Kalamış Yat Limanı'nı 40 yıl daha işletecek olan Koç Holding'in limana komşu olan Kalamış Parkı'nı da bu işletmeye dahil etmeye çalışacağına dair iddialar gündemdeyken, Kadıköy Belediyesi harekete geçti ve park içerisindeki toprak ve çimden oluşan etkinlik alanına beton döktü. "Etkinlik alanını güçlendirme" gerekçesiyle 600 metrekare yeşil alan betona boğuldu.

Doğa tahribine karşı Fenerbahçe Kalamış Dayanışması'nın çağrısıyla başlayan nöbet devam ediyor. Kalamış sakinleri betonun kaldırılarak alanın eski doğal yapısına kavuşturulmasını istiyor.

'Yeşil alanımızı geri istiyoruz'

Fenerbahçe Kalamış Dayanışması’nın çağrısıyla 11 Mayıs'ta Kalamış Atatürk Parkı’nda basın açıklaması ve forum düzenlendi.

Fenerbahçe Kalamış Dayanışması adına konuşan Remzi Çelik, 9 Mayıs sabahı saat 05.00 civarında alanın adeta bir "şafak operasyonuyla" betona gömüldüğünü belirterek, "Buraya yaklaşık 40 ton beton döktüler. Ardından halk görmesin diye utanç paravanları koydular. Biz doğaya ve yaşama sahip çıkmak için burada nöbet tutuyoruz" dedi. 

Mücadeleye devam edileceğini vurgulayan Çelik fikirlerini söylemek isteyenleri mikrofona davet etti.

Beton dökülmesinden beri alanda nöbet tutan Nurettin Erbek de yaşananları anlattı. Bölgenin dolgu alanı olması nedeniyle beton dökülmesinin tehlikeli olduğunu vurgulayan Erbek, "Burada yaz aylarında festivaller, kışın buz festivalleri yapılıyor. Biz etkinliklere karşı değiliz, ancak bu etkinliklerin yapılabileceği Kadıköy’de daha uygun alanlar var. Defalarca belediyeye başvurduk ama hiç yanıt alamadık. Yeşil alanımızı geri istiyoruz'' dedi.

Validebağ Gönüllüleri'nden Arif Belgin de şöyle konuştu:

''60 küsür yıldır Kadıköy sakiniyim. Elimde çöp olduğu zaman, çöpü atacak bir yer bulamıyorum. Kadıköy'ün bütün çöp sorunu halloldu mu, bitti mi de sıra sahne güvenliği gibi komik bir gerekçeye geldi? Kadıköy'ün yolları çukur içinde. Arabalar geliyor ancak çıkamıyor. Yolların bütün kusurları halloldu mu? Buraya beton dökülüyor. Üstelik ne zaman dökülüyor? Sabah 5-6 civarında. Neden? Eğer siz yasal bir iş yapıyorsanız bunu normal zamanda yaparsınız. Sabahın 05.00’inde değil. Şafak operasyonu ahlaksız bir operasyondur. Biz bunu Üsküdar Belediyesi'nin Validebağ'da yapmaya çalıştığı zaman da gördük ve engelledik. Burada benim anlamadığım bizlere daha yakın olduğunu düşündüğümüz bir belediye kalkıyor, sabahın 05.00’inde beton döküyor. Bu doğru değil. Bunu kınıyorum. Bu beton buradan kaldırılana kadar burada eylemler devam edecek.''

'Kadıköy Belediyesi, işçisine vermediği parayı buraya beton olarak döküyor'

Kadıköy Halk Temsilcileri Meclisi Sözcüsü Fulya Girginer ise yaşananın kent suçu olduğunu vurguladı. Alanın imara açıldığına dikkat çeken Girginer şöyle konuştu:

"Burada halkın yararına konser düzenleniyor filan gibi bir şeye inanmıyoruz. Biliyorsunuz alan bir süre önce imara açıldı. Biz bu imar meselesi yüzünden Koç Holding ile mücadele etmeyi beklerken Kadıköy Belediyesi ile mücadele ediyoruz. Belediyenin burada yapılacak inşaat çalışmasına zemin hazırladığını düşünüyorum. Başka aklıma bir şey gelmiyor.

Bu beton milyonlarca para ediyor. Kadıköy Belediyesi işçileri, TİS sürecinden gelen ücret farklarını sekiz aydır alamadı. Kadıköy Belediyesi işçisine borçlu. İşçisine vermediği parayı, buraya beton dökerek harcıyor. Biz böyle bir belediyecilik istemedik. Biz kamucu, halktan yana, bizimle birlikte çalışabilecek bir belediye istedik. Şeffaflık istiyoruz. Burada yaptıkları iş güzelse, biz anlamadıysak gelip bize anlatsınlar. Sabahın 5'inde yapılan bir iş güzel bir iş olamaz, anlatılamayacak bir iş olabilir ancak.

Burada bu dayanışmayla, Kalamış halkıyla, Kadıköy halkıyla, Kadıköy Belediyesi'nin el ele verdiği durumda, buraya ne Koç girebilir, ne Diyarbakırlı iş adamı girebilir. Belediye vatandaşla iş birliği yapmıyor. Yapmadığı gibi, karşısına engeller çıkartıyor. Örneğin Kadıköy Kent Konseyi. Bizim bir Kent Konseyimiz var. Şu anda burada yanımızda değil. Çünkü Lionslar Kadıköy Kent Konseyi'ni aldı. Sermaye ne derse onu yapacak bir yapı olarak bugün anneler gününü kutladılar sadece. Elimizdeki durum budur. Bu söylediklerim umutsuzluk yaratmasın. Ben her birinize bakınca umut doluyorum. Herkesin yüzünde, elinde, başında gözünde dayanışmayı ve yan yana durmanın gücünü görüyorum. Örgütlüyüz, güçlüyüz, kazanacağız!"7

'Bir kent suçu işlendi'

Yurttaşların foruma katkılarının ardından ortak basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasını Fenerbahçe Kalamış Dayanışması adına Oğuz Kaan Ercan okudu.

Beton dökülmeden önce alana yönelik toprak hafriyatı ile başlayan çalışmayı fark eden Fenerbahçe Kalamış Dayanışması üyeleri ve Kadıköy sakinleri olarak belediye ile görüşme arayışı içinde olduklarını belirten Ercan, "Bir oldubitti ile karşılaştık ve sabaha karşı belirlenen bölge betonlaştırıldı. Kadıköylülerin, mahallede yaşayanların görüş ve istekleri hiçbir şekilde dikkate alınmadan yapılan bu uygulama ile bir kent suçu işlendi" dedi.

Ercan sözlerine şöyle devam etti:

"Başta Fenerbahçe Kalamış Dayanışması olmak üzere birçok sivil toplum kuruluşu ve esas olarak da mahalleli Atatürk Parkı’nın içinde yer alan ve yazın yaz festivali, kışın buz-fest amacıyla kullanılan bu alanın festivaller için uygun olmadığını bugüne kadar birçok kereler dile getirmiştir. Çünkü bu festivaller dolayısıyla bir yandan aşırı ticarileşen park alanında yaratılan nüfus ve araç yoğunluğu, oluşan gürültü, hava ve çevre kirliliği her türlü canlı yaşamını, kamu sağlığını ve güvenliğini tehdit eden bir boyuta ulaşmaktadır. Yanı sıra doğal çevre tahrip olmakta, 2.derece arkeolojik ve 3.derece doğal sit alanı olan bir bölgede yer alan bu parkın da olduğu gibi korunması gerekirken adeta yok edercesine bir kullanıma maruz kalmaktadır."

"Bugün alanın 600 metrekarelik kısmında 30 cm kalınlığında beton var. Dolgu zeminde bulunan Kalamış Atatürk parkına, bir yandan da parkta aşırı şekilde ticarileşmeye neden olan yaz ve kış festivallerinde kullanılmak üzere 40 ton ağırlığında 600 m2 beton sahne yapmak halk için neden doğru değildir?" sorusunu yönelten Ercan, sözlerine şöyle devam etti:

"Kalamış gibi dolgu alan üzerine kurulu bir kent parkında 4 ayı festivaller olmak üzere, 12 ay sürmesi hedeflenen etkinlikler yapılması, sadece eğlence yönüyle değil; çevresel, kamusal ve kent planlama ilkeleri açısından da ciddi şekilde değerlendirilmelidir. "Halk istiyor" söylemiyle meşrulaştırılsa da, bu tür etkinliklerin uzun süreli etkileri görmezden gelinemez. Toprak ve bitki örtüsü tahribatı, atık artışı, yüksek sesli konserlerin insan sağlığı ve yaban hayatı üzerindeki zararları, bu etkinlikler için parka giren ağır tonajlı araçların zemin stabilitesine verdiği zarar, toprak ve su kirliliği yaratması bunların belli başlılarıdır. Bu etkinlikler Atatürk Parkı’nda sürdüğü sürece parkın asli işlevi olan kamusal nefes alanı niteliği ortadan kalkacaktır.

Ekolojik tahribata yol açan, kamusal adaleti bozan ve parkın doğasına, işlevine ve sürdürülebilirliğine zarar veren bu etkinliklerin kesinlikle Kalamış Atatürk Parkında yapılmasından vazgeçilmesi, yerel yönetim tarafından, parkın herkesin özgürce, temiz ve sağlıklı bir park alanına erişim hakkını koruyan bir anlayışla, kamu yararı gözetilerek kullanılmasını sağlayacak planlama ve düzenlemeler yapılmalı, bunlar yerel halkla paylaşılarak katılımcı belediyecilik anlayışıyla halk kararlara dahil edilmeli, kente sahip çıkma duygusu güçlendirilmelidir. Dolgu alanların kullanımında belediyemizin unutmaması gereken en önemli risklerin bir diğeri de depremdir. Depremde en büyük zarara maruz kalması beklenen bu alanlarda insan yoğunluğu yaratacak etkinlikler yaratılmamalıdır."

'Kadıköylüler kentlerine değer katacak etkinliklere karşı değildir'

"Kent parkları kamusal alanlardır. Bu nedenle kalıcı müdahaleler halkın katılımı olmadan yapılmamalı, alternatif yöntemler, kamu sağlığı kamu güvenliği önceliklendirilerek, halkın yararı ve katılımı gözetilerek değerlendirilmelidir" diyen Ercan, basın açıklamasını şu ifadelerle noktaladı:

"Kadıköylüler kentlerine değer katacak etkinliklere karşı değildir. Kadıköylüler yapılan bu etkinliklerin boyutuna ve planlanma şekline, kendilerinin dahil edilmediği süreçlerle ortaya konulan ve kent haklarını yok sayan uygulamalara karşıdır. Halkın refahı, sağlıklı ve güvenli bir kentte yaşama hakkı için kullanılması gereken bütçeler bu türlü etkinlikler için kullanılamaz.  

Belediyemize bir kez daha iletme imkanı bulamadığımız görüşlerimiz yukarıda belirtildiği gibi olup, taleplerimizi de Kadıköy halkı adına bu defa buradan iletmek istiyoruz. Bu planlamaların yapılması sürecinde ise dökülmüş olan betonun kaldırılması Belediyemizden en öncelikli talebimizdir."

Parkı betona boğdular: Kadıköy Belediyesi Kalamış'ı Koç'a mı hazırlıyor?