CHP'nin örgütlediğinin ötesine geçen bir toplumsal hareketlilik yaşandığını belirten Kemal Okuyan, protestolara katıldıklarını hatırlattı ve "Muhalefetin parçası olalım tuzağına TKP düşmez” dedi.
Haber Merkezi
Türkiye Komünist Partisi (TKP) Genel Sekreteri Kemal Okuyan, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasını ve AKP zorbalığına karşı büyüyen protestoları değerlendirdi.
ANKA Haber Ajansı'na konuşan Okuyan, soruşturmaları tetikleyenin İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanı adaylığı olduğunu belirterek, iktidarın siyaset alanını daraltmayı hedeflediğini vurguladı:
"Türkiye'de uzun bir süredir seçme ve seçilme hakkına ya da insanlığın en önemli kazanımlarından birisi olarak gördüğümüz genel oy hakkına dönük müdahaleler yapılıyor. Genel olarak bunu kısıtlamadan, giderek tamamen ortadan kaldırmaya yönelik adımlar atılıyor. Türkiye'de yerel yönetimlerin, belediyelerin bir rant ve kaynak aktarma aracına dönüştüğünü biliyoruz ama bunun baş sorumlularından birisi de bu hükümet. Dolayısıyla biz, başka birçok yargı operasyonunda olduğu gibi bu konunun çok basit olduğunu düşünüyoruz. Tamamen siyaset alanını daraltmaya dönük bir müdahale olarak görmek gerekiyor.
Ekrem İmamoğlu, cumhurbaşkanlığı adaylığında bu kadar ismi geçmeseydi, ne diploması ortaya çıkacaktı, ne bu olaylar ortaya çıkacaktı. Peki bunların üzerine gidilmesin mi? Gidilsin ama bunların üzerine gidecek iktidar AKP değil."
'CHP'nin örgütlediğinin ötesine geçen bir toplumsal hareketlilik var'
CHP, Cumhurbaşkanı adayını belirlemek için düzenlediği ön seçimde dayanışma sandıkları kurarak parti üyesi olmayan yurttaşları da sürece dahil etmişti. Katılımın yoğun olduğu seçim sürecini değerlendiren Okuyan, AKP'nin zorbalıklarının toplumu politize ettiğini vurguladı:
"Cumhuriyet Halk Partisi, cumhurbaşkanı adayını belirlemek için değişik yöntemler uyguluyor olabilir ya da Ekrem İmamoğlu'nun adaylığına dönük yapılacak bir müdahaleyi püskürtmek için, bir direniş örgütlemek için böyle bir şey seçmiş olabilir ama dün gördüğümüz tablo artık bunun ötesine geçen toplumsal hareketlilik ortaya çıktığıdır. Dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi bu kararı alırkenki Türkiye ile dünkü Türkiye arasında bir fark vardı. Bizim yaklaşımımız şuydu; sonuçta Türkiye Komünist Partisi, İmamoğlu için -bu olaylar olsun olmasın- zaten bir desteği olan bir parti değil. Dün gidip biz oy kullanmadık ama oy kullanan yurttaşlarımıza da kullanmayın falan demedik. Hatta muhtemelen bizim çevremizde, çok yakın ilişkilerimizden de gidip oy kullanan vardır. Bu iyi bir şey. Bir protesto yöntemidir. AKP bu yaklaşımı ile toplumu politize etti.”
'Kimsenin kuyrukçusu olmayız'
TKP, İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından yalnızca üyelerine gönderdiği mektupta "Türkiye Komünist Partisi iktidarın siyasi özgürlük ve haklara karşı hamlelerine tavır alırken ya da direnirken açık ya da örtülü CHP kuyrukçuluğu yapmayacak" ifadelerine yer vermişti.
Sosyal medyada paylaşılan mektubu değerlendiren Okuyan, "Türkiye Komünist Partisi, başka bir siyasi partinin kararıyla, çağrısıyla eylem yapmaz, değerlendirir, kendi kararını verir" dedi.
İmamoğlu'na yönelik operasyonu halkın siyaset yapma hakkına dönük bir saldırı olarak gördüklerini kaydeden Okuyan, şöyle konuştu:
“O mektup Türkiye Komünist Partisi’nin üyelerine yollanmış bir mektup. Kamuoyuna dönük bir açıklaması değil. Ama birileri paylaşmış. Orada bizim açımızdan sıkıntı olabilecek hiçbir değerlendirme yok. Biz bu sürecin parçası olmayacağız ya da kendimizce biz tavır almayacağız demedik. Kimsenin kuyrukçusu olmayız. Türkiye Komünist Partisi, başka bir siyasi partinin kararıyla, çağrısıyla eylem yapmaz, değerlendirir, kendi kararını verir.
Dolayısıyla biz bu konuda üyelerimize dönük bir değerlendirme yaptık. Süreci yakından takip ettiğimizi söyledik. Zaten katıldığımız bazı eylemler vardı. Sadece şu önemli; biz küçük bir parti değiliz. Kimileri öyle görebilir seçim sonuçlarından değerlendirerek. Ciddi sayıda insana, toplumda Türkiye Komünist Partisi güven veriyor. Bu insanların sorumluluğunu alarak hareket etmek zorundayız. Biz ne olduğunu anlamadan herhangi bir çağrının peşinden gidecek bir parti değiliz. Başkaları yapabilir, biz yapmayız. Ayrıca hemen Türkiye'de muhalefet birleşsin deniyor. Bu oldu bittilerin peşinden de gitmeyiz. Biz, cezaevindeki biri hakkında konuşurken dikkatli olacak bir partiyiz. Ama Cumhuriyet Halk Partisi çizgisine ilişkin farklı sınıf ve ideolojileri temsil eden partileriz. Evet, Türkiye'de bir mağduriyet yaşanıyor, bir saldırı var ama biz bu saldırıyı Cumhuriyet Halk Partisi'nde değil, insanların siyaset yapma hakkına dönük bir saldırı olarak görüyoruz. Dolayısıyla 'bir anda muhalefet birleşsin, biz de Cumhuriyet Halk Partisi şemsiyesi altında siyaset yapalım' tuzağına TKP düşmez.
Biz ne diyorduk? Gerçek sorunlar olduğu zaman yan yana gelinir. Nitekim öyle oldu. Bundan da hiçbir sıkıntı duymayız. Ama muhalefetin parçası olalım tuzağına TKP düşmez.”
Protestolar sonrası sabah baskını: Çok sayıda kişi gözaltına alındı | ![]() |