Sağlık Bakanlığı pandemi süresince Irak, Libya, Cibuti’den; Hollanda, Almanya, Rusya’ya kadar uzanan geniş spektrumdaki 29 ülkeye sağlık turizmi hizmetlerinin sunulmasında alınacak önlemlerle ilgili bir yazı yayımladı.
Önlemlerin maske, sosyal mesafe ve PCR testi olarak belirlendiği bu karar pek çok soruyu da gündeme getirdi:
Örneğin:
1-Bu kararın alınışında Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu’nun herhangi bir görüşü, önerisi olmuş mudur, olduysa ne derecede dikkate alınmıştır, Bilim Kurulu’nun karar hakkındaki görüşü nedir, yoksa Bilim Kurulu bu konuda çaba göstermeyi gereksiz mi bulmuştur?
2-Ülkemizde ve dünyada salgının henüz kontrol altına alınamamış olduğu ve üstelik Rusya gibi bazı ülkelerde pik bile yapmadığı bu dönemde bu karar kimin çıkarınadır ve ülkemiz sağlığı açısından herhangi bir risk oluşturmadığı söylenebilmekte midir?
3-Sağlık turizmi konusunda sertifikalandırılmış hastanelerin önemli kısmının özel sağlık kuruluşları olduğu dikkate alındığında kararın özel sağlık sektörünün çıkarlarını gözettiğini düşünmek yanlış mıdır?
4-PCR testinin yakınmaların başladığı ilk haftada bile %30’un üzerinde vaka kaçırma ihtimalinin olduğu gerçeği, bu kararın ülkemize yeni vakaların girişine olanak tanıyacağına ve salgının şiddetini artırıcı etki yaratacağına işaret etmez mi?
5- Bu karar alınırken, salgından en çok etkilenen meslek grubu olan sağlıkçıların görüşü herhangi bir şekilde alınmış mıdır, yoksa alkışlarız yeter diye mi düşünülmüştür?
