduğuna hükmetti.
Gökdemir'in erişim engeli getirilen yazısı şöyle:
'SOCAR’ın sakar kraliçesinin aşırı acıklı hikayesi'
Elnur Abdullayev, Azeri kökenli iş adamı. Patronluğa devlet işlerinden geçiş yapmış. Devlette son görevi Devlet Trafik Hizmet Müdürü. Daha önce Ulaştırma Bakanlığı Devlet Otomobil Taşımacılığı Servisinin Başkanlığı görevindeymiş. Tahminim devlet petrol şirketi SOCAR ile ilişkisi o zamanların bakiyesi. Gizemli zenginliğinin aslında SOCAR’ın acentesi olmaktan kaynaklandığı iddia ediliyor. Türkiye’de de yatırımı var. “Haber Global” adlı TV Kanalı onun. İki yıldır yayında. Son zamanlarda Haluk Kırcı ve Serdar Ortaç söyleşileri ile gündemde.
Kanalına döneriz ama önce diğer karanlıktaki kanallarına bir göz atmamız gerek.
SOCAR, İngilizce “State Oil Company of Azerbaijan Republic”in kısaltması. Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Petrol Şirketi Türkçesiyle. Azerbaycan'ın iki rafinerisini ve tüm petrol ve gaz boru hatlarını işleten şirket, aynı zamanda uluslararası konsorsiyumların ülkede gerçekleştirdiği petrol ve doğal gaz projelerine de nezaret ediyor. Azeri petrolünün tartışmasız patronu özetle. 70 binden fazla işçi çalıştırıyor, 14 milyon tondan fazla petrol üretiyor. Müthiş bir mali güce hükmediyor.
Türkiye’de de yatırımları var haliyle. Petkim'in yüzde 51'i SOCAR’ın mülkiyetinde. Bundan başka TANAP, STAR Rafineri, SOCAR Terminal, Petkim RES, Bursagaz, Kayserigaz, Enervis, SOCAR Enerji Ticaret, Millenicom, SOCAR Ticaret ve SOCAR Depolama gibi her biri kendi alanında öncü şirketlerin kontrolü ellerinde. 20 milyar dolarlık bir sermaye transferi demek bu.
Bir eli Türkiye’nin içinde olan şirketin diğer eli İsrail’in üzerinde. Bu tuhaf SOCAR ağı İsrail’in Azerbaycan üzerindeki etkisinin bir yansıması. İsrail hem Türkiye’de hem Azerbaycan’da çok etkili. Türkiye ile kurduğu “metres ilişkisi” malum. Malum olmayan kısmı Azerilerle de benzer bir ilişki kurduğu. İsrail Azerbaycan’ın en önemli silah tedarikçisi. Azeri subayları İsrail’de eğitiliyor. Azeri ordusu İHA ve SİHA’larla, uzun menzilli etkili füzelerle donatılıyor. İsrail cep telefonu operatörleri ülkede etkin. Kimya, ilaç, tarım ve medya sektöründe çok büyük yatırımları var. Buna karşılık İsrail’in tükettiği petrolün yüzde 40’ını SOCAR karşılıyor. Azeri petrolü Bakü-Ceyhan boru hattıyla Ceyhan’a geliyor, buradan tankerlerle İsrail’e taşınıyor. Bu yolla iki ülkeyi kontrolünde tutan İsrail İran’ı da kuşatmış oluyor.
Öyle ki İsrail Azerbaycan’ın İran sınırına yakın bir bölgede bir hava üssü kurdu. Bu nedenle Bakü'ye iki defa nota veren İran'ın tepkisi dikkate bile alınmadı. İlişkileri İran’la savaşı göze alacak kadar sıkı fıkıdır.
Bu durumda Türkiye’de medya alanındaki Azeri sermayesi yatırımını masum bir girişim saymamızın imkânı kalmıyor. Hiç kuşkusuz bir TV kanalı olmanın ötesinde misyonları var Haber Global’in.
Bir not daha: SOCAR ile Gülen Cemaati arasında da sıkı bağlar olduğu iddia ediliyor. Böylece tablo tamamlanıyor.
