ABD’nin İran’la yakınlaşması Rusya’yı sıkıştırma planının parçası mı?

ABD’nin İran’la nükleer anlaşmaya dönmesi için Viyana’daki müzakereler sürerken, İran Dışişleri Bakanı Zarif’in sızdırılan ses kaydındaki Rusya’ya dair sözleri haftanın gündemine oturdu.

Haber Merkezi

ABD’de Biden yönetiminin İran’la sürdürdüğü ve bu ülkenin nükleer anlaşmaya geri dönmesi için bu ay başında Viyana’da başlayan dolaylı müzakereler sürüyor.

Müzakereler devam ederken İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif’e ait eski bir ses kaydı sızdırıldı.

Sözkonusu kayıtta Zarif Rusya’nın 2015’te imzalanan nükleer anlaşma olan Kapsamlı Ortak Eylem Planı’na engel olmaya çalıştığını söylüyor.

İran’da Said Leylaz adlı gazetecinin Zarif’le geçen Mart ayında yaptığı ve yayımlanmadan devlet arşivine kaldırılan 7 saatlik sözlü tarih çalışmasından bazı bölümleri ilk olarak İngiltere merkezli İran International yayımladı, daha sonra New York Times gazetesi haberleştirdi.

Sızdırılan ses kayıtlarında Zarif, Rusya'yı “nükleer anlaşmayı engellemeye çalışmakla" suçluyor ve Devrim Muhafızları Ordusu’nu özellikle de ABD tarafından öldürülen eski Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani'nin dış politikaya müdahalelerini eleştiriyor.

Sızdırılan kayıt İran'ı karıştırdı

İran’da özellikle muhafazakar kanadın tepkisini çeken bu sözler üzerine Zarif’e istifa çağrıları artarken, İran 7 saatlik röportajın 3 saatlik bölümünün çalınarak yayımlandığını açıkladı.

İran’da ses kaydının sızdırılmasıyla ilgili soruşturma başlatılırken, Cumhurbaşkanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı istifa etti, 20 kişi hakkında da yurtdışına çıkış yasağı getirildi.

ABD basınında 'Rusya Viyana görüşmelerinden çıksın' sesleri

ABD merkezli Bloomberg'de yayımlanan bir görüş yazısında Rusya’nın İran’ın Batı'yla iyi ilişkiler kurmasından çekindiği ve nükleer anlaşmayı istemediğinin bizzat İran Dışişleri Bakanı Zarif tarafından dile getirildiği, bu nedenle Moskova’nın İran'la nükleer görüşmelerden çıkarılması gerektiği iddia edildi.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Zarif’in sızdırılan ses kaydına ilişkin yanıtında Moskova’nın İran’ın resmi kanallarından yapılan açıklamaları dikkate aldığını söyledi.

Hangi yaptırımlar kalkacak?

Viyana’daki müzakerelerde İran, ABD’nin yaptırımlarının tamamen kaldırılmasını talep ediyor. Müzakerelerde ABD’nin sadece nükleer bağlantılı yaptırımları kaldırması ya da İran’a yönelik diğer başlıklardaki yaptırımları da kaldırmayı değerlendirmesi tartışma konusu.

Rusya'nın Viyana'daki uluslararası kuruluşlar nezdindeki daimi temsilcisi Mihail Ulyanov yaptığı açıklamada Washington’un sadece KOEP bağlantılı yaptırımları kaldırma, Tahran’a karşı “terörizme destek”, “insan hakları ihlalleri” gibi başlıklarda dayattığı yaptırımları kaldırmama eğiliminde olduğunu belirtti.

