“Cumhurbaşkanlığı Sistemi” sonrası iyiden iyiye işlevini yitiren Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin geldiği duruma ilişkin en dikkat çekici açıklama bizzat Meclis Başkanı Mustafa Şentop’tan geldi. 14 Nisan’dan itibaren tatile giren, 45 gün boyunca çalışmayacak olan Meclis Genel Kurulu’na ilişkin “AVM’ler bile açılıyor, Meclis neden açılmıyor?” sorusuna yanıt veren Şentop, “Hiç AVM ile TBMM mukayese edilebilir mi? Komik buldum bu söylemi. Ayrıca TBMM kapanmış değil ki, milletvekili arkadaşlarımız salgının en yüksek olduğu dönemde bile çok yoğun bir çalışma içine girdi. Sonrasında da çalışmalarına ara verdi. Şu dönem acil bir şey de yok. Eğer gündemde önemli ve acil bir durum varsa, hemen çağrı ile toplanabilecek durumda. Yanlış bir yaklaşım…” ifadesini kullandı.
Acil gündem ne demek?
Halkın salgın günlerinde büyük bir işsizlik ve yoksullukla boğuştuğu günlerde aldıkları 24 bin liralık maaşlarıyla köşelerine çekilen vekiller, salgın günlerini kendi korunaklı alanlarında geçiriyor.
Son dönemde neredeyse sadece AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sipariş ettiği yasal düzenlemeleri geçirmek için toplanan Meclis, bu düzenlemeler yasalaştıktan sonra yeniden kapanıyor.
Son olarak Erdoğan’ın talebiyle infaz düzenlemesini Meclis’ten geçirmek için toplanılırken, hemen ardından 45 günlük bir tatile girildi.
Bu tatil süresi boyunca sadece 23 Nisan için “zorunlu” bir şekilde toplanan Meclis, bu tarihten sonra tatile kaldığı yerden devam ediyor.
Son günlerde Erdoğan’ın meslek odaları düzenlemesinin bir an önce Meclis’ten geçirilmesi çağrısı sonrası AKP yeni yasal düzenlemeyi hazırlamaya girişirken, bu süreç içinde sadece bu başlıkla yeni bir mesai sürecine girilebileceği belirtiliyor.
2019 tatille geçti...
Bu yıl korona gündemiyle tatile geçen Meclis, geçtiğimiz yılı da yerel seçim bahanesiyle bol bol tatil yaparak tamamlanmıştı.
Meclis'in yükü vekiller dışındaki emekçilerin sırtına yüklenirken, vekiller ise seçim bölgelerindeki "çalışmalara" katılmış, Meclis söz konusu dönemi büyük oranda tatille geçirmişti.
Yerel seçimler nedeniyle Şubat ayının son haftasında tatile giren Meclis, İstanbul'daki seçimlerin sonuçlanmaması nedeniyle uzun süre çalışmamıştı.
23 Haziran sonrası kısa süreli de olsa çalışmalara başlayan Meclis, Temmuz'un ikinci haftasının ardından 2,5 aylık bir yaz tatiline daha girmişti. Böylece 2019 yılı Meclis için tam bir tatil yılı olarak kayıtlara geçmişti.
Meclis’in nasıl rafa kaldırıldığının özeti
CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu tarafından hazırlanan “Yasama Yetkisi Devredilemez” adlı çalışma, Meclis’in Başkanlık Sistemi sonrası nasıl rafa kaldırıldığını gözler önüne sermişti.
Söz konusu rapor, Erdoğan’ın tek başına 2 bin 64 düzenlemeyi hayata geçirdiğini, Meclis’in ise aynı dönemde sadece “torba” düzenlemeler çıkarabildiği, bu torba düzenlemelerin ise bin 46 maddeyi kapsadığını ortaya koymuştu.
Raporun ilgili bölümü:
Kanun tekliflerinin neredeyse yarısı “TORBA” teklif şeklinde görüşüldü. 27.dönemin başından beri 57 teklif yasalaştı. Toplam madde sayısı 1046 (İçtüzük ve 18 uluslararası antlaşmalar dâhil).
Görüşülen bu 1046 maddenin de 665’i “TORBA” maddeleri. Kanunlaşan bu 57 teklifin 19’u “TORBA” teklif idi.
Yani, kanunlaşan teklif maddelerinin %64’ü “TORBA” maddelerinden oluştu.
Sonuçta 19 “TORBA” kanun teklifiyle 275 kanunda değişiklik yapıldı.
63 kanun ise tekrar tekrar birden fazla torbalarla yeniden düzenlendi. Öbür taraftan Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri’nin sayısı 55, madde sayısı ise 2064 oldu. Bunlardan 18’i “TORBA KARARNAME” (291 MADDE) olarak yürürlüğe girdi.
Nicelik olarak; tek kişi, 2064 maddeyi çıkarırken;
YASAMA OLARAK 600 milletvekili 1046 maddeyi görüşebildi.
Başka bir deyişle 27. dönemin yasama faaliyeti olarak Temmuz 2018-Aralık 2019 döneminde TBMM’de 600 milletvekili 1046 maddeyi görüşerek 57 kanun teklifini kanunlaştırırken, tek kişi 55 adet Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’yle 2064 maddeyi hem de ‘gerekçesiz’ bir şekilde yürürlüğe koydu.