Hem Erdoğan hem de Sözcü tarafından övülüyordu: TSK’daki dikkat çekici görevden almanın ayrıntıları…

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha önce övgü dolu sözler kullandığı bir ismi, Tümamiral Cihat Yaycı’yı görevden aldı. Aynı anda hem Sözcü hem de Yeni Şafak gazetesinin övdüğü, 'Doğu Akdeniz anlaşmasının mimarı', 'FETÖMETRE'nin mucidi' denilen ismin görevden alınma zamanlaması da dikkat çekti.

Haber Merkezi

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün dikkat çekici bir karar alarak Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümamiral Cihat Yaycı’yı görevden aldı ve merkeze çekti.

Daha önce bizzat Erdoğan’ın övgüler dizdiği, Yeni Şafak ve Sözcü gazetesinin “FETÖ’nün hedefinde” diyerek sahip çıktığı, AKP’ye yakınlığıyla bilinen Nedim Şener’in “görevden alınacağının” sinyalini verdiği Yaycı’ya ilişkin son dönemde gündeme gelen tartışmaları derledik.

Cihat Yaycı kimdir?

Tümamiral Cihat Yaycı, 1984 yılında Deniz Lisesi’nden, 1988 yılında Deniz Harp Okulu’ndan mezun oldu. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın çeşitli gemilerinde branş subaylığı, bölüm amirliği ve TCG YAVUZ ile TCG KEMALREİS’de II. Komutanlık görevlerinde bulunan Yaycı, 2005-2006 yıllarında TCG KEMALREİS Komutanı, 2011-2012 yılları arasında 5’inci Muhrip Filotillası Komodoru olarak görev yaptı.

"İnsan Kaynakları Yönetimi" Ana Bilim Dalında, Naval Postgraduate School (NPS) California/ABD’de “Fizik Mühendisliği” ile “Elektronik Mühendisliği” dallarında yüksek lisans eğitimi ve İstanbul Üniversitesi’nde “Uluslararası İlişkiler” Ana Bilim Dalında doktora eğitimi aldı.

30 Ağustos 2012 tarihinden itibaren Tuğamiralliğe terfi eden Yaycı, 2012-2014 yılları arasında Moskova Silahlı Kuvvetler Ataşesi, 2014-2015 yılları arasında Güney Görev Grup Komutanı ve Çok Uluslu Deniz Güvenliği Mükemmeliyet Merkezi Direktörü, 2015-2016 yılları arasında Çok Uluslu Müşterek Harp Merkezi Komutanı görevlerini yaptı.

29 Temmuz 2016 tarihinde Tümamiralliğe terfi eden Yaycı, 2016-2017 yılları arasında Dz.K.K.lığı Personel Başkanı görevinde bulundu. 20 Ağustos 2017 tarihinden itibaren Dz.K.K.lığı Kurmay Başkanı görevine atanan Tümamiral Yaycı, Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki “kripto FETÖ’cüleri ‘önce tespit et sonra imha et’ stratejisi üzerine kurulu “FETÖMETRE” analiz programını geliştiren komutan olarak biliniyor.

FETÖMETRE övgülerinin odağındaydı

Cemaat’e yönelik TSK içindeki tasfiyelerin merkezindeki program “FETÖMETRE”yi devreye sokan isim olan Yaycı, hem ulusalcı hem de AKP yandaşı basın tarafından sürekli övülen haberlere konu olmuştu.

20 Eylül 2018 tarihinde Yeni Şafak’ta Yaycı’ya ilişkin yer alan bir haberde “FETÖMETRE’nin başarıları, sistemi ve kurucusu Tümamiral Cihat Yaycı’yı FETÖ’nün hedefine oturttu. Diğer kamu kuruluşlarının da almak istediği sistemin yaygınlaşmasını istemeyen firari FETÖ’cüler karalama kampanyaları başlattı” deniliyordu.

Sözcü gazetesi yazarı Aytunç Erkin de Yaycı’ya destek yazıları kaleme alan isimlerden biri olurken, Yaycı’nın bin Cemaat hesabı tarafından organize şekilde hedef alındığını, Yaycı’nın hem Doğu Akdeniz anlaşmasının mimarı hem de FETÖMETRE’nin mucidi olduğu söyleniyordu.

