'Eylem Tok ve oğlu 112’yi arasaydı Oğuz Murat Aci yaşıyor olacaktı'

Avukatların dilekçesinde, oğlunu yurtdışına kaçıran Eylem Tok ve oğlu için '112’yi arasalardı Oğuz Murat Aci yaşıyor olacaktı' denildi.

Haber Merkezi

Sözcü yazarı İsmail Saymaz, trafik kazası yaparak bir kişinin ölümüne 4 kişinin de yaralanmasına sebep olan oğlu T.C.'yi önce Mısır’a oradan da ABD’ye kaçıran yazar Eylem Tok’un yaralıların telefonunu alarak yardıma ulaşmalarına engel olduğunu yazdı.

Saymaz, sürücü 17 yaşındaki T.C.'nin ABD vatandaşı olduğu için iade edilme ihtimalinin zayıf olduğunu belirtti.

Saymaz’ın aktardığına göre, avukatlar Burak Erden ve Hacı Orhan’ın dilekçesinde, “Yaralılar telefonlarına ulaşabilse ve ambulans daha önce çağırılabilseydi, belki Aci aramızda olacaktı” denildi. Şüpheliler ayrıldıktan sonra yardım için duran bir tanığın Aci ile uzun süre konuşarak, onu hayatta tutmaya çalıştığı da anlatıldı, “Bir saat sonra gelen sağlık ekipleri geç kaldıklarından Aci hayatını kaybetti” ifadelerine yer verildi.

Öte yandan avukat dilekçesinde, T.C.nin alkol veya uyarıcı madde kullanılmış olabileceği iddiası da geçti. Eylem Tok, oğlu T.C. ve babası Bülent Cihantimur'un polis ve ambulansa haber vermedikleri ve yardım çağırma imkanını ellerinden alarak, yaralıları ölüme terk ettikleri ifade edildi. Kasten öldürmenin ihmal davranışla işlenmesi, nitelikli yağma, suçu gizleme ve delileri karartma suçlarının gerçekleştiği söylendi.

T.C.'nin arkadaşının ifadesine göre uyardıkları halde T.C.'nin hızlı gittiği, virajlara sert girdiği de belirtildi. Çarpmanın ardından T.C.'nin aracının su kanalına düştüğü, annesi Eylem Tok'un olay yerine 10 dakikada geldiği, oğlu ve 2 arkadaşını alarak olay yerini terk ettikleri anlatıldı.

Eylem Tok ve oğlunu havalimanına bırakmıştı: İfadesi ortaya çıktı

Kazaya ilişkin yürütülen soruşturmada, kazaya neden olan T.C.‘nin babası Bülent Cihantimur'un çalışanı olduğu belirtilen Ayşe Ceren Saltoğlu ise çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

Saltoğlu'nun olay günü anne Eylem Tok ile oğlunu havalimanına götürdüğü iddia edilirken Ayşe Ceren Saltoğlu'nun tutuklanma gerekçesi ise “suçluyu kayırma” ve “delileri gizleme” oldu.

HalkTV'den Seyhan Avşar'ın haberine göre; Saltoğlu savcılık ifadesinde olay gününü şu sözlerle anlattı:

"3 saat Eylem Hanım işlerini halletti. Kendisi eserlerini imzalarken videolarını çektim, sosyal medya için içeriklerini oluşturduk. Saat 21 gibi Eylem Hanım 'yemeğe gidelim' dedi. Ben de 'tamam' dedim. Tabloları alıp eve geri döneceğimden benim arabamla gittik. 23 sularında Eylem hanıma, T.C. beyin şoförü olduğunu düşündüğüm bir telefon geldi. Eylem Hanım, Adem'le konuşurken bir anda panikledi. Restorandan çıktık, Sonrasında aracıma bindik. Eylem Hanım telefonda konuşurken bir yandan da konum açtı, ben onun direktifleriyle sürdüm. Yaklaşık 15 dakika geçtikten sonra yolda T.C.'yi ve birkaç çocuğu gördük. T.C., iki tane çocuğu benim aracıma bindirdi. Durdurduğumuz yer caddenin altında karanlık bir yerdi. Çocuklar yolun ortasındaydı. Ben kaza yerini, ölü ve yaralıları görmedim."

'25 dakika sonra çıktılar'

Kaza yerinden ayrıldıktan sonra araçlarındaki iki çocuğu bir sitenin kapısına bıraktıklarını söyleyen Saltoğlu şöyle konuştu:

"Ben T.C. ve Eylem Hanım, Eylem'in kütük evine doğru yol almaya devam ettik. Yolda T.C., 'anne isteyerek olmadı, beni affet, araba pert oldu, çok üzgünüm' deyip duruyordu. Eylem Hanıma ve başka hiçbir detay vermedi. Daha sonra ne olduğunu görmedik ve öğrenmedik. Bana 'Sen T.C. ile evde kal ben olay yerine bakacağım' dedi ancak olay yerine bakıp bakmadığını bilmiyorum.

Ben T.C.'yle eve gittim. T.C., babası annesi ve birileriyle telefonla konuştu ama ben kimlerle konuştuğunu bilmiyorum. Zaten benim duyacağım şekilde konuşmadı. 20 dakika sonra Eylem Hanım ve Adem geldi. Adem dışarıda kaldı. 3-4 dakika sonra Bülent Bey geldi. Onlar içeride kaldılar ve ben dışarıda bekledim. Yaklaşık 25 dakika sonra evden çıktılar. Yanlarında valiz vardı. Bülent Bey, T.C.'nin valizini gördü. Hepimiz gördük. Bildiğim kadarıyla Bülent Bey taksiyle geldi. Park halinde bulunan TOGG'unu kullandı.

Bülent Bey önde ben arkada araba sürmeye başladık. Eylem Hanım bana, 'Burada durma daha ileride dur' dedi. Tam yol ayrımına yakın bir yerde durdum. Bülent Bey ve T.C. yanımıza geldi. Bülent Bey valizi bana verdi. Valizin T.C.'yle geleceğini bana söyledi. Ben de valizi benim aracıma koydum. Bildiğim kadarıyla Bülent Beyin aracının şarjı bitmişti. Eylem Hanım bana 'havalimanına sür' dedi. Ben paniklemeye başladım. Eylem Hanım bana yolu tarif ediyordu. Havalimanında duracağımız kapıyı söyledi, 'aracı park et gel' dedi. Ben bilet alımına şahit oldum. Mısır'dan söz ediyordu."

'Olayın aydınlatılması için her türlü destek vermeye hazırım'

Saltoğlu son olarak şu ifadeleri kullandı: "Eylem Hanım olaydan sonra benim ifadeye gittiğimi duymuş. Benimle diyalog kurdu, helalleşti. 'Senin bir suçun yok' dedi. Ben de bunu Nihal hanıma aktardım. Bülent Bey ile yüz yüze irtibat kurdum. O da 'Senin suçun yok' dedi. Olay bana anlatılmadı ve olayı görmedim. Olayın aydınlatılması için her türlü destek vermeye hazırım."