Ankara'da sağlık hizmetleri durma noktasına geldi: AKP'den panik adımları...

Ankara’da patronların talebi nedeniyle Şehir Hastanesi’nin açılması sonrası 6 köklü devlet hastanesinin kapısına kilit vurulmuştu. Salgınla birlikte tüm hastaneler dolunca, skandal bir kararla kapatılan hastaneler ‘Covid kliniği’ olarak teker teker açılmaya başlandı. Kentteki son durumu ve atılan adımları Hastanelerimizi Açın Platformu’ndan Dr. Bayazıt İlhan ile konuştuk.

Ali Ufuk Arikan

AKP’nin salgın öncesinde sağlık alanında attığı rant adımları, halka büyük bir sağlık tehdidi olarak dönmeye devam ediyor. Şehir Hastaneleri’ni işleten patronların talebiyle kentteki Ankara Numune Hastanesi, Türkiye Yüksek İhtisas Hastanesi, Dışkapı Çocuk Hastanesi, Ankara Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi, Atatürk Hastanesi ve Zekai Tahir Burak gibi köklü hastanelerin kapısına kilit vuran AKP, salgın döneminde başkentteki sağlık hizmetlerinin neredeyse tamamen durmasına neden oldu.

Kentte artan vakalar nedeniyle yoğun bakımlarda yer kalmazken, salgın dışında da ciddi sağlık sorunları olan hastaların neredeyse hiçbiri sağlık hizmetine ulaşamaz oldu. 

Hastanelerimizi Açın Platformu Sözcüsü olan eski TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Bayazıt İlhan, kentteki son durumu ve verdikleri mücadeleyi soL’a anlattı.

‘Yoksul yurttaşların hizmet aldığı, ülke geneline hizmet veren köklü hastanelerdi’

Şehir hastanesinin açılması sonrası kapatılan altı köklü hastanenin tamamının üçüncü basamak yani üst düzey sağlık hizmetleri sunan hastaneler olduğunu vurgulayan İlhan, “Bunlar yoksul yurttaşların sağlık hizmeti aldığı, sadece Ankaralıların değil Türkiye genelinde yurttaşlara hizmet veren hastanelerdi. Bu hastaneler kapatılarak tüm hastaneler şehir hastanesine yönlendirilmek istendi” dedi.

‘Binaları şirketlere vereceklerdi’

Bu süreçte de mücadele verdiklerini, “Hastanemi Kapatma” adıyla bir çalışma yürüttüklerini aktaran İlhan, “Yapılan düzenlemeyle bu köklü hastanelerin binaları, şehir hastanesi yapan şirketlere verilecekti. Verilen mücadele ve TTB’nin açtığı dava sonrası bu madde iptal edildi, yoksa bu binalar da elden gidebilecekti” diye konuştu.

‘Kentteki sağlık hizmetleri durma noktasına geldi’

Bunun ötesinde bu sürecin sağlık planlaması açısından oldukça hatalı olduğuna ısrarla dikkat çektiklerini, bunu salgın öncesinde de yaptıklarını dile getiren İlhan, “Pandemi süreciyle birlikte zaten öncesinde var olan, tek merkezde toplanma, hastane içerisindeki işleyiş sorunları, erişimdeki sıkıntılar yurttaşları iyice zorlamaya başladı. Kent merkezindeki hastaneler çalışmadığı için kentteki sağlık hizmetleri de durma noktasına geldi” ifadesini kullandı.

‘Günü kurtarmaya dönük panik hareketleri’

“Vakalar artınca anlaşılan o ki merkezde kapatılan hastaneler kısmen açılarak ‘Covid kliniğine’ çevrilecek” diyen İlhan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu kapsamda Zekai Tahir ve Dış Kapı diğer hastanelerin çatısı altında kısmen açılarak Covid kliniğini yapıldı. Şimdi öğrendiğimiz kadarıyla vakaların artması sonrası bu sayı artacak ve Numune ve Yüksek İhtisas da benzer şekilde diğer hastanelerin tüzel kişiliği altında Covid kliniği yapılacak.

Günü kurtarmaya dönük panik hareketleriyle sağlığı yönetemezsiniz. Bu hastaneler çok değerli, kendi tüzel kişilikleriyle bir an önce açılmalı, tam kapasiteyle çalışmalı.

Bu hastaneler tarihi değeri olan hastaneler, Türkiye’nin dört bir yanında çalışan hekimler bu hastanelerden yetişti.

‘Talebimiz çok açık…’

Şimdi bu kez hastanelerin kapanmamasına yönelik itirazımızı yeniden açılması anlamında yeni bir mücadeleyi dönüştürdük. Hastanelerimizi Açın Platformu (HAP) Ankara’daki meslek örgütleri, sendikalar, dernekler, siyasi partiler dahil 120 örgütü kapsıyor.

Uzun bir süredir mücadele ediyoruz. Salgın dolayısıyla nisan ayında bu hastanelerin açılmasını talep etmiştik ancak ne yazık ki bu adımlar atılmamıştı.

Bizim talebimiz çok açık. Günü kurtarmaya yönelik değil, gerçek ve planlı adımlar atılmalı.

Üstelik mesele sadece Covid hastaları da değil, diğer hastaların sağlık hizmeti alması da oldukça zorlaştı.

Sağlık hizmetleri konusunda çok ciddi aksamalar var, Ankara’da tüm yoğun bakımlar Covid’e ayrıldı, diğer hastaneler ne olacak, ameliyatlar dahi yapılamıyor.

Dolayısıyla doğru planlamayla şu anda kapalı olan hastanelerin bir kısmı Covid bir kısmı Covid dışı bir planlamayla, kendi tüzel kişilikleriyle açılmalı."