Deprem bölgesinde konut inşa edecek şirketler şaşırtmadı: İşte aldıkları ihaleler

Bakanlık ve TOKİ'nin birlikte hazırladığı deprem bölgesine inşa edilecek konutları hükümete yakın Kalyon, Kuzu Grup, Optimal gibi şirketler yapacak.

Haber Merkezi

Maraş'ta meydana gelen yıkıcı depremlerden yaklaşık 13 milyon yurttaşın etkilendiği açıklandı.  Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, artçı sarsıntıların en az 2 yıl kadar sürmesini beklediklerini ifade etti. 24 Şubat’ta açıklanan resmi verilere göre depremlerde Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elâzığ illerinde 44 bin 374 kişi yaşamını yitirdi.

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli depremlerin üzerinden geçen üçüncü günde, 9 Şubat’ta, yıkılan kentlerin inşasıyla ilgili ilk açıklamayı yaptı. Erdoğan, Adıyaman’da, “Ve şimdi de ben milletime sesleniyorum, inşallah bir yıl içerisinde TOKİ olarak bu konutların inşasını gerçekleştireceğiz... Bir yıl içerisinde de inşallah konutlarımızı bitireceğiz” dedi.

164 bin 321 bina acil yıkılacak ve ağır hasarlı

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'un,23 Şubat'ta Adıyaman Afet Koordinasyon Merkezi’nde yaptığı açıklamalara göre, depremlerin ardından 1 milyon 250 bin binada hasar tespit çalışması yapıldı. Bunlardan 164 bin 321 bina; “yıkık”, “acil yıkılacak” ve “ağır hasarlı” olarak tespit edildi. 

Kurum, aynı açıklamasında "İki gün önce Adıyaman, Gaziantep ve Kilis'te toplamda 1797 konutumuzun sözleşmelerini imzaladık ve inşaat sürecine başladık. Dün Adana'da 590, Gaziantep'te 600, Hatay'da 364, Kahramanmaraş'ta 1019, Şanlıurfa'da 534 olmak üzere 3 bin 107 yeni yuvamızın sözleşmesini imzaladık. Bugün; Gaziantep ilçelerinde 400, Hatay'da 1317, Malatya'da 599 konut olmak üzere 2 bin 316 konut ve 36 dükkânın sözleşmelerini imzalıyoruz" dedi.

İnşaatlar için OHAL kararnamesi

İnşaata ilişkin çalışmaları hızla sürerken, 8 Şubat’ta 10 ili kapsayacak şekilde ilan edilen Olağanüstü Hal kapsamında 24 Şubat’ta yeni bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi yayınlandı. OHAL Kapsamında Yerleşme ve Yapılaşmaya İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’ne ile OHAL’in uygulandığı 10 ilde afetten etkilenen geçici ve kesin iskân alanlarının Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından resen belirlenmesi sağlandı. Fiilen orman vasfı taşımayan alanların vasfı değiştirilerek, Hazine adına tescil edilmesinin önü açıldı. Kararnamede; geçici ve kesin iskân alanlarında, kiraya verilen mesire yerleri, orman parkları ve taşınmazlara ilişkin kiralama sözleşmeleri ile maden ruhsatlarının resen iptal edilmiş sayılması için düzenleme yapıldı.

Yeniden yapılaşma planları iktidara yakın şirketlere

ANKA Haber Ajansı, iktidarın depremin 18. gününde hazırlanan yeniden yapılaşma planlarına ulaştı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve TOKİ ile birlikte Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER), “Afet Bölgesi Tasarım Alanları Rehberi” hazırladı. Rehbere göre; 5 ilde toplamda 23 milyon 426 bin metrekare alan yeni proje alanı olarak belirlendi. Bu alanların üzerinde toplamda 85 bin 250 yeni daire üretilmesi planlandı. Projelerin hangi şirketler tarafından yürütüleceğine dair bilgiler de rehberde yer aldı.

Rehberde; Kahramanmaraş, Malatya, Osmaniye, Hatay, Adana illeri için ilçe ilçe proje alanları belirlendi, yeni üretilecek daire sayıları hesaplandı. Belgeye göre, projelerin hangi şirketler tarafından yürütüleceği de belirlendi. Rehbere göre; proje alanları, alanlar üzerinde üretilecek konut sayısı ve projeleri yürütecek ve projelerin müellifi olacak iktidara yakınlığı ile bilinen şirketler şöyle:

Maraş: KALYON, NKY VE ANT YAPI’ya

Maraş il genelinde 4 milyon 9 bin metrekare alan üzerinde proje hazırlanacak. Toplamda 17 bin 250 adet daire üretilecek.

