Çocuk istismarcılarına af düzenlemesi: Şimdilik Meclis "gündeminde" değil ama…

Uzun süredir çocuk istismarcısı gericiler tarafından "mağduruz" denilerek gündeme getirilen çocuk istismarına af içeren "13 yaş" düzenlemesi önceki gün yeniden tartışma konusu haline geldi. Ankara Barosu Çocuk Hakları Merkezi Başkanı Avukat Hilal Çelik, söz konusu iddiayı ve istismarcıya af düzenlemesinin sürekli gündemde tutulmasını soL’a değerlendirdi.

Haber Merkezi

Özellikle gericilerin “mağduruz” diyerek gündeme getirdiği, Yeni Akit’in çeşitli dönemlerde manşetine taşıdığı çocuk istismarına af içeren düzenleme dün yeniden tartışma konusu oldu.

Sosyal medyada paylaşılan bir kanun taslığının Meclis gündemine taşındığı, hatta Meclis’ten geçtiği iddia edilirken, söz konusu düzenleme “şu anda ne Meclis gündemine taşındı ne de Meclis’ten geçti.

"Birkaç yıldır sistematik olarak gündemde tutuluyor"

İstismarcılara af düzenlemesinin düzenli olarak gündeme getirilmesi, bu konuda hazırlandığı belirtilen taslakların sosyal medyaya sızdırılmasına ve söz konusu maddelerin içeriğine ilişkin soL’a değerlendirmelerde bulunan Ankara Barosu Çocuk Hakları Merkezi Başkanı Avukat Hilal Çelik, söz konusu düzenlemenin nereden çıktığı, hangi kaynak üzerinden yayıldığının henüz bilinmediğine işaret etti.

İstismarcılara af düzenlemesinin birkaç yıldır sistematik olarak gündeme getirildiğini belirten Çelik, “Bu nedenle böyle bir düzenlemeyi gündeme getiremezler de diyemiyoruz. Sürekli olarak istismarcılara af düzenlemesinin gündem edilmesi dikkat çekici” dedi.

"İçeriği korkunç"

Böylesi rahatsız edici bir düzenlemenin ve dün iddia edilen tasarı maddelerinin içeriğinin korkunç olduğunu vurgulayan Çelik, “15 yaş farkı, 13 yaştaki çocuğa istismarın af konusu haline getirilmesi gibi başlıkların konuşulması bile korkunç” diye konuştu.

Türkiye’de evlilik yaşına ilişkin çok açık düzenlemeler olduğuna dikkat çeken Çelik, böylesi bir düzenlemenin çocuklar üzerinde yaratacağı travmaya ilişkin şunları söyledi:

Bu konuda yapılabilecek bir düzenleme birkaç başlıkta çok kötü sonuçlar doğuracaktır. Öncelikle böylesi bir düzenlemenin hayata geçmesi çocuk bedeninin meta haline getirilmesine, istismarın önünün açılmasına yol açacaktır.

"Çocuk istismarının süreklileşmesini sağlar"

Bunun dışında yine böylesi bir düzenleme istismara uğrayan çocuğa hem cinsel hem duygusal hem de fiziksel şiddetin sürekli kılınması anlamına gelecektir. Yine bu düzenleme cinsel istismar sonrası aileler üzerinden büyük bir baskı, fiziksel bir baskıya da kapı aralayacaktır.

Bu içerikte bir düzenlemenin bırakın Meclis gündemine gelmesi, konuşulması bile kabul edilemez.

"Değil Meclis'ten geçmesi, düşünülmesi bile doğru değil"

“Kamusal yarardan” söz edilmesine tepki gösteren Çelik, “Burada kamusal yarar nerede? Mağduruz deniyor, asıl mağdur kim?” diye sorarken, “Çocukların cinsel, duygusal ve fiziksel olarak sömürülmesine olanak sağlayacak olan böyle bir düzenlemede 'kamu yararı'ndan söz edilerek oldukça kötü bir adım atılıyor. Bu düzenlemenin değil Meclis’ten geçmesi, düşünülmesi bile doğru değil” ifadesini kullandı.