Eren Üner'in öyküsü: Fahrettin Altun gözaltında işkenceyi yalanla kapatmaya çalıştı

Üniversite öğrencisi Eren Üner, geçtiğimiz ay gözaltına alındı. Gözaltında işkence ve hakaretlere maruz kaldığını duyuran Üner suç duyurusunda bulundu. Fahrettin Altun'un kurumu "suç duyurusu yok" dedi, Üner'in avukatı soL'a anlattı: "Suç duyurusunu bizzat ben yaptım."

Can Kuyumcuoğlu

AKP iktidarı döneminde yurttaşların temel haklarına dönük saldırılar doruk noktasına ulaştı.

Saraçhane'de yapılan protestoların ardından, polisin yurttaşlara dönük keyfi şekilde gözaltı işlemleri ve işkence uyguladığına dair birçok haber, belge ve görüntülerle basına yansıdı.

Son işkence haberiyse bir üniversite öğrencisinin sosyal medya paylaşımı üzerinden ortaya çıktı.

Sosyal medya hesabından açıklama yapan Eren Üner, 24 Mart tarihinde, Saraçhane eylemlerine katılan kişilerin gözaltına alındığı görüntüleri, altına hakaret ve tehdit notları ile herkese açık şekilde paylaşan polis memurlarının paylaşımlarını, kendi hesabından paylaştığını aktardı.

Paylaşımların ardından Üner, aynı gün İstanbul Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nden gelen ekipler tarafından evinden gözaltına alındı. Üner, gözaltı sırasında çeşitli işkencelere maruz kaldı.

Üner ve avukatları, darp, hakaret ve tehdit ederek işkence suçu ve görevi kötüye kullanma suçu işledikleri gerekçesiyle  polis memurları hakkında suç duyurusunda bulundu.

Gözaltında hakaret ve darp

Üner'in soL'a ilettiği suç duyurusu belgesine göre, Üner'in paylaşımlarını alıntıladığı bazı polis memurlarının kendisini şikayet etmesi üzerine soruşturma başlatıldı.

Hakkında başlatılan soruşturma kapsamında; İstanbul Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı polis memurları tarafından 24 Mart tarihinde evinde gözaltına alınan Üner, Vatan Caddesi'nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne götürüldü.

Üner, Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü giriş kapısından geçildikten sonra soldaki çalışma odasına götürüldüğünü ve bu odada, 6 polis memuru tarafından saatlerce dövüldüğünü ve işkenceye uğradığını anlattı. Kendisinin ve ailesinin öldürülmesiyle tehdit edilen Üner, "vatan haini", "o... çocuğu" denmek suretiyle hakarete de uğradığını belirtti.

'Üner'in paylaştığı polisler darbı izlemeye getirildi'

Üner, çalışma odasında darp edilirken, hakkında paylaşımda bulunduğu çevik kuvvet şube müdürlüğünde görevli 2 polis memurunun odaya getirildiğini, "İntikamınız alınıyor" denilerek Üner'in darp edildiği anların polis memurlarına izletildiğini aktardı.

Yaşananların, Üner hakkında yürütülen soruşturma ve sonrasında açılan ceza davası evrakları incelendiğinde de doğrulandığı, çevik kuvvette görevli polis memurlarının, Üner gözaltında bulunduğu sırada Siber Şube Müdürlüğü'ne getirilerek ifadeleri alındığı belirtildi.

Darp sırasında getirilen avukat müdahale etmedi

Üner'in darp edildiği sırada, CMK'dan talep edilen İstanbul 2 Nolu Barosu'na bağlı Avukat İsmail Gümüş, şube müdürlüğüne geldi. Gümüş, Ünal'ın darp edildiğini görmesine karşın herhangi bir müdahale bulunmadı. Avukat, yalnızca görevli polis memurlarına hitaben "o kadar dövmeyin az dövün" dedi.

Üner'in darp edilmesinin ardından her iki kulağı, ensesi, her iki kolu ve vücudunun çeşitli yerlerinde darp izleri meydana geldi.

