Eymür de konuştu: 'Bu gidişin sonu siyasi cinayetlerdir'

Ülkücü mafya Sedat Peker'in yayınladığı videolardaki iddialarla ilgili tartışmalara eski MİT yöneticisi Mehmet Eymür de katıldı. İsmail Saymaz'a konuşan Eymür Susurluk'u hatırlattı

Haber Merkezi

Sözcü yazarı İsmail Saymaz, Sedat Peker’in yayımladığı videolar üzerine eski Milli İstihbaharat Teşkilatı (MİT) Kontrterör Dairesi Başkanı Mehmet Eymür’le yaptığı görüşmeyi bugünki köşesine taşıdı.

Eymür Saymaz'ın soruları üzerine 90'lı yıllar ve Susurluk'la bugünki durumu karşılaştırırken  "Bugünkü tablo çok daha vahim" diye konuştu ve o yıllarda işleyen bir yapı olduğunu öne sürdü ve "Görevimizi yapıyorduk, ciddiyetle yapıyorduk. Destek de alıyorduk” dedi. Peker'in videolarından sonra savcılığın harekete geçmesi gerektiğini savunan Eymür “Yer yerinden oynuyor. Bütün millet yazışıyor. Her gün videoları bekliyorlar, daha ne olsun. Son videosunda savcıların ne yapması gerektiğini anlatıyor" dedi.

1987 yılında hazırlanan "Birinci MİT raporunda" imzası olan Eymür, bu rapor hakkında çok kısa bir süre önce yine Sözcü'den Emin Özgönül'e konuşmuştu. Saymaz'ın bu raporun Eymür'ün elinden çıkmış olduğu hatırlatmasını teyid eden Eymür, Susurluk'ta Türkiye siyasetinde yeni bir dönem açan kazayla ilgili olarak da "Susurluk'u basına ilk haber veren benim" diye konuştu. Eymür'ün meclis araştırmalarının ve kapsamlı raporların konusu olan Susurluk kazasından önce o sürecin önemli unsurlarıyla ilgili görüşmeler yaptığı, bir kısmı MİT müsteşarına kazadan sonra ulaştırıldığı bilinen görüşme raporları hazırladığı biliniyor. Susurluk'ta Abdullah Çatlı, Emniyet görevlisi Hüseyan Kocadağ ve milletvekili Sedat Bucak'ın içinde bulunduğu araç yola çıkan bir kamyonla çarpışmış, bu isimlerin aynı araçta bulunması, araçta bulunan silahlar ve belgeler hakkında dakikalar içinde basına kapsamlı bilgiler ulaştırılmıştı.

Eymür, 90'lar ve Susurluk'la bugün yaşanan gelişmeler arasındaki benzerlikler hakkında Saymaz'ın sorularını da şöyle yanıtladı:

90'lar böyle miydi?
90'larda bu kadar kepazelik yoktu. Bu derece yoktu.

90'larda siyasiler ile çıkar örgütleri aynı fotoğrafa giriyor muydu?
Her zaman vardı. Bakıyorum, yine aynı isimlerden, aynı şeylerden bahsediliyor.

Ağar ve arkadaşlarının marina fotoğrafını kastediyorsunuz.
E tabii. Bu kadar aleni olması da hayret verici.

Siz Ağar için ağır ithamlarda bulunmuştunuz.
Evet, söyledim. Hatta zamanında söylediğim bir lafı yine tekrarlamak istiyorum. Bu gidişin sonu siyasi cinayetlerdir.