'Aydınlanma ve eşitlik mücadelesini ülkenin her yerine taşıyacağız'

5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü nedeniyle bir açıklama yayımlayan TKP'li Öğretmenler, 'Öğretmen maaşlarını yük olarak tanımlayan tüccar bakan, bu vesileyle ek ders ücretlerini gasp etmenin yolunu arıyor' diyerek tüm meslektaşlarını mücadeleyi büyütmeye davet etti.

Haber Merkezi

Türkiye Komünist Partili (TKP) Öğretmenler, 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü nedeniyle bir açıklama yayımladı. TKP'li Öğretmenler, uzun yıllardır süren gericilik ve özelleştirme saldırıları sonucunda öğretmenlerin payına daha zor çalışma koşulları ve daha fazla yoksulluk düştüğünü hatırlattı.

"Semt evlerinde dayanışma atölyeleri kuracak, emekçi mahallelerine bilimsel eğitim götüreceğiz" diyen TKP'li Öğretmenler, tüm meslektaşlarını mücadeleyi büyütmeye çağırdı.

"5 Ekim Dünya Öğretmenler Günümüz kutlu olsun!" başlıklı açıklama şöyle:

"Bu eğitim öğretim yılında biz öğretmenler 5 Ekim'i büyük zorluklarla karşılıyoruz. 

Ülkemizde, uzun yıllardır süren gericilik ve özelleştirme saldırıları sonucunda eğitim, bilimsel ilkeler ışığında örgütlenen bir kamu hizmeti olmaktan çıkarak, aynı anda hem tarikatlara toplumsal taban yaratan bir araç hem de sermaye sınıfına bol kar sağlayan kazançlı bir sektör haline getirildi.

İmam hatip okullarının sayısını arttırdılar. Bununla yetinmeyip kamu okullarına zorunlu ve seçmeli din derslerini, tarikat ekinliklerini ve gerici müfredatları dayattılar, insanları özel okullara mahkum ettiler. Özel okullara her türlü kolaylığı sağlamanın yanında, patronların tüm hukuksuzluklarına göz yumarak, hatta o patronlardan birini bakan yaparak, sermaye sınıfı için adeta dikensiz gül bahçesi yarattılar. 

Mesleki eğitimin yönetimini proje okulları eliyle sermaye sınıfına teslim ettiler. Staj eğitimi adı altında çocuk işçiliğini meşrulaştırdılar. Kamu okullarına hiçbir yatırım yapmayarak tüm masrafları velilerin karşılamasını istediler. Eğitimi neredeyse tamamen parayla satılan bir hizmet haline getirdiler, emekçi çocuklarını bilimsel eğitimden mahrum bıraktılar. Eğitim masrafları o kadar arttı ki, her geçen yıl daha fazla sayıda çocuğumuz okulu bırakıp açık liseye geçiyor. Çocuklarımız okula gitmesi gereken yaşta çalışmak zorunda kalıyor. 

Tüm bu uygulamalar pandemiyle birlikte mantıki sonucuna ulaşmış oldu. Emekçi çocukları neredeyse yedi aydır eğitimden mahrum. Özel okullar yaklaşık bir aydır birer ikişer tüm sınıf düzeylerinde yüz yüze eğitime geçerken kamu okulları kaderine terk edilmiş durumda. Pandemi koşullarında alınacak önlemler için yapılması gereken tüm masraflar yine velilerin sırtına yüklendi. EBA’ya yapılmayan yatırım nedeniyle kamu okulları binlerce lira vererek uzaktan eğitim programları satın almaya zorlanıyor. 

Hemen her gün, okulların açılması için tüm hazırlıkları yaptıklarını iddia ediyor, milyonlarca öğrenci, öğretmen ve velinin gözüne bakıp yalan söylüyorlar. 

Bu karanlık tabloda öğretmenlerin payına daha zor çalışma koşulları ve daha fazla yoksulluk düşüyor. 

Kamu okullarında plansızlık ve yatırım yapılmamasının yarattığı tüm sorunlar öğretmenlerin sırtına yüklendi. Uzaktan eğitimle birlikte çalışma saatleri uzamış, esnek çalışma sistemine geçilmiş oldu. Öğretmen maaşlarını yük olarak tanımlayan tüccar bakan, bu vesileyle ek ders ücretlerini gasp etmenin yolunu arıyor. 

Özel okullarda ise fırsatçı patronlar öğretmenleri tam zamanlı çalıştırdıkları halde kısa çalışma ödeneğinden faydalanarak, sigorta primlerini ödemiyor, maaşların ise önemli bir kısmının işçi sınıfının emeğiyle yaratılan işsizlik fonundan karşılanmasına sebep oluyorlar. Testleri pozitif çıkan öğretmenleri evden çalıştırmaktan, test sonucunu bekleyen öğretmenleri ise okula çağırmaktan çekinmiyorlar. 

Ancak, buraya kadar gösterdiğimiz tablo tabii ki bundan ibaret değil, burada bir de biz varız. 

Bu derin sömürü karşısında TKP'li öğretmenler olarak mücadeleyi büyütme kararlılığındayız.

Aydınlanma ve eşitlik mücadelesini ülkenin her yerine taşıyacağız.

Semt evlerinde dayanışma atölyeleri kuracak, emekçi mahallelerine bilimsel eğitim götüreceğiz. 

Bu yılki 5 Ekim’de aynı zamanda, özel okullarda çalışan öğretmenlerin sendikaları kuruluyor. Birlik Sendikası'nı selamlıyor, sendikamızı okul okul büyüteceğimizi ilan ediyoruz.

Pandemi sürecinde Mersin’de bulunan bir meslek lisesinde dezenfektan üretimi yaparken meydana gelen patlamada hayatını kaybeden meslektaşımız Ramazan Şahin'i saygıyla anıyoruz. 

Öğrencilerinin eğitim alma hakkı ve kendilerinin özlük hakları için mücadele eden tüm meslektaşlarımızı selamlıyoruz.

Herkesi bu mücadeleyi büyütmeye davet ediyoruz.

Öğretmenler günümüz kutlu olsun."