  • Afşin’de, Merkez Proje Alanı’nda; 750 adet yeni daire yapılacak. Bu proje Kalyon ve İki Design şirketleri tarafından yürütülecek.
  • Elbistan’da, Doğu Proje Alanı’nda; 2500 daire üretilecek. Bu projenin yürütücüsü NKY şirketi ve Mental Design olarak belirlendi.
  • Onikişubat İlçesi’nde, Önsen Proje Alanı’nda 10 bin adet daire yapılacak. Proje; NKY isimli şirket tarafından yürütülecek.
  • Türkoğlu Proje Alanı’nda; 2 bin adet daire üretilecek. Bu proje de Kalyon tarafından yürütülecek. Projenin müellifi ise ABOUTBLANK olacak.
  • Depremin merkez üssü Pazarcık ilçesinde, İncirli Proje Alanı’nda; 2 bin adet daire üretilecek. Projenin; ANT Yapı ve MKN Mimarlık tarafından yürütüleceği görüldü.

Malatya: KUZU GRUP, EGE YAPI ve DOME şirketlerine

Malatya 8 milyon 600 bin metrekare alan üzerinde 30 bin adet daire yapılacak. 

  • Malatya’nın Battalgazi İlçesi’ndeki Çamurlu Proje Alanı’nda 15 bin adet daire üretilmesi planlandı. Çamurlu Projesi DOME şirketi tarafından inşa edilecek projenin müellifi DOME ve CROSS WORK şirketleri olacak.
  • Yeşilyurt İlçesi’ndeki İkizce Proje Alanı’nda 10 bin adet daire üretilmesi planlandı. İkizce Projesi’nin yürütücüsünün Kuzu Grup, müellifinin ise AGM Mühendislik olacağı görüldü.
  • Doğanşehir Proje Alanı’nda ise 5 bin adet daire üretilecek. Bu proje ise EGE Yapı ve Mimar Mimarlık’a verilecek.

Hatay KALYON’un da aralarında olduğu 5 şirkete

Hatay kent genelinde 9 milyon 417 bin metrekare alan üzerinde 31 bin adet daire üretilecek.

  • Rehbere göre, Antakya’da 8 milyon 617 bin metrekare alan; 10 ayrı proje alanına ayrıldı. Bu alanlar üzerinde toplamda 27 bin yeni konut üretilecek. Antakya projeleri; Kalyon, NEF, Tahincioğlu ve Optimal şirketleri tarafından yürütülecek. Bazı projelerin yürütücüleri, aynı zamanda müellifleri olacak.
  • Belen Proje Alanında, 200 bin metrekare alan üzerinde 1000 adet konut üretilecek. Belen Projesi’nin yürütücüsü Tahincioğlu, müellifi Kayabay Mimarlık olacak.
  • Samandağ’da, Mağaracık Proje Alanı’nda; 600 bin metrekare alan üzerinde 3 bin adet daire ise Kalyon tarafından yapılacak.

Osmaniye EGE YAPI’ya

Osmaniye merkez Proje Alanı’nda, toplamda 1 milyon metrekare alan üzerinde 5 bin adet konut üretilecek. Projeyi Ege Yapı üstlenecek.

Adana: Kentte açılacak Çukurova Proje Alanı’nda, 400 bin metrekare arazi üzerinde 2 bin adet yeni daire üretilecek. Projenin hem yürütücüsü hem müellifi Optimal adlı şirket olacak.

İşte o şirketler ve aldıkları bazı kamu ihaleleri

"Afet Bölgesi Tasarım Alanları Rehberi İl Ölçeği" başlıklı planında belirlenen il il, ilçe ilçe belirlenen projelerin 9 yüklenici şirket ve 7 müellif şirket eliyle yürütülmesi planlanıyor. Belgeye göre, projede; Kalyon, Kuzu Grup, Ege Yapı, Nef, Tahincioğlu, Optimal, Dome, NKY ve ANT Yapı şirketleri yüklenici olarak belirlendi.