Erdoğan’dan da övgü gelmişti

Cumhurbaşkanı Erdoğan, merkeze çektiği Yaycı'yı 22 Aralık 2019'da Piri Reis'in havuza çekilmesi töreninde övmüş, şu ifadeleri kullanmıştı:

"Halen Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'mızın Kurmay Başkanlığı'nı yürüten Tümamiral Cihat Yaycı'nın bu konuda hazırladığı raporlar, haritalar, yazdığı makaleler ve kitaplar ortadadır. Dönemin Libya Devlet Başkanı Kaddafi ile bu meseleyi harita üzerinde konuşmuş, kendisiyle anlayış birliğine varmıştık. Ülkemizin Libya'ya bakan kara bölümü ile Libya'nın ülkemize bakan kara bölümü arasındaki deniz yetki alanı çakışması uluslararası mevzuata ve uygulamalara göre bize bu hakkı veriyor. Bölgedeki karışıklıklar sebebiyle mutabakat metninin hukuki zemine taşınması biraz gecikti.

Yaycı’nın Doğu Akdeniz konusunda bir de kitabı bulunuyor.

Sözcü ve Nedim Şener aynı ifadeleri kullandı

Ocak ayında Sözcü yazarı Aytunç Erkin, Yaycı’nın Cemaat hesapları tarafından organize şekilde hedef alındığını belirtirken, görevden alma kararından sadece bir gün önce Nedim Şener de konuyu gündeme getirmiş ve şu ifadeyi kullanmıştı:

“Bunların yazdıklarını kâğıt çıktısı olarak alan ve FETÖ’cülerin hedef aldığı TSK mensuplarının özlük dosyalarına, YAŞ toplantısına giden dosyalara koyanlar da var. Uygulamanın adı da “sosyal medya taraması”. Yani FETÖ’cüler birisi hakkında Ergenekoncu, Ulusalcı, yolsuzluk yapıyor ya da siyasi bir partiye, derneğe yakın diye yazdıklarında bu dosyasına giriyor. Belki terfi edemiyor, belki emekliye ayrılıyor. Anlamadığım şu: Bu yöntemle FETÖ, TSK’dan tasfiye mi ediliyor, TSK’da tasfiye mi yapıyor?”

Bu yazıdan bir gün sonra söz konusu tasfiye adımı geldi ve Yaycı görevden alındı.

Akar ile aralarında gerilim iddiası

AKP'li Mehmet Metiner sosyal medya üzerinden, “Devletin kritik noktalarına yerleştirilmiş Gül'cü unsurlara dikkat! Özellikle MSB koridorlarındakilere” mesajını paylaşmış, bu mesajla Akar'ın hedef alındığı ileri sürülmüştü.

Söz konusu iddianın ardından yeni bir açıklama yapan Metiner, "Sayın Bakan'a güya kendi basın danışmanı olan zat gidip ‘Efendim Mehmet Metiner beni aradı. O tweeti Cihat Yaycı Paşa’nın ricası üzerine attığını söyledi’ demiş. Külliyen yalan tabii…” ifadesini kullanmıştı.

Bu açıklamalar Yaycı ile Akar arasında gerilim olduğu iddialarını da gündeme getirmişti.

OdaTV yazarı Müyesser Yıldız, Hulusi Akar ile Cihat Yaycı arasında uzun süredir gerilim olduğunu dile getirmiş, şu ifadeleri kullanmıştı:

“Olayın önemi şu: Cihat Yaycı Paşa kim? Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı. Bir Tümamiral. Hulusi Akar ise hem eski Genelkurmay Başkanı, hem tam yetkili ve etkili Milli Savunma Bakanı. Ama aralarında ciddi bir çekişme var ve bu da herkesin bildiği bir sır!.. İkili arasındaki sıkıntı nasıl bir boyuta geldiyse, bir eski milletvekilinin attığı tweete bile konu olmuş. TSK bu haldeyken, darbe tartışmaları yapılıyor; tezata bakar mısınız?..”