Birilerinin Albayraklar’a ‘Gineli’ olmadıklarını hatırlatması lazım

AKP’nin ‘emperyalizm’den hiç anlamadığını Albayraklar kanıtladı. Gine’de pirinç ürettikleri için “Afrika’yı bağımlılıktan kurtardıklarını” söyleyenler, sömürüyü ya çok iyi biliyor ya hiç bilmiyor.

Evren Çubuk

Albayraklar’a ait Yeni Şafak, patronunun reklamı niteliğinde bir habere imza attı. Albayrak Grubu’nun Afrika’daki yatırımlarının övüldüğü haberin başlığı, “Afrika’yı bağımlılıktan kurtaracağız” ifadesiydi.

Biz alıntılarken “tırnak işareti” kullandık ama Yeni Şafak, başlıkta tırnak da kullanmamış, doğrudan kendi sözü olarak vermiş. Patronla böylesi özdeşleşmeyi, bir tür şeffaflık olarak görüp takdir edebiliriz.

Haber, Albayrak Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli’nin, Antalya Diplomasi Forumu kapsamında DEİK’in ‘İş Diplomasisi Yemeği'nde yaptığı konuşmayı aktarıyor.

Canikli, konuşmasında, esas odaklandıkları alan olan liman işletmeciliğinin başkaca yatırım taleplerinin önünü açtığına vurgu yapıyor ve havalimanı, altın dahil maden, demir yolu ve tarımsal işletme yatırımlarına yöneldiklerini söylüyor.

Canikli ekliyor: “Bu faaliyetler sırasında dikkatimizi çeken bir durum ortaya çıktı. Son derece verimli topraklara ve yeterli suya rağmen Batı Afrika ülkelerinin büyük bölümü temel gıda ürünleri olan pirinç, mısır ve buğdayı ithal etmekte ve büyük miktarda döviz ödemektedirler. Bu potansiyeli harekete geçirmek amacıyla Gine'de pirinç üretimine başladık. (...) Birçok Batı Afrika ülkesi grubumuzu tarım yatırımı için davet etti. Önümüzdeki yıllarda Batı Afrika ülkelerini bu bağımlılıktan kurtaracağımıza inanıyoruz.”

Bir Türk şirketi gidiyor, Afrika ülkelerinin limanlarına, havalimanlarına, madenlerine, demiryollarına el atıyor. Afrika’nın sömürge tarihinin, insanların köle ticaretiyle kaçırılmasından sonraki en sembolik alanı madencilik. Asırlardır sömürgeciler Afrika’nın madenlerini işletti. Aynısını şimdi Albayrak grubu yapıyor.

Ama Erdoğan “gel” deyince AKP yöneticiliği, “git” deyince Albayrak Holding yöneticiliği yapan Nurettin Canikli, kâr etmek için Gine’de pirinç üretmelerini, “yerli ve milli” sayıyor.

Canikli 1997-2002 yılları arasında Albayrak grubunun CEO’suydu. 2002’de AKP’den milletvekili oldu, KİT Komisyonu Başkanı yapıldı. Kamu varlıklarını satıp savma işinin başındaydı. Sonra da ticaretten, ekonomiden sorumlu oldu. Bütün bu süreç boyunca Türkiye’nin madenleri, havalimanları, yolları, her tarafı yabancı sermayeye peşkeş çekildi.

Ama yine bu süreç boyunca AKP’liler dillerinden “emperyalizm” lafını düşürmedi. “Yerli ve milli” olduklarını iddia ettiler.

Görünüşe göre bir yabancı şirketin Afrika topraklarında üretim yapmasını “bağımlılıktan kurtulmak” olarak pazarlayanlar, Türkiye’yi yabancılara peşkeş çekerken de “yerli ve milli” iş yaptıklarını düşünüyorlarmış.

Bir açıdan haklılar, sermayenin ulusu yok. Fakat bu durumda “emperyalizm” ve “bağımlılık” sözcüklerini lügatlerinden çıkarmaları gerekiyor.

Afrika’nın da, Türkiye’nin de emperyalizme bağımlılıktan kurtulması için, sermayeden kurtulması gerekiyor. Yabancısından da, kendisini işine gelince “Gineli” sayan yerlisinden de…