Putin: Anlaşmaya önceki çerçeveye göre dönülmesini umuyorum

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise bugün bir açıklama yaparak İran nükleer anlaşması olarak bilinen Kapsamlı Ortak Eylem Planı’na “eski çerçeveye göre” geri dönülmesini umduğunu söyledi. Putin “İran’ın Hazar Beşlisi kapsamındaki komşularımızdan biri olduğunu biliyoruz. Şu anda İran nükleer programıyla ilgili birçok konu çözülüyor” dedi ve “Kapsamlı Ortak Eylem Planı ile ilgili her şeye önceki çerçeveye göre geri dönülmesini ve Hazar bölgesinde de olmak üzere, bu Hazar grubunun tüm üyeleriyle, tam teşekküllü ilişkiler kurmayı, aklımızdaki kendimiz için tüm planları tamamıyla yerine getirebilmeyi umuyorum” ifadelerini kullandı.

Bağdat'ta CIA Direktörü İran'lı yetkililerle görüştü

Öte yandan İran ile ABD arasındaki görüşmelerin nükleer anlaşmayla sınırlı olmadığı ifade ediliyor.

Rus Kommersant gazetesinde bugün çıkan bir haberde, CIA Direktörü William Burns’ün İranlı yetkililerle yakın bir zamanda bir araya geldiği belirtiliyor.

Atlantik Konseyi’nden Barbara Slavin de CIA Direktörü’nün İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyinden Ali Şemhani ile görüştüğünü ve görüşmede nükleer anlaşmadan “fazlası”nın ele alındığını, bunların “bölgesel güvenliğe” dair “küresel anlaşmalar” olabileceği belirtiyor. 

Suudi Arabistan'dan İran'a sıcak mesaj

Elbette burada ilk akla gelen İran ile Körfez ülkelerinin ilişkileri ve Suriye’de Esad hükümetine Tahran'ın desteği.

ABD-İran yakınlaşmasının bölgeye ilişkin ilk sinyali Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’dan geldi. Veliaht Prens, El Arabiya’ya verdiği söyleşide komşu ülke İran ile iyi ilişkiler kurmayı umduğunu söyledi. İran Dışişleri Sözcüsü Said Hatipzade Suudi Arabistan'dan gelen bu mesajdaki “ton değişikliğini” memnunniyetle karşıladığını ve bunun Müslüman bölge ülkeleri arasında farklılıkların bir yana koyulduğu “taze bir başlangıç” için yardımcı olacağını söyledi.

İsrailli bakandan İran’ı vururuz tehdidi

ABD ile İran arasındaki yakınlaşmadan İran’ın nükleer silah geliştirme yolunda olduğunu iddia eden İsrail de rahatsız.

İsrail İstihbarat Bakanı Eli Cohen Reuters’a yaptığı açıklamada İran ile nükleer anlaşmayı “kötü bir anlaşma” diye niteleyerek “Kısa vadeli fayda arayanlar uzun vadeyi de düşünmeli” dedi.

ABD ve diğer güçlerin Tahran’la yeni bir nükleer anlaşmaya varması durumunda savaşın kaçınılmaz olacağını iddia eden Cohen “kötü bir anlaşmanın bölgeyi savaş sarmalına sokacağını” ileri sürdü.

Cohen “İsrail İran’ın nükleer silah sahibi olmasına izin vermeyecek. Uçaklarımız Ortadoğu’da her yere ve kesinlikle İran’a erişebilir” diyerek İran’ı vurmakla tehdit etti.

İsrail’in ABD desteği olmadan İran’ı vurması ihtimali düşük görülürken, dün ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken Washington’da İsrail İstihbarat Teşkilatı Mossad’ın Başkanı ve İsrail’in Washington Büyükelçisi ile bir araya geldi.

Reuters konuya yakın kaynaklara dayandırdığı haberinde İsrail’in görüşmede İran’ın nükleer faaliyetlerinden duyduğu ‘‘derin kaygıyı’’ dile getirdiğini duyurdu.

Dünkü toplantı bu hafta ABD ulusal güvenlik danışmanı Jake Sullivan ile İsrail ulusal güvenlik danışmanı arasındaki görüşmenin ardından geldi. Bu görüşmede de İsrail tarafının “gerekli görmeleri halinde İran’a karşı harekete geçme özgürlüklerinin olduğunu” kaydettiği belirtildi.