Milli Savunma Üniversitesi Kuvvet Harp Enstitüleri 2’nci Dönem Komuta ve Kurmay Eğitimi Mezuniyet Töreni'ne telefonla katılan AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan bu şekilde bir konuşma yaptı.
Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'le birlikte Kara, Deniz, ve Hava kuvvet komutanlarının katıldıkları törende Libya Savunma Bakanı Selahaddin Namroush da yer aldı.
Erdoğan, kurmay subay olarak görev yapacak mezunların ordunun gücüne güç katacağını söylerken Milli Savunma Üniversitesi harp okullarının mezuniyetinin geçen pazar yapıldığını, kendisinin de törene katılarak yeni teğmenlerin mezuniyet sevincini paylaştığını hatırlattı. Erdoğan, astsubay okullarının da yeni mezunlarıyla TSK'nın personel ihtiyacının karşılanmasına önemli katkı sağladığını söyledi.
Erdoğan modern kurmay eğitimi sisteminin 1847 yılından beri kısa fasılalar dışında kesintisiz çalıştığını son dönemde Müşterek Harp Enstitüsü adıyla faaliyetini yürüten kurumun TSK'nın kurmay kadrolarını yetiştirmeye devam ettiğini anlattı.
Erdoğan, yaptığı konuşmada Türk dış politikasının güncel konularına da değinirken şu iddiada bulundu:
"Hep söylediğimiz gibi bizim kimsenin toprağında, hakkında, hukukunda, haysiyetinde gözümüz yoktur. Bizim tek talebimiz ve mücadelemiz kendi vatanımıza sahip çıkmak, kendi hakkımızı korumak, kendi hukukumuza riayeti temin etmek, kendi onurumuza saygı gösterilmesini sağlamaktır."
Kurmay sorunu
Geçtiğimiz günlerde YAŞ kararları sonrasında yapılan terfiler, Hürriyet yazarı Sedat Ergin tarafından değerlendirilmiş, Ergin "TSK’da kurmaylık sisteminin zemin kaybı devam ediyor" başlıklı yazısında bu yıl toplam 32 albayın tuğgeneral rütbesine terfi ettiğini ve bunların sadece 5'inin kurmay olduğunu, kalan 27'sininse kurmaylık eğitimi sisteminden geçmemiş sınıf subayları olduğunu anlatmıştı.
Konuyla ilgili görüştüğümüz kişiler, Ergin'in işlediği hassasiyetin ABD tarafından da paylaşıldığı, mevcut yapılanmada kurmayların NATO eğitiminin belirleyici olduğu ve Erdoğan'ın bunlara güvenmediği görüşünde.
15 Temmuz sonrasında düzenlenen yapıda yapılan kurmaylık eğitiminin bu açıdan iktidarın kendi kurmaylarını yetiştirmesi anlamına geldiği de bu çerçevede söyleniyor.