Ders, sınav ve iş arasında savrulanlar: Üniversite gençliği okurken çalışmak zorunda 

Her geçen gün daha da kötüye giden ekonomik tablo, öğrencileri de etkiliyor. Devletin verdiği kredi ve bursla geçinemeyen öğrenciler, çareyi çalışmakta buluyor.

Yekta Armanc Hatipoğlu

Türkiye’de toplum için her geçen gün daha da kötüye giden ekonomik tablo, öğrencileri, özellikle üniversite öğrencilerini etkiliyor. 

2 bin liradan 3 bin liraya çıkarılan KYK burs ve kredileri, hayat pahalılığı düşünüldüğünde öğrencileri rahatlatmaktan uzak. 

Bu nedenle üniversite öğrencileri yarı zamanlı ya da kimi dönemlerde tam zamanlı işlerde çalışmaya yöneliyor. 

Üç öğrenciden biri çalışıyor

Ipsos’un Eylül ayında yaptığı bir araştırma, üniversite öğrencilerinin geçen yıla kıyasla kendi şehirlerindeki üniversiteleri tercih etme oranının daha yüksek olduğunu gösteriyor. Her iki öğrenciden biri kendi şehrindeki bir üniversiteye gideceğini belirtiyor. 

Araştırmaya göre, her on üniversite öğrencisinden dördü ortalama iki farklı kuruma burs için başvurmuş ya da halihazırda burs alıyor. Belediyeler, vakıf ya da STK’lar burs için en fazla başvurulan iki kurum. 

Okulunu dondurmayı düşünenlerin oranı yılda yüzde 13'den yüzde 17’ye çıkmış durumda.

Üniversite öğrencilerinin yüzde 28’iyse tam zamanlı ya da yarı zamanlı çalışıyor. 

Kampüsten sanayiye: 'Parmaklarını hissedemiyordum'

En fazla üniversite öğrencisine ev sahipliği  yapan dört ilden öğrencilerle kendilerini çalışmaya iten nedenleri ve çalışma koşullarını konuştuk. 

Deniz, 21 yaşında, Ege Üniversitesi öğrencisi ve üniversitede ikinci yılı, Ege Üniversitesi’nin Öğrenci Köyü’nde kalıyor.  

Eğitimine devam ederken aynı zamanda demir-çelik fabrikasında çalışan Deniz, çalışmaktan başka bir seçeneği olmadığını söylüyor. 

“Hayatta kalmak için çalışıyorum” diyen Deniz hem derslere odaklanıp hem de sosyal aktivitelere ayıracak zamanı olmadığını, bunun kendisi için “lüks” olduğunu ancak böyle olmaması gerektiğini belirtiyor. 

Deniz, yoğun çalışma koşullarını şöyle anlatıyor: 

''Yoğun çalıştığım için parmaklarımı hissedemiyordum. Yazın, işi bıraktıktan iki ay sonra parmaklarımı tam hissedebildim.''

Gece geç saatlerde yurda yorgun argın döndüğünü ve derslerine yeteri kadar odaklanamadığını söyleyen Deniz, bu nedenle kendisi ve çalışmayan diğer öğrenciler arasında bir uçurum olduğunu ifade ediyor. 

'İşten kazandığım para kiraya gidiyor'

Mehmet Ali, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde Arkeoloji bölümü öğrencisi. 

Mehmet Ali, üniversiteye başladığı 2022 yılından beri hem okuyup hem çalışıyor. Bulduğu işlerin çalışma saatlerinin genellikle yoğun olduğunu söyleyen Mehmet Ali hem okula gidip hem bu yoğun sömürü çarkının içine girmenin kendisini bir noktadan sonra “robotlaştırdığını” söylüyor.

Üniversiteye başladığı ilk yıl KYK yurdunda kaldığını söyleyen Mehmet Ali, kötü yemekleri, odalarının elverişsizliği gibi nedenlerle yurttan ayrılmak zorunda kaldığını ve kendisi gibi öğrenci olan iki arkadaşıyla eve çıktığını söylüyor. 

''Günümüzde okurken eve çıkmak oldukça zor bir şey. Yarı zamanlı olarak çalıştığım bu işler, yazları tam zamanlı, benim sadece kiramı ödememe yetiyor, bazen bunda bile zorlanıyorum.''

Temel ihtiyaçlar bursun yarısından fazlasını götürüyor

Anadolu Üniversitesi’nde Gazetecilik okuyan Ali’nin Eskişehir’de ikinci senesi ve iki yıldır KYK yurdunda kalıyor. 
Geçtiğimiz sene bir işte çalışmayan Ali, bu sene çalışmayı kendi hayatını idame ettirebilmek için bir zorunluluk olarak görüyor. 

Babasının emekli olduğunu ve emekli maaşlarının ne durumda olduğunu bildiğini söyleyen Ali, bu nedenle ailesinden kendisine para göndermesini istemediğini belirtiyor. 

Hızlı bir matematik hesabıyla KYK kredisinin hangi ihtiyaçlara gittiğini, ay sonunda, sadece temel ihtiyaçlara para harcadığı durumda elinde ne kaldığını bulduk, durum şöyle: 

“KYK kredisi 2000 lira. Okul yemeğine, sadece öğle yemeği alırsam, aylık 400, abonmana 250, yurda 765, telefon faturasına da 300 lira veriyorum. Oldu 1715 lira.” 

1715 lirayı sadece hayatta kalmak; yemek, barınma, ulaşım ve iletişim için verdiğini söyleyen Ali, hayat bunlardan ibaret olmadığı için bu paranın haliyle yetmediğini söylüyor. 

Bunların üstüne kredi kartı borcu olduğunu da söyleyen Ali, çalışmaktan başka seçeneği olmadığını aktarıyor. 

'İş molasında ödevlerimi tamamlıyorum' 

Kübra, dört yıldır İstanbul’da öğrenci olarak yaşıyor, İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Mühendisliği bölümünde okuyor. 

İlk üç yılını ekonomik nedenlerle KYK yurdunda geçirdiğini söyleyen Kübra, koğuştan bozma altı kişilik ranzalı odalar, uzun yemekhane sıraları, hijyenden uzak ortak kullanım alanları, kadın yurtlarında daha sıkı uygulanan giriş-çıkış saatleri nedeniyle yurttan ayrılıp eve çıkma kararı aldığını söylüyor. 

Ancak Kübra, sorunun burada bitmediğini, pek çok öğrenci gibi kira ve fatura giderlerini üç kişi kaldıkları bir evde dahi karşılamakta zorlandığı için çalışmaya başlamak zorunda kaldığını ifade ediyor. 

KYK bursuyla okul yemekhanesindeki yemek ücretini bile karşılamakta zorlandığını belirten Kübra, bu nedenle kira, fatura ve diğer temel insani gereksinimleri “burs” başlığına dahil etmediğini söylüyor. 

Çalıştığı işte asgari ücretin yarısını kazandığını ifade eden Kübra, çalışmanın yine de bütçeyi rahatlattığını belirtiyor. 

“Ders, sınav yoğunluğu ve iş arasında savruluyoruz. Örneğin, işteyken kısa molalarımda yarıda kalan ödevlerimi tamamlamaya çalışıyorum” diyen Kübra, düşük ücretler karşılığında saatlerce ayakta durarak çalışıp, derslerle ve sınavlarla uğraşmanın öğrencinin hayatına odaklanamamasının önündeki ana etmenlerden olduğunu söylüyor. 

Kübra, öğrencinin sadece öğrenci olması gerektiğini, ancak bu şekilde verimli bir eğitim alabileceğini söyleyerek sözlerini noktalıyor.