Kalyon İnşaat: Kalyon İnşaat, dünyada en çok kamu ihalesi alan 10 şirket arasında, beşinci sırada. Kalyon İnşaatın tek başına veya diğer hükümete yakın şirketlerle yürüttüğü projeler listesinde; İstanbul Havalimanı, Kuzey Marmara Otoyolu, Gaziantep Nurdağı-İslahiye Yolu, Marmaray, İstanbul Uluslararası Finans Merkezi Ziraat Kuleleri de var.

Kuzu Grup: Kuzu İnşaat’ın yürüttüğü projeler arasında; İstanbul Fetihtepe Kentsel Dönüşüm Projesi, Siirt Devlet Hastanesi, Mardin Devlet Hastanesi, Afyon Lisesi restorasyonu ve ek bina inşaatı, Afyonkarahisar Dinar’da 400 daireli afet konutu var.

Optimal: Şirketin yönetim kurulu başkanı Burhan Özdemir, aynı zamanda MÜSİAD İnşaat Sektörü Kurulu’nun başkanı. İnşaat yönetimi alanında pek çok proje yürüten şirketin; İçişleri Bakanlığı 112 Acil Çağrı Merkezi, İstanbul Çekmeköy, Ümraniye ve Silivri Kaymakamlık binaları, Kütahya Sağlık Entegre Yerleşkesi, Maltepe Huzurevi, Marmara Üniversitesi Spor Kompleksi, İstanbul Ticaret Üniversitesi tarihi binası öne çıkan projelerinden birkaçı…

NKY Mimarlık: Mimari proje hazırlanması alanında şirketin projeleri arasında, Rize Artvin Havalimanı Elektrik Uygulama Projesi, İstanbul Kartal Lütfi Kırdar Eğitim Araştırma Hastanesi Projesi, Necmettin Erbakan Üniversitesi Kampus Alanı Projesi, Trabzonspor Stadyumu var.

Ant Yapı: İnternet sitesinde yer alan bilgilere göre, şirket; Galataport İstanbul Projesi’nin betonarme inşaat işlerini ve kapalı alan ince inşaat işlerini yürütüyor. Ümraniye Kültür Merkezie ve Alaçatı Marina’nın portföyünde yer aldığı şirket ayrıca, Rusya’da Yakutistan Bölgesi’nin Mirny kentinde havalimanı inşa etti.

'Acele' projelere tepki

Depremin üzerinden henüz 21 gün geçmesinin ardından yapılan bu planlamayı ANKA, ilgili oda başkanları ve uzmanlara sordu. Oda başkanları ve uzmanlar, planlama hakkında hiçbir bilgilerinin olmadıklarının vurgulayarak, zemin etüdü yapılmadan, artçı depremler sürerken 20 gün içerisinde bu planlamanın hazırlanmasını "acele bulduklarını" belirtiyor. Yer bilimci, Prof. Dr. Naci Görür de sosyal medya hesabında; “Deprem bölgesinde artçı depremlerin yoğun olduğu bu zaman diliminde inşaatlarda beton dökmek son derece sakıncalıdır. Beton pirizlenme süresinde ciddi çatlak ve tahribat alabilir ve görevini göremez hale gelebilir” paylaşımını yaparak bu tehlikeye dikkat çekmişti. 

'Bütünlüklü bir kent planlaması yapılmadan alelacele başlanması yanlış'

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, projeye ilişkin iktidarın yeni bir seçim yatırımı olduğunu ve insan unsuru yok sayıldığını belirterek şunları söyledi:

"Bugün hala cenazelerin enkazlar altında beklediği ve çıkartılmadığı bir dönemdeyiz. Enkazlar dahi kaldırılmadan inşaat çalışmalarına, konut çalışmalarına başlamak oldukça yanlış. Bildiğiniz gibi bu büyük depremde üç kentimiz tamamen yok oldu; Maraş, Hatay ve Adıyaman tamamen yok oldu, birçok ilçe tamamen yok oldu. Şunun bilinmesi gerekir; kentler sadece konutlardan ibaret değildir. Kentler konutlarıyla, ticaret merkezleriyle, tarım alanlarıyla, kır kent ilişkileriyle, altyapı tesisleriyle, kültürel sportif donatılarıyla bir bütün. Bu tamamen yok olan ve yeniden kurulması gereken kentlerde konut çalışmalarına başlamadan önce birçok etüdün yapılması gerekir. Tamamen yıkılan bu kentlerin imar planları yenilenmeden, kent planları yapılmadan konut çalışmalarına başlamak hele hele bu konutların nerelere kurulacağına yönelik gerekli jeolojik, jeofizik etütlerini yapmadan bunların altyapıya olan etkileri değerlendirilmeden, bütünlüklü bir kent planlaması yapılmadan alelacele başlanması yanlış. İleride bu tür felaketlere yol açacak gelişmelere şimdiden zemin hazırlamak demektir.

