HPV aşısı kazanımı: 'Gericilik ve piyasacılıkla örgütlü bir şekilde mücadele ettik'

Ankara Tabip Odası tarafından düzenlenen panelde konuşan KDK Sözcüsü Ayaz HPV aşısı için hem gericilik hem de piyasacılıkla örgütlü olarak mücadele ettiklerini belirtti.

Haber Merkezi

30. Adalet ve Demokrasi haftası kapsamında Ankara Tabip Odası "Sağlıkta Demokratik Mücadele Örneği: HPV aşı kazanımı” başlıklı paneli Kadın Dayanışma Komiteleri, Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği ve Boyun Eğmeyen İlaç Emekçileri sözcülerinin katılımı ile gerçekleştirdi. Panelin açılış konuşmasını yapan Doç. Dr. Asuman Doğan önleyici sağlık hizmetlerinin önemini, HPV aşısının bu kapsamdaki önemini anlattı.

'Düzenin bam teline bastık'

Boyun Eğmeyen İlaç Emekçileri Sözcüsü Cem Kılınç aşı bursu kampanyası ile başlayan mücadelenin benzer süreçlerden daha başarılı olmasının sebebini düzenin bam tellerine basılması ile açıkladı.

Kılınç “Devlet sağlığın kişilerin kendi sorumluluğu olduğu algısı yaratarak kendi üzerindeki sorumluluğu sürekli görünmez kılmaya çalışıyor. HPV aşı sorumluluğundan da kadın yaşamı üzerinden gerici bir zihniyet ile kaçıyor. Bunun yanında aşı bugün çok pahalı ve emekçi kadınların ulaşma imkanı yok. Yani sağlıklı yaşamamız bugün hem laiklik hem de yoksulluk ile ilgili faktörlere bağlı olduğunu biliyoruz ve mücadelemize düzenin bu bam tellerine basarak devam ediyoruz” dedi.

Kadın Dayanışma Komiteleri Sözcüsü Gizem Batı Ayaz da komiteler aracılığı ile mücadelenin nasıl büyüdüğünü anlattı.

Hem gericilik hem piyasacılıkla mücadele

Gizem Batı Ayaz şöyle konuştu: 

"Kadın Dayanışma Komiteleri olarak 2020 Temmuz ayında yola çıktık. Her alanda daha fazla ezilen kadınlar mahallelerde,  üniversitelerde bir araya gelmek için yola çıktılar. Birçok başlıkta sorun yaşıyoruz çünkü düzen maliyeti önemsiyor ve aşı hakkı sağlık hakkı bir gider kalemi olarak görünüyor.

Biz bugün yaşadığımız düzende her sorunumuz için mücadele ederek mevziler kazanmak için yola çıktı. Aşı mücadelesi ise temel insani hak ve eşit yurttaşlık mücadelemizin temeli. O nedenle bu mücadelenin parçası olduk. Aşı sorununun piyasacı ve gerici düzen ile bağını kurarak bütünlüklü bir mücadele talebini başa yazarak harekete geçtik. Kadın Dayanışma Komiteleri çok sayıda aşı ve kanser ile ilgili bilgilendirme toplantısı yaptı. İnsanlar sadece kanser ile ilgili bilgi alınca kendi kendine aşı olamaz. Bunun devlet tarafından karşılanıyor olması gerekiyor. Ancak bu piyasacı düzeni karşımıza alarak kanser ile mücadele edebiliriz. Bu konuşulunca çok yalın, çok anlaşılır bir talep gibi görünüyor fakat düzen aşı talebimizi kamufle ediyor. Bunu gericiliği kullanarak yapıyor. Bu talebin önüne gericilik ve piyasacılık kol kola girerek mücadele ediliyor. Biz de hem gericilik hem de piyasacılık ile örgütlü bir şekilde mücadele ettik. Yeterli bir kazanım olmasa da örgütlü mücadelede mevziler kazanabildiğimizi kanıtladık. Aşı dayanışmaları bir yardımseverlik değil bu örgütlü mücadelenin bir mevzisi. Elbette bu örnekleri arttırmaya ihtiyacımız var. Kadın Dayanışma Komiteleri olarak güncel birçok konuda mücadele ediyoruz, bu piyasacı ve gerici düzen değişene kadar mücadeleye devam edeceğiz” dedi.

'Ayrımcılık yapılmaksızın ulusal aşı takvimine alınana kadar mücadele devam edecek'

Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği  Avukatı Hediye Gökçe Baykal ise şunları söyledi:

“Aslında HPV dayanışması ilk  başta derneğimizin ilgilendiği dava kapsamına girmiyor gibi görünüyordu. Fakat konuyu Boyun Eğmeyen ilaç Emekçileri'nden dinleyince bunun aslında aşı hakkının elinden alınması ile tam bir kadın cinayeti olduğunu düşündük ve başlangıç olarak ücretlerin iade edilmesi davaları açarak başladık. Açılan otuz davanın dördünde olumlu karar çıktı. Olumlu kararlar çıkıyor çünkü bu bir yaşam hakkı. Fakat bugün ülkede her şey gibi adalete ulaşım da çok pahalı. Aşı pahalı ama ücretin geri ödenmesi için dava açmak da çok pahalı. Bu davalar sadece kamuoyu oluşturmak ve bir farkındalık oluşturmak içindi. Davalar sonucuda bakanın açıklamış olduğu kriterlere uymak şartıyla ücretsiz aşı olmak başka bir hukuki sorun. Tam bir ayrımcılık örneği. Mücadelemizde hedefimiz yalnızca ücret ödemesi davaları kazanmak değil. HPV aşısı ayrımcılık yapılmaksızın ulusal aşı takvimine alınana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz”dedi.