Beşar Esad yönetiminin devrildiği Suriye'de yönetimi ele geçiren cihatçı HTŞ liderliğindeki geçici yönetimin Cumhurbaşkanı ilan edilen Ahmed Şara, AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın davetiyle Ankara'ya geldi.

Bu, Şara'nın Suudi Arabistan'ın ardından yaptığı ikinci yurt dışı ziyareti olarak kayda geçti. 

Ahmed Şara, Türkiye Cumhurbaşkanlığı'na ait bir uçakla başkent Şam'dan Ankara'ya getirdi. İkili Beştepe'deki Saray'da bir araya geldi. Görüşme yaklaşık 3 saat sürdü.

'Yeni dönemde de gereken desteği vereceğiz'

Erdoğan, ortak basın açıklamasında Şara'yı "Aziz kardeşim" diyerek selamladı. Şara ile birlikte "yeni hedeflere" yöneleceklerini vurgulayan Erdoğan, "Türkiye olarak Suriyeli kardeşlerimizi en umutsuz günlerinde nasıl yalnız bırakmadıysak, yeni dönemde de gereken desteği vereceğiz. Bunu kıymetli kardeşime ve heyetine de net ifade ettim" diye konuştu.

Ortak açıklamada adı geçmese de Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) varlığı ele alındı. 

Erdoğan Suriye'nin "toprak bütünlüğü"ne vurgu yaparak iki ülke için "aynı hedef doğrultusunda güç birliği dışında bir yol bulunmadığını" ifade ederek, "Bilhassa Suriye'nin Kuzey Doğusunu işgal altında tutan bölücü terör örgütü ve yandaşlarına karşı atılacak adımları değerlendirdik. DAEŞ olsun PKK olsun terörün her türlüsüyle mücadelede, Suriye'ye gereken desteği vereceğimizi söyledik" dedi.

SDG'yi ima etti, İsrail'i gösterdi

Şara ise Erdoğan'ı Şam'a davet etti. "Hiç şüphesiz Suriye halkı Türkiye'nin hem kurumları hem devleti hem de halkının duruşunu hiçbir zaman unutmayacaktır. Geçmiş dönemlerde Kurtuluş Savaşı'nda Türk kanıyla Suriyelinin kanı birbirine girerek bu başarı geldi" diyen Şara, iş birliği mesajı verdi.

Şara konuşmasında sıkça altını çizdiği "ortak hedefleri" şöyle özetledi: "Ortak stratejik hedeflerimizin biri güvenlik alanında olacaktır. Özellikle Suriye'nin kuzey ve doğusunda uluslararası baskıların İsrail'e mutlaka uygulanması lazım. Biz Türkiye ile ticareti yeniden canlandıracağız. Suriye'nin ekonomik kalkınmasının sağlanması için tekrar rehabilite edilmesini istiyoruz."

Savunma anlaşması masada ama gündemde değil

Geçtiğimiz saatlerde Reuters'a konuşan kaynaklar, Suriye'nin orta kesimlerinde Türk hava üslerinin kurulması ve Suriye'nin yeni ordusuna eğitim verilmesi de dahil olmak üzere ortak bir savunma anlaşmasını görüşmesinin beklendiğini söyledi. 

Kaynaklar, anlaşmanın bugün sonuçlanmasının beklenmediğini bildirdi.

TKP: Bu cihatçının ipini elinde tutanlar İsrail ve ABD

HTŞ lideri Ahmet Şara'nın Ankara ziyareti birçok tepkiyi beraberinde getirdi.

Türkiye Komünist Partisi'nin yayımladığı “IŞİD artığı Şara Türkiye’de: Uyarıyoruz!” başlıklı açıklamada yıllarca cihatçı çeteleri yönettiği hatırlatılan Şara’nın ülkenin emperyalist merkezler tarafından dağıtılmasında birinci derecede görev üstlendiği belirtilerek “Ankara’da bir savaş suçlusu ağırlanmaktadır” denildi.

TKP açıklamasında patronların Suriye’nin yeniden inşası adıyla yağmadan pay kapma hesapları yaptığı vurgulanırken yeni Osmanlıcı ve İslamcı açılımın ülkeyi kaos ortamına sürüklediğine dikkat çekildi.

Türkiye’nin ABD ve İsrail’in merkezinde durduğu bir operasyonun parçası olduğuna işaret edilen açıklamada “MİT Müsteşarı ile Dışişleri Bakanı’nın Şara ile verdiği pozlar, bu cihatçının ipini elinde tutanların İsrail ve ABD olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Uyarıyoruz! Ülkenin güvenliği ve halkın refahı, uluslararası operasyonların parçası olarak sağlanamaz” ifadelerine yer verildi.

Alevi örgütleri: Taktığı kravat elindeki kanı kapatamaz

Ahmed Şara'nın (takma adıyla Colani) Türkiye'ye ziyaretine tepki gösteren Alevi örgütleriyse ortak bir açıklama yayımladı.

Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF), Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF), Türkiye Alevi Federasyonu (ADFE), Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Alevi Kültür Dernekleri (AKD), Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) tarafından yapılan ortak açıklamada şöyle denildi:

"Uluslararası çete liderini devlet başkanı statüsü ile karşılamak başta Ortadoğu halkları olmak üzere biz Alevilere de parmak sallamaktır.

AKP'nin 22 yıllık iktidarları döneminde birçok antidemokratik uygulamalarla karşı karşıya bırakıldık. Fakat bu durum hepsini de aşan bir haldir. Aralarında Türkiye'nin de bulunduğu Dünya'da birçok ülkenin terörist ilan ettiği Colani katildir, teröristtir.

Yargılanması gerekirken onu protokolde karşılamak işlediği suçları aklamaktır.

Onun taktığı kravat elindeki kanı kapatamaz. O, Suriye'de on binlerce Ezidi, Kürt, Hristiyan ve Alevi'nin katilidir. Colani Suriye halklarının katliamından sorumludur. Milyonlarca insanın yerinden yurdundan edilmesinden sorumludur."

Şara’nın Ankara’da ağırlanmasına TKP’den tepki: ‘IŞİD artığı cihatçı Türkiye'de, uyarıyoruz!’