İmamoğlu'na hapis ve siyasi yasak istemiyle iddianame: 'Bu evrak paniklerinin resmi'

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, Akın Gürlek "mağdur" sıfatıyla yer aldı. İmamoğlu hakkında siyasi yasak da isteniyor.

Haber Merkezi

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçlar Soruşturma Bürosu yeni bir iddianame hazırladı. İddianamede İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek “mağdur” olarak yer aldı.

Anadolu Ajansı’nın haberine göre, İmamoğlu’nun bir panel konuşmasında Başsavcı Gürlek’e yönelik kullandığı ifadeler nedeniyle resen soruşturma başlatıldı.

İddianamede, halen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı görevini yürüten Gürlek’in, geçmişte terör davalarına bakan ağır ceza mahkemelerinde başkanlık, sulh ceza hakimliği ve Adalet Bakan Yardımcılığı görevlerinde bulunduğu belirtildi. Bu görevleri sırasında, başta DHKP/C olmak üzere çeşitli terör örgütlerince hedef alındığı öne sürüldü.

İmamoğlu’nun konuşmasının Gürlek’i hedef gösterdiği ve “terörle mücadelede yer almış kişileri hedef gösterme” suçunu oluşturduğu ifade edildi. Ayrıca, İmamoğlu’nun kullandığı ifadelerin kamu görevlisi Gürlek’i küçük düşürücü nitelikte olduğu ve düşünceyi açıklama sınırlarını aştığı belirtildi.

27 Ocak’taki basın toplantısında İmamoğlu’nun, mahkemelerde görevli bir bilirkişiyi hedef göstererek “yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs etmek” suçunu işlediğine ilişkin soruşturmanın devam ettiği kaydedildi.

İddianamede, İmamoğlu’nun “kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret”, “tehdit” ve “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek” suçlarından 2 yıl 8 aydan 7 yıl 4 aya kadar hapsi talep edildi. Ayrıca, kamu görevlerinden men edilmesi de istendi.

İddianamede, İmamoğlu hakkında, siyasi yasak da içeren Türk Ceza Kanunu’nun “belli hakları kullanmaktan yoksun bırakma” hükümlerini düzenleyen 53. maddesinin de uygulanması talep edildi.

İddianamenin Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmesi için 15 gün süre bulunuyor.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun avukatı Kemal Polat, "İddianame kabul edilmeden önce basına servis edilmesi soruşturmanın gizliliğinin ihlalidir" dedi.

İddianamenin ayrıntıları neler?

İddianamede, “İmamoğlu’nun, hakkında adli işlem başlatılan CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın hakkında adli işlem başlatılmasına ilişkin yaptığı konuşmasının, 3713 sayılı Kanun'un 6'ncı maddesinde belirtilen silahlı terör örgütlerine hedef gösterme ve servis etme mahiyetinde olduğu, bu haliyle şüphelinin hukuki koruma altına alınan terörle mücadele eden kişilerden mağdur Akın Gürlek’i hedef gösterme suçunu işlediği anlaşılmıştır” denildi.

İstisnalar dışında, geniş bir yelpazeyle düşünceyi açıklama hürriyetinin korunduğu vurgulanan iddianamede, iftira, küfür, onur, şeref ve saygınlığı zedeleyici söz ve beyanlar, hukuk düzenini cebir yoluyla değiştirmeye yönelen, nefret, ayrımcılık, düşmanlık ve şiddet yaratmaya yönelik  ifadelerin ise ifade hürriyeti bağlamında hukuki koruma görmediği aktarıldı.

İddianamede, “Suça konu ibare ve konuşmanın da ayrıca bir bütün halinde kişinin saygınlığına zarar vermeyi amaçladığı ve görüş açıklama niteliğinde bulunmadığı, eylemin ifade hürriyeti bağlamında hukuki koruma görmesinin mümkün olmadığı, bu haliyle şüphelinin kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret suçunu işlediği anlaşılmıştır” görüşüne yer verildi.

İmamoğlu'ndan iddianame tepkisi: Paniklemenin resmi

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, hakkında düzenlenen iddianameye sosyal medya hesabı üzerinden tepki gösterdi.

İmamoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ve ailesiyle ilgili ifadeleri nedeniyle hazırlanan iddianame hakkında, “Başsavcı incindi diye hakkımda hazırlanan iddianameyi, ifademi alan savcı yerine başsavcının yardımcısı yazmış. Daha mahkemeye ve avukatlarıma gönderilmeden, iktidar medyasına servis edilen bu evrak paniklerinin resmidir” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu, paylaşımının devamında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a göndermede bulundu, şöyle dedi:

“Bu davaları 'yakından' takip eden ve içeriklerini bilen Cumhurbaşkanı Erdoğan, belli ki seçimde milletin önüne mertçe çıkmak yerine, masabaşı oyunlarıyla ayakta kalacağını sanıyor. Milletimiz, demokrasiye ve kendi seçme hakkına zerre kadar itibar etmeyene artık itibar etmemektedir. Bunu da heybenize yazın.”

Özel'den tepki: Talimatın daniskasıdır

CHP lideri Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu için hazırlanan iddianameye tepki gösterdi. "Bu ne korkuymuş arkadaş" diyen Özel, "El mi yaman bey mi yaman göreceğiz" dedi.

"Bu ne korkuymuş arkadaş" diyen Özel, şunları söyledi:

"Bu iktidarın artık iktidarda kalmaması lazım. onun için biz ne yapmamız gerektiğini biliyoruz. Akın Gürlek de ondan dolayı paniğe kapılmış, 5 günde iddianame yazıyor. Akın Gürlek'in bu kadar acelesi varsa CHP'nin daha çok acelesi var. zaten kararlıydık, şimdi daha kararlıyız. El mi yaman Bey mi yaman göreceğiz bakalım. O seyyar giyotine söylüyorum, adaleti katletmek için senin kadar mobilize, senin kadar gezdirilen bir hakim yoktu. Gittin siyasete girdin, bakan yardımcısı oldun, şimdi döndün Cumhuriyet başsavcısı oldun, yine adaleti katlediyorsun. Koskoca Cumhuriyet Başsavcılığının başka hiç mi işi yok? Madem yazıyorsun, 100 gündür neden Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer için yazmıyorsun?"

Özel bir soru üzerine, "Adamın İstanbul'a gelişi talimat. Adamı 'Akın sana ihtiyacım' var deyip yollamış. Bu talimatın daniskasıdır" ifadelerini kullandı.

İmamoğlu'nun avukatı: Soruşturmanın gizliliğinin ihlalidir

İddianamenin hazırlanması sonrası Gazete Duvar’dan Ferhat Yaşar’ın haberine göre İmamoğlu'nun avukatı Kemal Polat, "Bize ulaşan bir tebligat yok. Bizim bilgimiz ve erişimimiz olmayan bir iddianamenin mahkeme tarafından kabul edilip edilmeyeceği de belli değil. Bu durumda iddianameyi yaymış olmalarını da kamuoyunun takdirine bırakıyorum" ifadelerini kullandı.

Avukat Polat, savcılığın ceza istemine ilişkin ise, İmamoğlu'na ceza verilmesi halinde siyasi yasaklı olacağını belirtti.

Polat, ayrıca şunları söyledi:

"İddianame kabulünden önce başına servis edilmesi soruşturmanın gizliliğinin ihlalidir. Bu durum ve müştekinin aynı adliyede başsavcı olması da diğer bir çok husus yanında adil yargılama hakkının ihlali olacaktır. İçi boş bir iddianame ve dava olacağını değerlendiriyorum."

Kemal Okuyan: Şimdi ABD emperyalizminin müttefikleri, eşbaşkanları düşünsün