Sedat Peker yurtdışına kaçtıktan sonra çektiği videolara bir yenisini eklerken, Mehmet Ağar'a meydan okudu. Kendisinin sağcı ya da solcu olmadığını, milliyetçi olduğunu söyleyen Peker, Alpaslan Türkeş, Nihal Atsız gibi isimleri de andığı videoda faşistlerin 1970'lerdeki 'Ne Amerika, ne Rusya, ne Çin. Her şey Türklük için' sloganını da andı.
Peker'in Mehmet Ağar ekibinin darbe sonrasında artan etkinliğini ve Erdoğan iktidarında önemli bir güç odağı haline geldiğini hatırlatan vurguları, bu sefer küçük bir mafyöz çevrenin ötesinde MHP tabanına seslenmeye çalıştığı izlenimi veriyor.
Peker, Türkiye'de ailesinin evine yapılan baskında narkotik şube elemanlarının bulundurulmasını bir "psikolojik operasyon" olarak nitelerken, Ağar'ın uyuşturucu trafiğinde etkin olduğunu iddia etti ve dünya üzerinde uyuşturucu kullanımının en fazla olduğu kentler sıralamasında ikinci ve üçüncü sırada İstanbul ve Adana'nın olduğunu söyledi. Bu durumdan "evini narkotik yazılı yeleklerle basarken, uyuşturucu ticaretine göz yuman" yetkilileri sorumlu gösteren Peker, Erdoğan'ı da "ne yapsın, torbacıları da Erdoğan mı yakalasın" sözleriyle tenzih etti.
Peker, "ulusalcılar" olarak tanımladığı kesimleri de hedefe koymayı ihmal etmedi. Çin ve Rusya'yla girilen ilişkileri eleştirdi ve Turancılığını deklare etti.
Ağar'a ağır sözler
Geçtiğimiz günlerde kendisine yönelik gerçekleştirilen operasyonlardan Ağar ve "Pelikancılar" dediği grubu sorumlu tutan Peker, Ağar'ın oğluyla ilgili iddialarda da bulundu.
"Mehmet Ağar ve Pelikancıların gerçek yüzü" başlığıyla yayınladığı ikinci videoda Peker şöyle konuştu:
"Tolga Ağar'ın bir kız arkadaşı var Kırgız ya da Kazak uyruklu. Kızcağız jandarmaya gidiyor, Tolga Ağar bana tecavüz etti diye. Kız şikayet ediyor. Daha sonra kızı helikopterle aldırıyorlar. Kız ertesi gün ölü bulunuyor. Orada bir garipcağız öldü, herkes biliyor kimse sesini açmıyor."
Peker, Ağar'ın oğluyla ilgili bir başka iddiayı da uzun bir olay anlatımıyla öne sürdü. Ağar'ın oğlunun uyuşturucu kullandığını iddia eden Peker video mesajında şöyle dedi:
"Nusret diye bir kardeşimiz var etçi. Konunun diğer kahramanı Mehmet Ağar Bey'in oğlu Tolga Ağar. Yanında kız arkadaşı, Emir Sarıgül'ün (Mustafa Sarıgül'ün oğlu) evine geliyorlar Beykoz Konakları'nda. Onun bir alt sokağında da Mehmet Ağar Bey'in evi var. Ağar'ın yanında da Sezgin Baran Korkmaz var. Sarıgül'ün evinde birlikte kokain içiyorlar. Tolga Ağar Nusret'e telefon ediyor, "Akıllı ol" diyor. Nusret de küfür etmeye başlıyor. Ardından Tolga Ağar öfkelenerek ateş ediyor. Sesi duyan Mustafa Sarıgül ve Sezgin Baran Korkmaz yukarı geliyorlar. Sarıgül "Gereğini yapın" diyor. O gün orada ayrıca İl Emniyet Müdür Yardımcısı Cevdet Hürol var. Sururi Saydam, Beykoz'dan sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı. Sunay Balıklıkaya, C Bölge Müdürü, şu an emekli. Bu müdürlerimiz de orada. İl Emniyet Müdürü işlem yapacağız diyor. Mehmet Ağar ve Tolga Ağar engelliyor. Sonucunda Emir Sarıgül'ün şoförüne tek el ateş ettiriliyor ve arkadaş cezaevine gidiyor."
Peker'in mesajını bu sefer somut iddialarla ve oldukça saldırgan bir üslupla yayınlaması, bu isim çevresinde yaşananların oldukça kapsamlı bir siyasal gerilim hattıyla bütünleştiği yönündeki yargıları güçlendiriyor. Peker'in yayınladığı mesajda AKP içindeki hoşnutsuzlukları kaşımayı gözettiği ve MHP tabanına da seslenmeye çalıştığı görülüyor.
Video mesajda Mehmet Ağar'ın Fransız devrimi ve sonrasında "her devrin adamı" olmayı başarmış polis şefi Fouché'ye benzetildiği bir bölüm de var. Bu bölüm şu sözlerle bitiyor:
"Anavatan iktidar, Mehmet Ağar en önde, DYP iktidar Mehmet Ağar en önde, Refah iktidar Mehmet Ağar en önde, AKPARTİ iktidar, Mehmet Ağar en önde..."
Peker haber konusu video mesajı şu adreste yayınladı: