Kimya Mühendisleri Odası: Alkollü içeceklerdeki ÖTV düşürülmeli

Son birkaç gündür ülkenin farklı yerlerinde sahte içkiden ölümlerin baş göstermesi üzerine Kimya Mühendisleri Odası, 'alkol satışı ve bulundurulması konusunda denetimler artırılmalıdır' dedi.

Haber Merkezi

TMMOB Kimya Mühendisleri Odası (KMO) ölüme ve sinir sisteminde hasarlara yol açan sahte içkilerden kaynaklı zehirlenmelere dair bir açıklama yayımladı. Açıklamada "Alkollü içeceklerdeki ÖTV düşürülmeli, alkol satışı ve bulundurulması konusunda denetimler artırılmalıdır" denildi. Zehirlenmelerin "son on yılda sık yaşanan bir toplumsal sorun haline geldiği" vurgulanan açıklamada ölümlerin sebebinin alkollü içeceklerden alınan yüksek ÖTV nedeniyle standart dışı üretim yapılan işletmelerde kullanılan metil alkol olduğu belirtildi.

Yüksek fiyatlar sağlıklı üretim yerine kaçak içki üretimi yaygınlaştırıyor

Açıklamada "Son on yılda alkollü içkilere getirilen yüksek ÖTV ve toplumsal baskı bu içecekleri tüketen ve üretenleri zor duruma sokmuştur. Alkollü içkilerden alınan vergi içki fiyatının yaklaşık %70,2'sidir. Bugün bir şişe rakının fiyatı asgari ücretli birinin günlük kazancından daha yüksektir" denilirken bu durumun sağlıklı üretim yerine maliyetleri farklı kimyasal kullanarak yapılan kaçak içki üretimini yaygınlaştırdığı belirtildi.

Etil alkol - metil alkol farkı

Zehirlenmelere ve nörolojik hasara neden olan metil alkole ilişkin açıklamada şu bilgiler yer aldı:

"Etil alkol; şeker ve nişasta içeren maddelerin alkol fermantasyonu ve takiben damıtma işlemleri ile üretilen renksiz, berrak, kendine has kokusu olan ve kaynama noktası 78,3 °C olan bir maddedir. Metil alkol ise endüstriyel kullanımı olan bir üründür. Gıda maddelerinin üretiminde girdi olarak kullanılması kesinlikle yasaktır ve kullanılamaz. İçilmesi ile oksitlenerek formik asit ve formaldehite dönüşür. Bunlar vücut içerisinde hasara yol açan maddelerdir. Metil alkol ile üretilmiş bir içkiyi tüketen kişinin bunun farkına varması neredeyse imkânsızdır. İçerisindeki metil alkol oranı yüksek bir alkolle ya da tamamen metil alkolle üretilmiş içkiyi kullanan kişinin önce merkezi sinir sistemi etkilenir, kullanım miktarı arttıkça dolaşım sistemi sorunları, solunum bozuklukları, ishal, sara nöbetleri, felç, körlük, koma hali ve nihayetinde ölüm meydana gelir."

Kırıkkale'deki zehirlenmenin şahısların marketten temin ettikleri dezenfektan olarak kullanılan etil alkol bazlı yüzey temizleyici sıvılara içki aromaları karıştırmak suretiyle kendi yaptıkları karışımı içmeleri neticesinde olduğunu İzmir'de ise etil alkol olarak satıldığı söylenen alkolden yapılan içkileri içenlerin öldüğü yetkililerce açıklandı.

Ölümler neden oldu?

Söz konusu vakalarda salgın döneminde kullanımına sıkça alışılmış olan daha çok yüzey temizleyici olarak kullanılan, etil alkol içerikli olanların dışında 8 farklı kimyasal içerikli çeşidi olan dezenfektana aroma karıştırılarak alkollü içki üretilmeye çalışıldığını belirten KMO, bu eylem sonucunda 7 kişinin öldüğünü, etil alkol diye bilinmeden alınan ve gerçekte sanayide kullanılan metil alkolden üretilen sahte içkiden İzmir'de olduğu gibi her yıl yüzlerce yurttaşın hayatını kaybettiği belirtti. KMO, "Olayın nedenleri elbette araştırılmalıdır ancak, alkollü içeceklerin üretimi, tüketimi ve fiyatlandırılması ile ilgili mevcut durum ciddi olarak gözden geçirilmelidir" dedi. 

İzmir, Kırıkkale, Mersin ve İstanbul'da sahte alkol nedeniyle geçen haftadan bu yana 28 yurttaş yaşamını yitirdi.

Devlet kurumları adım adım izlemekle yükümlü

Açıklama şöyle devam etti:

"Metil alkolün kaçak içki ya da salgın döneminde dezenfektan üretiminde kullanılmasının bir yolu da bu alkolleri bulunduran, satan ya da imal edenlerin bu konudaki bilgisizliği ve ehliyetsizliğidir. Kimyasal bir madde olan alkol her yerde bulunmakta ve satılabilmektedir. Ülkemizde alkollü içkilerle ilgili olarak iki farklı kamu otoritesi denetimler ve düzenlemeler yapmaktadır. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı (GTHB) ile Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK) bu ürünlerdeki denetimleri yürütmektedir. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı gıda güvenliğini sağlamakla; Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumu ise Etil ve Metil Alkol‘ü ülkeye giriş veya üretiliş anından itibaren adım adım izlemekle yükümlüdür. Sağlık Bakanlığı da dezenfektanlarla ilgili mutlaka piyasa denetimi yapmalıdırlar.

Sorun teknik bir sorun değildir, toplumsal bir sorundur. Alkol ve alkollü içki alanını kontrol eden GTHB, TAPDK, Maliye Bakanlığı gibi kurum ve kuruluşlar sorunun ana kaynağı olan alkol ve alkollü içkilerden alınan fahiş ölçüdeki ÖTV ve KDV oranları makul bir düzeye indirilmeli ve sorumlulukları ölçüsünde alanı kontrol etmelidirler."