***
Recep Tayyip Erdoğan 2018 Eylül’ünde Azerbaycan'a gitti, ülkenin “tek adamı” İlham Aliyev ile baş başa görüştü. Görüşmenin ardından yaptığı konuşmada ilgili ilgisiz pek çok konuya değindi ama aksi yönde pek çok istihbarata rağmen “FETÖ”den hiç söz etmedi. Halbuki iddialara göre bu şebekeyle Aliyev yönetimi arasında su sızmıyordu. Cemaat ülkede uzun yıllardır örgütleniyordu. Devlet içinde elleri kolları vardı. Başta petrol, inşaat ve gıda olmak üzere ticarette büyük güç sahibi olmuşlardı. On yıl öncesinin verilerine göre, Azerbaycan’ın farklı ilçe ve şehirlerinde Cemaate ait 12 ilk ve ortaokul, 11 yüksekokul ve 1 üniversite (Kafkasya Üniversitesi) faaliyet göstermekteydi. Ve bütün bu kuruluşlar SOCAR’ın himayesindeydi…
İlham Aliyev, ülkesinde Cemaate ait okulların faaliyetlerinin durdurulmasına izin vermedi. SOCAR Başkanı Rövnag Abdullayev Cemaatin etkinliklerinde boy göstermekte tereddüt etmedi. SOCAR Türkiye Başkan Yardımcısının, Azerbaycan’da bir Cemaat okulundan mezun olduğu, ardından ABD’de örgüte ait farklı kuruluşlarda çalıştığı, 2016 darbe girişiminden sonra ise “FETÖ ile bağlantılı olma suçlamasıyla” görevinden atıldığı biliniyor.
SOCAR Azerbaycan’ın bel kemiği. Azerbaycan ekonomisi petrol gelirleri ile dönüyor. Haliyle şirkette ABD’nin, İngiltere’nin ve İsrail’in parmağı var. O parmaklar Gülen çetesinin içinde de var. Haliyle Azerbaycan’a gidip, “neden bu çeteyi destekliyorsunuz” demenin bedelleri ağır. AKP bu bedelleri ödemeyi hiç göze alamadı. Üstüne üstlük bunların uzantılarının Türkiye’deki faaliyetlerine göz yumdu. Pek iktidarsızdırlar!
***
Haber Global iki yıldır faaliyette. Açılışından bir süre sonra AKP iktidarının küçük ortağı MHP’nin başı Devlet Bahçeli kanalı ziyaret etti. Bahçeli’yi ziyaretinde Global Medya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Elnur Abdullayev, Global Medya Grup CEO'su Mammad Gulmammadov ve Genel Yayın Yönetmeni Erdoğan Aktaş karşıladı. “Tek millet iki dövlet”in en tuhaf karşılaşmalarından biriydi.
Haluk Kırcı katilinin kanala çağrılıp aklanması planı o toplantıda mı yapıldı bilemiyoruz. Bu kadar alçaldıktan sonra alınabilecek tek konuk Serdar Ortaç olabilirdi. Yedi TİP’linin katilini ve müzik katilini Jülide Ateş isimli sunucunun karşısına oturttular. Aldılar, akladılar. Solcu katilinin ne dediğinin bir önemi yok. Müzik katili, “Tayyip Erdoğan en büyük, yakında 12 Adaları da alırız” dedi. Ne desin? Seyretmedim, bunu söylerken manken kızın göbeğinden zeytin de yedi mi bilemiyorum.
***
Jülide Ateş’in tek vasfı “Türkiye Güzeli” olmasıydı. Bir de Boğaziçi çıkışlı olduğunu biliyoruz, vasıftan saymıyoruz. Reha Muhtar bu vasıfsız kızımızı aldı, gazeteci yaptı. Hatırlıyorum, eline tutuşturulan haber metnini doğru dürüst okuyamaz, bütün vurguları yanlış yapar, cümle sonundaki “ı”ların noktalamalarını kaçırır, ağzını toplayamaz, cümleyi “ııı” diye uzatırdı. Ustasıyla el ele verip ülkeyi kirlettiler. Yeterli görülmemiş olmalı ki geri çağırdılar.
Azeri petrol devi SOCAR’ı, “FETÖ”yü, Haluk Kırcı’yı, Serdar Ortaç’ı, Jülide Ateş’i, Reha Muhtar’ı, İlham Aliyev’i, Tayyip Erdoğan’ı, Devlet Bahçeli’yi, İsrail’i, ABD’yi, İngiltere’yi ve Haber Global nam kanalı birleştiren tuhaf bir hikâye bu.
Uluslararası güç ve iktidar odaklarının ve onların himayesindeki bir avuç zavallı kompradorun halkı kirletme, felç etme, aklını bozma misyonunun aşırı acıklı hikayesi.
Güzellik kraliçesi katliam kralına soruyor: “Neden katliam yaptınız?” Cevabı basit halbuki, sen haber sunucusu olabilesin diye!