Erdoğan'dan Çavuşoğlu ile Dendias tartışması hakkında açıklama: Bakanımız haddini bildirdi

Erdoğan, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile Yunan Dışişleri Bakanı Dendias arasında yaşanan tartışma için 'Dışişleri Bakanımız haddini bildirdi. Daha yumuşak da olamazdı' dedi.

Haber Merkezi

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cuma namazı sonrası açıklamalarda bulundu.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Dışişleri Bakanımız haddini bildirdi. Daha yumuşak da olamazdı. Gereken yaklaşımı, gereken değerlendirmeyi yapmak suretiyle işi bitirmiş oldular. Biz bunu doğru bulmuyoruz. Hâlâ başmüftüyü kalkıp kendiniz atıyorsunuz. Oradaki başmüftüyü atama hakkınız Lozan'a göre yok. Biz patriği atamıyoruz.

Sayın Kılıçdaroğlu'nu herhalde artık tanımışsınızdır. Bir önceki açıklamada farklı, sonraki açıklamada daha farklı. Ya Bay Kemal biz seni artık tanıdık. Benim çiftçimin elinde şu an patates, soğan kaldıysa... İl başkanları toplantımızda gündeme gelmişti. Toprak Mahsülleri Ofisimle konuştum. 'Başkan hiç işi uzatmayalım' dedim. Çeltikte üç farklı çeşit vardı. 'Bunların hepsini ellerinden alacaksınız ve çeltik çiftçimizin elinde kalmasın.' Bu şekilde çeltik konusunu çözdük. Patates ve soğan konusunda onları da ayrıca alacağız. Bunu da valilerimiz kanadıyla tüm Türkiye'ye ramazan öncesinde hibe olarak dağıtacağız. Çeltik hibe olarak dağıtılmadı, patates ve soğanı dağıtalım dedik. Ama Bay Kemal rahatsız oldu. 

'Din düşmanı sendikaların attığı adımları kabul etmemiz mümkün değil'

(Kuzey Kıbrıs) Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın laikliği öğrenmesi lazım. Tavır değişmediği takdirde biz, özellikle Kuzey Kıbrıs'ta inanç özgürlüğü noktasında oradaki yavrularımızın Kuran eğitimi noktasında, onların eğitimine engel teşkil edecek adımların atılmasına asla müsaade edemeyiz. Türkiye'de din eğitim öğretimi noktasında bu tip şeyler çözülmüştür. Laiklik anlayışı onların anladığı gibi değildir. Kuzey Kıbrıs Fransa değildir, Türkiye'deki uygulamalar neyse bunların uygulanması safhasına geçilmek durumundadır. Din düşmanı sendikaların attığı adımları kabul etmemiz mümkün değildir. Bu yanlıştan süratle dönmelidir, dönmezse bizim atacağımız adımlar da bundan sonraki süreçte farklı olacaktır.

'Küresel sermayeden, yerli sermaye ile bu işe girecek olanlar var'

Muhalefet işi gücü bü ülkede herhangi bir işi yaptırmamak. Biz ilk adımı Kanal üzerinden geçecek köprülerin adımını atalım istiyoruz. İlk etapta planlanan 6 köprü ve ilk kanal üzerinden geçecek köprülerden birisinin adımını Haziran'da atacağız. Ulaştırma Bakanlığımız, Çevre Şehircilik Bakanlığımız adımı atıp, sahiplendirme ve bu adımı atıp temeli atacağız. Bu temelle birlikte ilk köprünün yapımına başlayacağız. Bu köprülerle kanalın iki yanından sürecin başlaması önem arz ediyor. Çok ciddi bir hafriyat söz konusu olacak. Küresel sermayeden, yerli sermaye ile bu işe girecek olanlar var. Veya konsorsiyum olarak Türkiye'den bu işi yönetecek olanlar olabilir. Bir diğer taraftan da tabii, dış kredi veya tamamıyla içeriden bu işi yapmak suretiyle adımı atmak da söz konusu."