Kamu işçisinin mücadelesi, memuru da, metal işçisini de etkiler

DİSK Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Özkan Atar, 600 bin kamu işçisi adına yürütülecek güçlü bir mücadelenin memurların toplu görüşmesiyle metal işkolundaki MESS sözleşmelerini de olumlu etkileyeceğini belirtti.

Atilla ÖZSEVER

DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Özkan Atar’la emek mücadelesi açısından 2025 yılının nasıl geçebileceği üzerine konuştuk. Özkan Atar, bu yılın sınıf mücadelesi açısından hem zor, hem de umut verici olabileceğini söyledi. 14 Şubat 2025 günü yaptığımız görüşme, sendikanın Bostancı’daki genel merkezinde gerçekleşti.

Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Atar, 600 bin işçiyi ilgilendiren kamu sözleşmelerinin mücadeleci ve güçlü bir çizgide geçmesi halinde Ağustos ayında memurları ilgilendiren toplu görüşmeler ile Eylül ayında başlayacak MESS (Metal Sanayicileri Sendikası) sözleşmeleri için de olumlu etkiler yaratabileceğini ifade etti.

600 bin işçinin sözleşmesi

Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar, bu yılbaşı itibariyle kamu kesiminde başlama sürecinde olan ve 600 bin işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmesi görüşmeleri için şunları söyledi:

“Öncelikle gerek kamu kesimi olsun, gerekse bizim MESS’le yapacağımız sözleşmelerde olsun, sendikaların işçi ücretinin yoksulluk sınırını aşan bir taleple müzakere masasına oturması gerekiyor. AKP Hükümeti, en fazla yüzde 30’luk bir taleple gelecektir. Bunu asla kabul edemeyiz.

Türk-İş başta olmak üzere kamu kesimindeki sendikaların mücadeleci bir tavır takınması, sürece önderlik edebilmek açısından hazırlıklı olması çok önemli. İşçiyi bu çetin mücadeleye hazırlamak lazım yoksa AKP Hükümeti’nin ücretleri baskılama politikası başarıya ulaşabilir.

Birleşik Metal-İş Sendikası olarak bizler, hükümetin haksız ve hukuksuz grev yasaklarına rağmen işçimizi, üyelerimizi hazırladık ve fiili grev yaparak başarılı sözleşmeler yaptık. Şu anda Türk-İş üst yönetiminde ve bağlı sendikalarda ne yazık ki böyle bir hazırlık göremiyoruz.”

1
DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar ile Atilla Özsever

Taban inisiyatifi önemli

Özkan Atar, Türk-İş’in mücadeleci sendikalarındaki tabanın, daha doğrusu öncü işçi kadrolarının yönetimleri harekete geçirmesinin önemli olduğuna değindi. Atar, sendikaların grev dahil üretimden gelen güçlerini kullanabilme, sokakta da mücadeleyi sürdürme hedefini önlerine koymaları gerektiğine işaret etti.

Bu bağlamda 1989 Bahar Eylemleri’ni hatırlatan Özkan Atar, mücadele için gerekli koşulların olduğunu, yoksullaşma süreci içinde bulunan işçi sınıfının iyi bir yönlendirmeyle somut kazanımlar elde edebileceğini vurguladı.

Kamu görevlilerinin (memurların) Ağustos ayında başlayacak toplu görüşmeleri üzerinde de görüşlerini açıklayan DİSK Genel Başkan Yardımcısı Özkan Atar, şunları söyledi:

“KESK, Birleşik Kamu-İş gibi siyasal iktidardan ve sermayeden bağımsız emek örgütlerinin diğer memur örgütlerinin tabanını da etkileyerek ortak bir mücadele vermeleri çok yerinde olur. Ortak talepler etrafında birleşen bir toplu görüşme taslağının hazırlanması, müzakereler başlamadan önce ortak mücadele fikrinin oluşturulması çok önemlidir.

Memurlarla ilgili toplu görüşme sürecinde yasal anlamda bir grev hakkı yoktur ama kamu emekçilerinin üretimden gelen güçlerini kullanmaları, örneğin saatlik ya da günlük iş bırakmaları, henüz daha uyuşmazlık süreci gelmeden bu eylemler için sokağı hazırlamaları, siyasal iktidarı zorlayacaktır. Burada tüm memurlar için mücadeleyi birleştiren bir hattın izlenmesi, çok doğru bir tavır gibi gözüküyor”.

MESS sözleşmeleri

Özkan Atar, Eylül ayında başlayacak MESS sözleşmeleri için de birkaç ay önceden hazırlığa başlayacaklarını, diğer metal sendikalarıyla birlikte taleplerin ortaklaşması ve ortak bir mücadele için dayanışma ve güç birliğine açık olduklarını söyledi.          

Başkan Atar, 13 Şubat 2025 günü İstanbul’da IndustriALL Küresel Sendikası’na üye kuruluşların katıldığı bir toplantı yapıldığını hatırlatarak “Bu örgütte Türk-İş ve Hak-İş üyesi sendikalar da var. Dolayısıyla Avrupa düzeyindeki bir sendikal örgütte birlikte hareket edebiliyorsak ülkemizde de ortak bir mücadele verebiliriz” dedi.

Özkan Atar, emek mücadelesinde siyasal iktidarı ve sermaye sınıfını karşısına alamayan bir sendika yönetiminin işçiye bir şey veremeyeceğini, haklarını alamayacağını, icazetli, ricacı sendikacılığın başarısının mümkün olmadığını vurguladı.

Genel grev

Birleşik Metal-İş Başkanı Atar, işçi tabanının kendi haklarına sahip çıkmasını, işyeri komitelerinden başlayan taban örgütlenmesinin bölgesel düzeyde sendikal birlikler halinde oluşmasının önemi üzerinde durdu.

DİSK Genel Başkan Yardımcısı Özkan Atar, süreç içersinde üretimden gelen gücün kullanılarak genel grev aşamasına kadar yeni bir mücadele hattının örülebileceğini ifade etti.

Özkan Atar, 1 Mayıs 2025’in Türk-İş de dahil olmak üzere tüm ilgili örgütlerinin katılımı ile emek kesiminin gücünü ortaya koyan bir gövde gösterisine dönüşmesi halinde ortak bir mücadelenin de temelinin atılabileceğini belirtti.

Öte yandan Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ın da bu yılki 1 Mayıs’ı İstanbul’da kutlama düşüncesinde oldukları, diğer işçi konfederasyonları ile de görüşebileceklerini, İstanbul’un olmaması halinde Gebze’de büyük bir miting düzenlemeyi düşündükleri ifade edildi.

Bu arada Türk-İş Başkanı Atalay’ın 600 bin işçiyi ilgilendiren kamu sözleşmeleri için “Anlaşma şansımız yok. İşçi tabanı memnuniyetsiz. Grev kapıda” dediği öne sürüldü.

[email protected]

Emeğin ilk mücadelesi: Kamu sözleşmeleri
1