Polisler hekim kontrolüne müdahale etti, darp olmadığına dair rapor hazırlandı

Ancak adliyeye sevk edilirken, darp cebir raporu alınmak üzere Bayrampaşa Devlet Hastanesi'ne götürülen Üner, hekim kontrolünden önce tehdit edilerek kendisine hekim yanında konuşmamasının söylendiğini aktardı. Hekim kontrolüne Üner'le beraber polis memurları da girerken, hastanede Üner'in herhangi darba uğramadığına dair rapor hazırlandı.

Hakkında, sevk edildiği Sulh Ceza Hakimliği tarafından 25 Mart tarihinde tutuklama kararı verilen Üner, siber şubede görevli polisler tarafından Metris Cezaevi'ne teslim edildi.

Jandarmalar darp izlerini gördü, cezaevine almadı

Üner, cezaevine teslim edileceği sırada, cezaevi görevlisi jandarma personeline, vücudunda darp olduğunu belirtti. Üner'in darp edildiği, her iki kulağının mosmor olması, yüzünde, boynunda ve yüzündeki izlerden de anlaşılması üzerine cezaevinde görevli jandarma personeli, Üner'in bu şekilde cezaevine teslim edilemeyeceğini, darp izlerini gösteren rapor alınarak cezaevine getirilmesi gerektiğini polise bildirildi.

Polisin siber şubede görevli amirlerini araması üzerine, Üner'i darp eden kişilerden biri olan amirin telefonda cezaevi görevlisi jandarma ile tartıştığı kaydedildi.

Üner'i cezaevine teslim edemeyen polis memurları, onu Haseki Hastanesi'ne götürdü. Hastanede tomografisi çekilen Üner, gerekli tetkikler yapıldıktan sonra hekim kontrolüne girdi. Yapılan son hekim kontrolünde görevli polis memurlarının Üner'le beraber hekim kontrolüne girmemesi üzerine hastane raporunda Üner'e ait tüm darp ve cebir izleri belirtildi.

Üner cezaevine teslim edildikten bir gün sonra cezaevi hekiminin yaptığı muayenede darp cebir izlerini gösterdi ve cezaevi hekimince 26 Mart tarihinde düzenlenen raporda da bu darp izleri belirtildi.

Emniyet Genel Müdürlüğü: Üner hakkında suç duyurusunda bulunacağız

Üner'in paylaşımının ardından bugün açıklama yapan Emniyet Genel Müdürlüğü, yaşananları yalanlayarak Üner hakkında suç duyurusunda bulunacağını açıkladı.

Emniyet Genel Müdürlüğü'nün X hesabından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"X platformu üzerinden '@erennuner' kullanıcı isimli E.Ü.'nün gözaltı işlemleri sırasında kötü muameleye uğradığına dair 20.04.2025 tarihinde ileri sürdüğü iddialar, gerçek dışı, asılsız ve teşkilatımızı yıpratmaya yönelik iftiralardan ibarettir. Adı geçen şahsın 24.03.2025 tarihinde 'Kişisel Verileri Hukuka Aykırı Ele Geçirme ve Yayma' suçu kapsamında gözaltına alındığı, yapılan işlemlerin ardından 25.03.2025 tarihinde tutuklanarak cezaevine gönderildiği ve 09.04.2025 tarihinde serbest bırakıldığı görülmüştür.

Gözaltı süresince alınan (3) adet doktor raporunun tetkikinde, darp ve cebir izine rastlanmadığı, ayrıca avukat eşliğinde alınan ifadesinde de darp, cebir ya da kötü muamele konularından bahsetmediği ve şikâyetçi olmadığı tespit edilmiştir. Nitekim serbest bırakıldığı 09.04.2025 tarihinden iddialarda bulunduğu 20.04.2025 tarihine kadar herhangi bir adli makama / kolluk birimine şiddet ya da kötü muamele gördüğüne dair başvurusunun olmadığı da anlaşılmıştır.

Öte yandan gözaltına alınan şahısların aranması 'Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği' ile 'Adli ve Önleme Arama Yönetmeliği'ne göre yapılmakta olup Teşkilatımız, tüm bu iş ve işlemleri, yukarıda belirtilen yönetmeliklerin çizdiği çerçevede büyük bir hassasiyetle ve titizlikle yerine getirmektedir. Adı geçen kişi ile ilgili adli makamlara suç duyurusunda bulunulacaktır."

