Bir istihbaratçı, bir yüksek yargı mensubu ve bir uyuşturucu kaçakçısı: 'Mide bulandıran öykü'

Gazeteci Barış Pehlivan, bir uyuşturucu kaçakçısı, bir eski istihbaratçı ve bir yüksek yargı mensubunun dahil olduğu 'çökme' hikayesini köşesine taşıdı.

Haber Merkezi

Cumhuriyet gazetesi yazarı Barış Pehlivan, bugünkü köşe yazısında bir çökme hikayesini gündeme getirdi.

"Kaynağım 25 Kasım 2019 tarihinde yazılmış bir suç duyurusu. Şikâyetçi A.K. adlı bir iş kadınıydı. Savcılığa iletilen iddia özetle şuydu: A.K. ekonomik sıkıntılar yaşadığı bir dönemde N.K. adlı biriyle tanıştı. Ondan farklı tarihlerde toplamda 2 milyon 942 bin 310 lira borç aldı" diyen Pehlivan, "Lakin güvendiği ve para ilişkisine girdiği N.K’nin, zamanında uyuşturucu ticareti yapmaktan hüküm giymiş ünlü bir suçlu olduğunu bilmiyordu. Gün geldi, A.K. “Ben sana borç falan vermedim, şirketinin hissesini istiyorum” sözünü duydu" aktarımında bulundu.

N.K.'nin yakın dostları arasında Yargıtay üyesi Ö.F.A. ve eski bir istihbaratçının da bulunduğunu, üstelik uyuşturucu hükümlüsü ile dostluk kuran o yüksek yargı mensubunun Uyuşturucu Maddelerle Mücadele Üst Kurulu’nun da üyelerinden olduğunu belirten Pehlivan, yaşananları şöyle aktardı:

"Uyuşturucu hükümlüsü N.K. bir gün “Sana yolladığım paranın 200 bin dolarını Ö.F.A’ya vermen lazım. O gün bu miktarı ondan aldım” dedi iş kadını A.K’ye. 

Öyle ki yüksek yargı üyesi Ö.F.A’nın davetiyle eski istihbaratçının evinde tüm taraflar dahi buluştu. Hatta Ö.F.A. “Bir devir sözleşmesi yapalım ama eski istihbaratçı adına olsun. Şimdilik böyle yazalım, kurtul. Yoksa seni N.K’nin elinden kurtaramayız” diyordu. Yetmiyor, aynı yargı mensubu taraflar arası sözleşmeyi de kendi el yazısıyla kaleme alıyordu. 

İş kadını A.K. çok korkuyordu. Belki de bundandır ki ne söylendiyse yapmaya başladı. Gün geldi, Yargıtay üyesi Ö.F.A. kendisine ait olduğunu ileri sürdüğü 200 bin doların yanı sıra, 500 bin Türk Lirası da “kâr payı”istiyordu. Ne kadar itiraz etse de iş kadını bu “kâr” parasını ödemeye karar verdi. Paralar 2 Ekim 2019 tarihinde Yargıtay binasında siyah çanta içinde verildi, Ö.F.A. da “Herhangi bir alacağım kalmamıştır” yazan bir kâğıdı imzaladı. 

İş artık çekilemez raddeye gelince de İzmirli iş kadını avukatı S.Ö.aracılığıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kapısını tuttu. Aralarında uyuşturucu kaçakçısı, Yargıtay üyesi, eski istihbaratçının da olduğu şüpheliler hakkında şikâyette bulundu. Tüm bu isimler “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”, “irtikap”, “görevi kötüye kullanmak”, “tehdit”, “tefecilik”, “nitelikli dolandırıcılık” gibi ağır iddialarla suçlanıyordu."

Pehlivan, dosyanın Yargıtay eliyle kapatıldığını, uyuşturucu kaçakçısı N.K.'nin ise kovide yakalanıp öldüğünü dile getirdi.