Şeybani'den 'toprak birliği' vurgusu, Fidan'dan 'yaptırımların kaldırılması' çağrısı

Hakan Fidan, "Yaptırımların kalkması halinde ülkenin normalleşme süreci hızlanacaktır" derken, Esad Hasan Şeybani ise "Bütün topraklarımızın aynı çatı altında olmasını istiyoruz" şeklinde konuştu.

Haber Merkezi

Suriye'de Beşar Esad yönetiminin devrilmesinin ardından oluşan yeni yönetimin Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani Türkiye'ye geldi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın ile Suriye'deki yeni yönetimin Savunma Bakanı Murhef Ebu Kasra ve İstihbarat Başkanı Enes Hattab'la birlikte yaptıkları toplantının ardından Fidan ile Şeybani Ankara'da ortak basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda konuşan Fidan, 3+3 formatında yapılan çalışma toplantısında Suriye'deki güvenlik durumu ile ülkede istikrarın tam olarak tesisi için atılması gereken adımların yanı sıra siyasi, ekonomik ve insani meseleleri değerlendirdiklerini belirterek, "Türkiye olarak Suriye'ye her alanda destek sağlamaya hazır olduğumuzu ifade ettik. Bu çerçevede ikili işbirliğimizi daha kurumsal hale nasıl geçirebileceğimizi ele aldık" dedi.

12 Ocak'ta Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da birçok ülkenin dışişleri bakanının katılımıyla düzenlenen Suriye konulu toplantıyı hatırlatan Fidan, Suriye'deki yeni yönetimle temasların sürdürülmesi gerektiğini belirtti.

Fidan, "(Suriye'ye) Yaptırımların kaldırılması için yoğun bir diplomatik çaba devam etmekte. Bunun neticesinde Amerika'nın (ABD) yaptırımlara kısmi muafiyet getirmesi mümkün oldu. Avrupa Birliğinin (AB) de yaptırımlara muafiyet sağlama konusunda bir çalışma yürüttüğünü anlıyoruz" diye konuştu.

Yaptırımların kaldırılması çağrısı

Suriye'de temel kamu ve altyapı hizmetlerinin verilebilmesi için yaptırımların kaldırılması gerektiğinin altını çizen Fidan, "Yaptırımların kalkması halinde ülkenin normalleşme süreci hızlanacaktır. Milyonlarca Suriyelinin ülkelerine geri dönmesini mümkün kılacak koşullar yaratılacaktır. Suriye'nin DEAŞ gibi terör örgütleriyle mücadele kapasitesi artacaktır" ifadelerini kullandı.

Fidan, uluslararası toplumun, Suriye'deki devlet kurumlarının yeniden yapılandırılması ve kapasite inşası alanında ülkeye destek olabileceğini kaydederek, Türkiye'nin bu konulardaki tecrübesini aktarmaya hazır olduğunu söyledi, Erdoğan'ın tüm devlet kurumlarına gereken talimatı verdiğini kaydetti.

'Yeni devletin kendisini yeniden inşa etmesi biraz zaman alacak'

"Bölgenin geleceğinde teröre yer yoktur. Suriye'nin parçalanmasına asla rıza göstermeyeceğiz. Bölge yeteri kadar savaşlardan çekti. Zaman artık terörden ve silahtan, şiddetten arınma zamanı. Zaman barış, dayanışma kardeşlik, kalkınma ve refah zamanı" diyen Fidan şunları kaydetti:

"Suriye'de başlayan bu yeni dönemde de güçlü bağlarımız ve işbirliğimiz pekişecektir. Türkiye'nin tek arzusu barış, huzur, refah ve güvenlik içinde yaşayan bir Suriye'dir. Sayın Cumhurbaşkanımızın direktifleri doğrultusunda ne gerekiyorsa yapmaya hazırız."

Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Fidan, Suriye'de savunma, güvenlik, terörle mücadele, tarım, sağlık, enerji, trafik ve ulaştırma gibi birçok alanda atılması gereken adımlar olduğuna işaret ederek, Erdoğan'ın direktifleriyle oluşturulan bir koordinasyon mekanizması bulunduğunu ifade etti.

Türkiye'nin iç hazırlıklarını yaptığını ve hem uluslararası aktörlerle görüştüklerini hem de Şeybani ve ekibiyle etkileşimde olduklarını aktaran Fidan, şunları kaydetti:

"Daha bir aydan biraz fazla oldu. Suriye'nin yeni devletinin kendisini yeniden inşa etmesi, özellikle bürokratik organları ve uluslararası muhataplık düzeyine çıkması biraz zaman alacak. Biz bu sürede aşamalı olarak, en basitinden en karmaşığına kadar yapılabilecek konuları uygun zaman diliminde yapma konusunda irade beyanında bulunduk. Kendileri de bu konuda memnuniyetle kabul ettiler. Şu anda Türkiye'nin gerek kamu kurumlarıyla gerek özel kurumlarıyla, STK'larla hem dayanışma hem yardım hem de ticaret konuları, neyi gerektiriyorsa bu konudaki işbirliği devam edecek."

Fidan milyonlarca insanın geri dönmesiyle başlayacak bir ekonomik ve sosyal hayat olacağını dile getirdi.

