"Evleri güzelleştirme" iddiasında bulunan Koçtaş’lar, işçilerin hayatını çirkinleştiriyor.
Koçtaş’ın kuruluş tarihinden itibaren yaptıklarına kısaca bakıldığında nasıl zenginleştiği görülebiliyor. Koç Ticaret A.Ş. adıyla 1955 yılında kurulan Koçtaş, her geçen yıl yaptığı atılımlarla kârını artırmaya devam etti. 2000 yılında rakiplerine karşı üstünlüğü B&Q firmasıyla ortaklık anlaşması imzalayarak kazandı. 2006 yılında dijital hayata da girdi, 2013 yılında yepyeni bir formatla Koçtaş Fix, mahalleli yapı market mağazasını Çekmeköy’de açarak çoklu kanal yapılanmasını devreye soktu. Yaptığı hamleler kendi zenginliğini artırırken işçilerin payına açlık ve yoksulluk düştü.
“Koçtaş’a gidiyorum, evimi çok seviyorum” sloganının arkasındaki işçi düşmanlığını görmek için Koçtaş işçilerinin çalışma koşullarına bakmak yeterli oluyor.
İşçilerin Koçtaş mağazalarındaki yoğun çalışma koşulları ve iş baskısından şikayetçi oldukları görülüyor. Mağazada yeterli çalışanın olmaması ise tüm mağazanın yükünü bir kişiye yüklüyor.
KOÇTAŞ işçilere psikolojik ve fiziksel sorunlar yüklüyor
Patronların Ensesindeyiz'e konuşan bir Koçtaş çalışanı, 15 saate yakın çalıştıkları günler olduğunu dile getirerek yaptıkları mesailer karşılığında ödeme dahi almadıklarını belirtti. Eksik personelle çalışmalarının hem psikolojik hem de fiziksel sorunlar doğurduğunu da ekleyen Koçtaş çalışanı bu durumun dayanılmaz bir hâl aldığını söylüyor.
Koçtaş Fix çalışma modeli şirket içerisinde kârlılık sağladığı gibi, uygulanış itibari ile işçiler açısından sorunlar yaratıyor.
Koçtaş çalışanları durumu aktarmaya şöyle devam ediyor:
“Son 3 yıldır bu çalışma şekli öyle çok kârlılık getirmiştir ki, BIG BOX KOÇTAŞ mağazalar da aynı usul ile çalışmaya başlamış, personel azaltarak bu politikayı takip etmiştir. Hatta yakın zamana kadar bölgede operasyon kanadını tamamen ortadan kaldırmış ve oluşabilecek tüm sorunu işçi üzerine yıkmıştır. Operasyon kanadı hastalık, haftalık ya da yıllık izin gibi durumlarda oluşan personel eksikliğini çözmek için çalışır. Fakat bu sorunların çözümü onlara fazla gelmiş olacak ki bütün zorluklar işçilerin üstüne yüklendi. “İşçiye ek destek vermeye ne gerek var? Hem beğenmeyen gitmekte özgür!” yaklaşımları artmaya başladı. Nasılsa 3 milyondan fazla işsizin yaşadığı bir ülkede boşluk doldurmak zor değil diye düşünerek kârlarından kaybolan o küçücük sızıntıyı da ortadan kaldırmış oldular.
Fix mağazalar müşteri potansiyeline göre 2 kişiden az olmamak kaydı ile en fazla 4 kişinin çalışabileceği 300 ile 500 m2’lik AVM içi veya yol üstü minyatür KOÇTAŞ mağazalarıdır. Ama minyatür dememe aldanmayın çünkü reyon, ürün kapasitesi ve deposuna gelen mal miktarı ile mukayese edildiğinde ve kolay ulaşılabilir olduğu için ağırladığı müşteri miktarınca epey yoğun ve sert temposu olan bir yerdir. İstisna olarak 2 veya 3 mağazada 5 ve 6 kişilik ekipler olduğu duyulmuştur. Ama bunlar onlarca mağazadan sadece 2 veya 3 tanesidir. Ortalama 4 kişinin çalıştığı bir mağazada genellikle sabah 2, akşam 2 kişi olmak üzere 8,5 saat bir mesai organize edilir. Yemek ve şahsi molalarınız toplamda 30 dk’dır. Sabah kasayı açan arkadaş, her gün gelen ortalama 250 adet etiketi takar, reyon düzenlemeleri ve gelen müşterilerle ilgilenme görevi vardır.”
KOÇTAŞ’ın vazgeçilmezi: Erken yaşta meslek hastalıkları
“Ana depodan mağazaya transfer edilen paletler ağırlığı toplam 1.500 ton ve üzeri mallarla dolu. Bunların içeri alınması, sayılması, yerleştirilmesi ve tekrara depoya taşınması mağazalarda çalışan az kişinin üzerine kalıyor. Eğer iyi günümüzdeysek 4 kişi iki vardiya şeklinde çalışırız. Genelde daha az çalışanla, haftalık izin kullanamadan çalışırız. Çoğu çalışan arkadaşımızın, özellikle 20’li yaşlarında olanlarda eklem hastalıkları, uykusuzluk, depresyon şikayetleri, aşırı stresten kilo verme, yeme bozukluğu var. Ama öyle bir belanın içindeyiz ki, bir gün izin alıp rapor göstersek diğer çalışanlar arka arkaya 3-4 gün, günde 13 saat mesai yapmak zorunda kalıyor. Yorgunluktan mesai bitiminde veya haftalık iznimizde yatağımızdan çıkmadan geçiriyoruz. Gün sonunda sahilde veya caddede bir çay içmek, arkadaşlarımızla birkaç dakika sohbet etmek fikri şöyle dursun, en azından 7-8 saat uyuyabilmek için eve aceleyle gidiyoruz.”
Koçtaş Fix’lerde yaşanan bu sorunlar yöneticilere defalarca iletilmesine rağmen işçilere karşı bir çözüm üretilmiyor. Açlık sınırının 20 bin TL’ye yaklaştığı bu dönemde işçiler 17 bin 2 TL’lik asgari ücrete mahkum ediliyor. Koç Holding bünyesinde çalışma yürüten birçok firmada çalışanlar açlık sınırında çalıştırılıyor.
İşçileri açlığa ve yoksulluğa sürükleyen Koç Holding ise ülkenin yüksek kârını elinde tutan en büyük şirketlerden biri. Koç Holding’in 2023 yılı net kârı 117,7 milyar TL. Holding’in 7 şirketi İSO 500 sıralamasında ilk 60 şirket arasında yer alıyor.