Dezenformasyonla Mücadele Merkezi inkar etti

İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un yönettiği Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) de, Üner'in ve avukatlarının iddialarını yalanlamaya çalıştı.

Yapılan açıklamada, "Bahse konu şahıs, 24 Mart 2025 tarihinde Kişisel Verileri Hukuka Aykırı Ele Geçirme ve Yayma suçu kapsamında gözaltına alınmış, yapılan işlemlerin ardından 25 Mart 2025 tarihinde tutuklanarak cezaevine gönderilmiştir. 09 Nisan 2025 tarihinde serbest bırakılmıştır" denildi.

Açıklamada, Üner'in, serbest bırakıldığı 9 Nisan 2025 tarihinden iddialarda bulunduğu 20 Nisan 2025 tarihine kadar herhangi bir adli makama/kolluk birimine şiddet ya da kötü muamele gördüğüne dair başvuruda bulunmadığı öne sürüldü.  Ayrıca, gözaltı süresince alınan 3 adet doktor raporunun tetkikinde, darp ve cebir izine rastlanmadığı iddia edildi.

Üner'in avukat eşliğinde alınan ifadesinde de darp, cebir ya da kötü muamele konularından bahsetmediği ve şikayet etmediği tespit edildiği belirtilen açıklamada, şöyle devam edildi:

"Öte yandan gözaltına alınan şahısların aranması 'Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği ile 'Adli ve Önleme Arama Yönetmeliği'ne göre yapılmakta olup Türk Polis Teşkilatı tüm bu iş ve işlemleri, belirtilen yönetmeliklerin çizdiği çerçevede büyük bir hassasiyetle ve titizlikle yerine getirmektedir."

Üner'in darp raporu Altun'un tersini söylüyor

Üner'in aldığı darp raporu ise, Fahrettin Altun'un iddialarını yanlışlıyor.

Üner, yaşadığı işkencenin ardından 2 hafta sonra aldığı darp raporunu soL'la paylaştı. 11 Nisan tarihli rapora göre, Üner'in vücudunda hâlâ darp izleri bulunuyordu:

"Darp beyanı ile gelen hastanın servikal vetebra hizasında hassasiyeti, sol kol deltoid üzerinde 10x10 cm boyutunda ekimoz (eskiden), sağ önkol dış yüde dermatit lehine yorumlanan alanlar, sağ el bileğinde 1x0,5 cm boyutunda epidermiste minimal soyulma ve iyileşme dokusu görüldü."

Üner'in avukatı: Emniyet ve DMM'nin açıklamaları gerçeği yansıtmıyor, suç duyurusunu bizzat ben yaptım

soL'un ulaştığı Üner'in avukatı da, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün ve Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nin iddialarını yalanladı. Avukat, ayrıca suç duyurusuna rağmen yetkililerin hiçbir şekilde harekete geçmediğini vurguladı.

Suç duyurusuna rağmen 15 gündür hiçbir işlem yapılmadığını belirten avukat, "2 gün sonra zaten 30 günlük süre doluyor, 30 gün geçtikten sonra zaten kamera kayıtları silindi deyip göndermeyecekler" dedi.

Polis bugün yeniden Üner'in evine gitti

Emniyet Genel Müdürlüğü'nün açıklamasından 3 dakika sonrasında bugün polisin Eren Üner’in evine gittiğini aktaran avukat, Üner hakkında paylaşımlar yüzünden bir daha gözaltı kararı verilmiş olabileceğini, durumu teyit etmeye çalıştıklarını ifade etti.

Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nin ve Emniyet Genel Müdürlüğü'nün son açıklamasının gerçeği yansıtmadığını belirten avukat, "Emniyet Genel Müdürlüğü bizim suç duyurusunda bulunduğumuzun ya farkında değil ya da farkında olmasına rağmen 'suç duyurusunda bulunmadı' diye açıklama yapıyorlar. Gerçek değil yani, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün yaptığı açıklama gerçeği yansıtmıyor. 8 Nisan’da bizzat ben suç duyurusunda bulundum" dedi. Avukat, müvekkilinin "Kişisel Verileri Hukuka Aykırı Ele Geçirme ve Yayma" suçunu işlediğine dair iddianın doğru olmadığını söyledi.