Her şeyden önce oraya kalıcı konutlar yapılmadan evvel geçici yerleşim alanlarının oradaki tüm toplumsal ihtiyacı karşılayacak şekilde yapılması gerekir; konteynır kentlerin sağlık kuruluşlarıyla, okullarıyla, psikolojik tedavi merkezleriyle, bunlar yapıldıktan sonra ikinci aşamada o kent planlamasının bir parçası olarak kalıcı konutların yapımına geçmek gerekir. Bu konutların nerelere yapılacağını bilmiyoruz, bu konutların yer seçimlerin hangi ölçütlerin alındığını bilmiyoruz, yer tespitlerinde bunların depreme ve diğer afetler dayanıklı olup olmadığı hiçbir bilimsel süzgeçten geçirilmedi. Ben yaptım oldu anlayışıyla ülke kaynakları yeniden yeni felaketlere zemin hazırlamak için belirli kesimlere aktarılıyor. Diğer projeler gibi bunun da bir rant hamlesi ve seçimlere yönelik bir hamle olarak değerlendiriyorum.

'Bu projeleri yapacak firmalar nasıl tespit edildi'

Bu depremde 45 bine yakın canı kaybetmemizin, 10 binlerce yapı hasarının doğmasının, milyarlarca lira maddi hasar doğmasının onca kentin, o kentin kültürel tarihi, mekanlarının yok edilmesinin temel nedeni zaten bu tür politikalardan kaynaklanıyor. Eğer başlanacaksa bunun şartnameleri hazırlanacak, ihaleleri yapılacak, yer tespitleri yapılacak, bunlar ne zaman yapıldı, kimin eliyle yapıldı, projelendirme ve kaynak yaratma, bu projeleri yapacak firmalar nasıl tespit edildi, hiçbirimizin böyle bir gelişmeden haberi yok.”

'Bu verilerle planlama süreçlerini yürütmenin çok olanaklı olmadığını düşünüyoruz'

Jeoloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Alan da "20 gün içerisinde henüz enkazlar dahi kaldırılmadan o bölgede yer seçimlerini yapmak, sondaj çalışmalarını yürütmek, sondaj çalışmalarına dayalı jeolojik, jeoteknik mikro bölgelendirme etütlerini gerçekleştirmek, elde edilen bu verilerle planlama süreçlerini yürütmenin çok olanaklı olmadığını düşünüyoruz. Bu işin bir toplumsal baskı olmakla birlikte bilimsel ve teknik araştırmalara da süre tanıyan bir zaman dilimin olması gerektiğini ifade ettik" dedi.

'Fay zonları üzerine bina yapan bir kurumun yer seçimine pek güvenmiyoruz'

Hüseyin Alan şöyle konuştu:

"Bölgede depremden sonra oluşan yüzey kırıklıkları henüz doğru düzgün haritalanmış değil. Yine deprem sonucu meydana gelen sıvılaşma, yanal yayılma, heyelan, kaya düşmesi gibi çok sayıda zeminden kaynaklı deformasyonlar söz konusuydu, bunlar haritalanmış değil. 20 gün daha 1 ay bile olmadı, 20 günün bu çalışmalar için çok çok yetersiz olduğunu özelikle belirteyim.

Yer seçimlerine ilişkin çalışmaların Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yürütüleceği anlaşılıyor. İlgili kurumdan meslek örgütümüze bu yönde bir talep olmadığını ifade edeyim. Sadece faylardan uzak alanların seçilmesi o alanların güvende olduğu anlamına gelmez. Hele TOKİ’nin seçeceği yerlere ilişkin biraz kaygılarımız var. Geçmişte bazı yerlerde fay zonları üzerine bina yapan bir kurumun yer seçimine de pek güvenmediğimizi özellikle ifade edeyim.”