'İstihbarat paylaşımına, operasyonel işbirliğiyle muhakkak ihtiyaç var'

Bunların zaman içinde hayata geçmesini umduklarını aktaran Fidan, "Önemli olan tekrar altını çiziyorum, bizim bıkmadan usanmadan bu hedefe doğru sistemli bir şekilde, profesyonel bir şekilde çalışmamız. Terörle mücadele konusunu da güvenlik konusunu da tabiatıyla konuştuk. DEAŞ konusu, PKK konusu, YPG konusu. Özellikle DEAŞ ile mücadele konusunda neler yapılması gerekiyor, o konuda kendileriyle görüş alışverişinde bulunduk. Ve istihbarat paylaşımına, operasyonel işbirliğiyle muhakkak ihtiyaç var. YPG konusu özellikle kendilerinin çok yakından ilgilendiği bir husus, o konuda da görüşlerimizi karşılıklı paylaştık" diye konuştu.

'Suriye'nin bölgeyle ve dünyayla entegre bir ülke olması için çalışacağız'

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür eden Şeybani ise Türkiye ile ilişkileri her zaman desteklemeye devam edeceklerini söyledi, "Suriye halkı diktatörlüğe karşı olduğunu ispat etti" dedi.

Suriye'yi yeniden imar etmek için bir araya geldiklerini kaydeden Şeybani, "Suriye'nin bölgeyle ve dünyayla entegre olan bir ülke olması ve stratejik rolünü tekrar oynaması için var gücüyle çalışacaklarını" ifade etti. "Tüm halkın yararını gözeten yeni bir ülke kurmaya çalıştıklarını" öne sürdü.

Şeybani, "(Suriye) iyi komşuluk ilkelerine dayalı bu ilişkileri sürdürmeye kararlıdır. Yine aynı şekilde daha önceki yönetim bunu yapmamıştır. Bugün Suriye halkının elleri herkese açıktır. Dolayısıyla biz hem Suriye halkının hem bölgenin yararına olsun istiyoruz. İstiyoruz ki herkes özgürlüğüne kavuşsun" diye konuştu.

Erdoğan, Suriye'deki yeni yönetimin Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani'yi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kabul etti.

'Uluslararası destek ve işbirliği' çağrısı

Dışişleri Bakanı Şeybani, "Suriye bugün yeniden kalkınma için gerçek bir desteğe ihtiyaç duymaktadır. Biz uluslararası toplumdan, özellikle kardeş ve dost ülkelerden bu konuda yardım beklemekteyiz" ifadelerini kullandı.

Suriye'nin kalkınması için uluslararası işbirliğine hazır olduklarının altını çizen Şeybani, "İster Arap ülkeleri olsun ister uluslararası toplum olsun, tek ses olmalıyız ve Suriye'ye bu şekilde destek olmalıyız" dedi.

"Suriye halkını kucaklayacaklarını, kurum ve kuruluşların egemenliğini yeniden kazandıracaklarını, barış ve adalet için çalışacaklarını" iddia eden Şeybani, "Türkiye Cumhuriyeti'ndeki kardeşlerimizle bütün gücümüzle bunu yapacağız. Her iki ülkenin istikrarı ve halkın yararı için çalışacağız" diye konuştu.

'Toprak birliğimiz çok çok önemli'

Şeybani şunları kaydetti:

“Bugün, başka günlerin dışında Suriye halkının birliğe ihtiyacı vardır. Etnik çatışmalar veya toplumsal çatışmalardan uzak bir şekilde Suriye kimliği hem bölgeye hem de dünyaya ellerini açmaktadır ve herkesi kucaklamaya hazırdır. Biz bugün Suriye halkının yaralarını sarmaya çalışmaktayız. İstiyoruz ki herkesin onuru yerine gelsin ve özgürlüğüne kavuşsun.

Toprak birliğimiz çok çok önemli. Merkezî hükûmete bağlı ve bütün topraklarımızın aynı çatı altında olmasını istiyoruz. Ancak bu şekilde Suriye'nin birliğini ve egemenliğini kazanabiliriz.

Suriye-Türkiye ilişkileri yeni ufuklara doğru özellikle siyasî, ekonomik, kültürel alanda ivme kazanacaktır. Biz bu coğrafi bölgemizden ve eski ilişkilerimizden de yararlanarak bunları gerçekleştireceğiz. Bu ilişkilerin ülkeler arasında da bir örnek, namzet teşkil etmesini arzu ediyoruz. Bizim ülkemizin toprak birliği çok çok önemli.”

'Suriye'nin hiçbir şekilde komşu ülkemize bir tehdit teşkil etmemesi gerekir'

Bakanların hitabının ardından soru cevap kısmına geçildi.

SDG'yle ilgili soru üzerine Şeybani, "Biz Suriye'yi kurtardıktan sonra bu varlıkların olmasına gerek yok. Dolayısıyla biz her zaman olduğu gibi şunu taahhüt ediyoruz. Suriye'nin hiçbir şekilde hiçbir ülkeye, özellikle komşu ülkemize bir tehdit teşkil etmemesi gerekir" dedi.

Şeybani, "Bölgenin tekrar merkezi hükümetin egemenliği altına girmesi ve Arap kimliğinin tekrar iade edilmesi için çalışmaktayız. Merkezi Şam yönetiminin bütün ülkede egemen olmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.