Milli Eğitim Bakanlığı, MHP’nin gençlik kollarını oluşturan Ülkü Ocakları ile protokol imzaladı. Protokole göre Ülkü Ocakları yaygın eğitim kapsamında “genel, mesleki ve teknik kurslar” düzenleyecek.
Haber Merkezi
Milli Eğitim Bakanlığı vakıf ve dernek adı altında tarikat ve cemaatlerle imzaladığı protokollerden sonra şimdi de MHP’nin gençlik kolları Ülkü Ocakları’yla protokol imzaladı.
Milli Eğitim Bakanlığı'na (MEB) bağlı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü tarafından ilgili yerlere gönderilen yazıda, genel müdürlük ile Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı arasında 31 Aralık 2024’te imzalanan protokolün yürürlüğe girdiği bildirildi.
Yazıda protokolün "yaygın eğitim faaliyetleri kapsamında genel, mesleki ve teknik kurslar düzenlenmesi amacıyla” yapıldığı belirtildi.
Milli Eğitim Bakanı adına Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Kendirci imzalı yazıda, protokolle ilgili faaliyetlerin yürütülmesi konusunda gereğinin yapılması istendi.
Altı sayfadan oluşan protokolle MHP’ye bağlı Ülkü Ocakları, Türkiye’nin 81 ilinde faaliyet gösteren Hayat Boyu Öğrenme Merkezlerinde kurslar verebilecek.
Bu merkezlerde “genel, mesleki ve teknik” diye kategorilendirilen, dil eğitiminden spora, el sanatlarından kişisel gelişime, çocuk eğitiminden aile ve evlilik hayatına, mesleki eğitimden din eğitimine farklı alanlarda çok sayıda kurs veriliyor.
Eğitim-Sen: Açıkça suç işleniyor
Eğitim-Sen konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, bu protokolle iktidar ortağı bir partinin gençlik örgütlenmesi olan Ülkü Ocakları’nın “sivil toplum örgütü” olarak gösterilmek istendiğini bildirdi.
Bunun, okulların siyasetin propaganda alanlarına dönüştürülme çabalarının somut bir örneği olduğu ve kabul edilemeyeceği vurgulanan açıklamada “Bu tür girişimler sadece eğitimin niteliğine zarar vermekle kalmamakta, aynı zamanda yasaları açıkça ihlal etmek anlamına gelmektedir” denildi.
Geçen yıl çok sayıda ilde Ülkü Ocakları’nın okullarda propaganda faaliyetinde bulunmasına izin verildiğini de hatırlatan sendika “Açıkça suç işlenmiştir” diye belirtti. Açıklamada bu protokolün de “devletin kendi yasalarına meydan okuması” anlamına geldiği ifade edildi.
İmzalanan protokolün derhal iptal edilmesi gerektiğini kaydeden Eğitim-Sen, konuyla ilgili hukuki girişim başlatacağını duyurdu.
Eğitim-İş Başkanı Özbay: Artık iş çığrından çıktı
Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay da Halk TV’de katıldığı canlı yayında Ülkü Ocakları’yla imzalanan protokole tepki gösterdi. Özbay “Ülkü Ocakları’nın ya da başka bir vakıf ya da derneğin okullarda ne işi var? Okullarda öğretmenlerimiz yok mu? Ama bu, bakanlığın genel bir sistemi haline dönüştü. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bir tane işi var, eğitim. O iși yerine getirmediği gibi sürekli farklı yapılara bunları devrettiğini görüyoruz” dedi.
Ülkü Ocakları’nın da MEB’in protokoller imzaladığı tarikat ve cemaatler gibi vakıf olarak göründüğünü dile getiren Özbay “Bir siyasi partinin, MHP’nin uzantısı olduğunu bildiğimiz bir grup vakıf göründüğü için bunu ‘toplum yararı’ diyerek, nasıl Ensar’la, İlim Yayma ile protokol yapıyorlarsa bu grupla da yapıyorlar” diye belirtti.
Bu protokolün bakanlık düzeyinde yapıldığına dikkat çeken Özbay şunları söyledi:
“Bundan önce il milli eğitim müdürlükleri yapıyordu. Şimdi 31 Aralık 2024 tarihinde bakanlık düzeyinde yapılmış. Şöyle bir tehlike de var. Yeni çıkan Öğretmenlik Meslek Kanunu’na göre artık okul müdürlerinin bile kafasına göre böyle protokoller yapabildiğini göreceğiz. Adı vakıf olacak ama hepimiz bileceğiz ki arkasında tarikat ve cemaat var, arkasında bir siyasi parti var.”
“Artık iş çığrından çıktı, okullarda fiili işgal var” diyen Özbay şu ifadeleri kullandı:
“Okullar iktidara yakın siyasi partilerin propaganda alanlarına, tarikat ve cemaatlerin potansiyel mürit bulma yerine dönüştü. Artık her yerde bu protokollerle okula elini kolunu sallayan giriyor. Bu MEB’in de kendi acziyetinin ve işini yapamadığının göstergesidir. Açıkça suç işlemektedir aslında.”