İlaç tekelleri her yıl olduğu gibi bu yıl da ürünlerini piyasaya vermeyerek zam şantajı yaptılar. AKP’li yıllarda izlenen yanlış politikalar halkın ilaca kesintisiz biçimde ulaşmasını engelliyor.
Haber Merkezi
Bugün resmi gazetede yayınlanan “Beşeri Tıbbi Ürünlerin Fiyatlandırılmasına Dair Kararda Değişiklik Yapılması Hakkında Karar” ile ilaç fiyatında sabit kur yüzde 36,77 artırıldı.
Türkiye’nin dört bir yanından yükselen ilaç yokluğu haberlerinin ardından ilaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılan sabit kur artırıldı. Yandaş basında "ilaç krizi aşıldı" haberleri yayınlanmaya başladı. Geçtiğimiz yıl Kasım-Aralık aylarında yine gündeme gelen "ilaç krizi" ne anlama geliyor soL okurları için konuya mercek tuttuk.
Tedarik değil fiyat krizi
Öncelikle ilk söylenmesi gereken “ilaç krizi”nin bir üretim veya tedarik krizi değil bir fiyat krizi olduğu. İlaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılan usuller nedeniyle yıl sonunda gelmesi beklenen zam kış aylarında ilaç yokluğuna yol açıyor. İlaç tedarikçisi şirketler zammı bekleyerek piyasaya ilaç vermekten imtina ediyorlar.
Şirketlerin zam şantajı öyle bir hal alıyor ki bazı grup ilaçlar hiç bulunamazken, bazı grup ilaçlara da çok kısıtlı erişim sağlanabiliyor. Özellikle çocuk hastaların tedavilerinde kullanılan şurup formundaki antibiyotiklerde, ateş düşürücü ve ağrı kesicilerde büyük sorun yaşanıyor. Benzer şekilde, hipertansiyon ilaçları, kanser tedavisinde kullanılan kemoterapi ilaçları, mevsimsel soğuk algınlığı ilaçları, antidepresanlar, ağrı kesiciler, analjezik ampuller, kulak damlaları, göz damlaları, burun spreyleri, doğum kontrol hap ve iğneleri, kortizonlar ve egzama ilaçlarına erişimde büyük sıkıntı yaşanıyor.
Özetle ilaç tekellerinin zam şantajı yurttaşların acil ihtiyaç duydukları ilaçlara erişmelerine engel oluyor. Şirketler kârlarını garanti etmek için yurttaşların sağlığıyla kumar oynuyor.
İlaç üretimi, ithalatı ve dağıtımı kamu eliyle yapılmalı
İlaç krizinin bir diğer önemli unsuru ise ülkemizin ilaçta dışa bağımlı olması nedeniyle döviz kurundaki dalgalanmaların ilaç tedarikine doğrudan etki etmesi. İlaç fiyatları belirlenirken esas alınan kur artırılsa bile her sene tekrar eden ilaç krizleri aynı zamanda ülkemizde ilaç üretiminin kısıtlı olması ve ithalat bağımlısı bir ilaç sektörü bulunmasıyla da doğrudan ilgili.
Bunun önlenmesi için ilaçların meta olarak değerlendirilmesinin önüne geçilmesi önemli. Yurttaşların ihtiyaç duydukları ilaçlara kesintisiz erişebilmesi için ilaç üretimi, ithalatı ve dağıtımının kamu eliyle ve kâr amacı gütmeden yapılması gerekiyor.