Metal işçileri direnişte: 'Patron bizi ikna odalarına almaya çalıştı'

DİSK'e bağlı Birleşik Metal-İş'in aldığı karar sonucu 10 il ve 22 fabrikada başlayan grevin ilk gününde işçiler çok kararlıydı. Paksan Makine direniş çadırında ziyarette bulunarak işçilerin bu sürece nasıl dahil olduklarını konuştuk.

Gökhan Kuru

Metal işçilerinin direnişinin ilk günü geride kalmak üzereyken, greve çıkan işçilere ilk güne ilişkin görüşlerini sorduk.

Paksan Makine direniş çadırında gerçekleştirdiğimiz ziyarette konuştuğumuz işçilerden Rıfat Condura, "İşçi sınıfı bugün tarihi bir gün yaşıyor. Bugün, bu süreçten Metal-İş bir kazanımla çıkacaksa işçi sınıfı kazanmış olacaktır" dedi.

Ağustos ayında MESS'le başlayan görüşme sürecinde heyette yer alan Condura, "O dönem, önümüze getirdikleri esnek çalışma ve telafi çalışmasıydı. Bu dönem aşırı istirahat almalardan dolayı iş kaybının olduğunu, bunun hem işverenlere hem de ülke ekonomisine zararı olduğu söylenerek, düzenli işe gelen işçilere diğer işçilerden kesilen paraları verelim diye bir dayatma geldi. Biz döndük iş yerindeki arkadaşlarla bu süreci nasıl atlatabiliriz, bu sürecin altını nasıl örebiliriz diye bunları paylaştık. Ama duyduk ki aralık ayı içerisinde tabanına sormadan her dönem olduğu gibi bir gece yarısı operasyonuyla sarı sendika sözleşmeyi imzaladı. Duyar duymaz bir baktık ki 3 yıllık sözleşme..."

Bu sözleşme için işçi arkadaşlarının "Bu toplu sözleşme sürecine yapılan ihanettir, asla bu sözleşmenin altına imza atılamaz, bu bizim kırmızı çizgimizdir, sonu ne olursa olsun sonucu grevdir" ifadelerinde bulunduğunu belirten Condura, "Bu süreci en tepeden tabana bütün arkadaşların tek tek görüşünü alarak merkezimize dedik ki ‘’PAKSAN işçisi olarak asla bu sözleşmenin altına imza atamazsınız, sonucu grevdir’’ dedik. Çoğunluk olarak grev kararı çıktığı için bu noktaya geldik" dedi.

"Bu hafta ve geçen hafta birkaç defa işveren ve işveren vekilleriyle biraraya geldik. Sendikamızın almış olduğu grup kararına göre siz sözleşmeyi 2 yıla indirseniz dahi MESS’ten ayrılmadığınız sürece bu işin çözülemeyeceğini söyledik. Onlar da MESS’ten ayrılmadılar. Arkalarında çok büyük bir güç olarak görüyorlar MESS’i. Ancak MESS’ten ayrılan diğer işverenler gibi onlar da çözümün MESS’ten ayrılmakta olduğunu anlayacaklar" dedi ve ekledi "Biz metal işçisiyiz, biz DİSK'liyiz ya o fabrikayı işgal ederiz ya da üretimden gelen gücümüzü kullanarak üretimi durduruz."

PATRON BİZİ İKNA ODALARINA ALMAYA ÇALIŞTI, MÜDAHALE ETTİK

"Bu hafta içerisinde bir girişim yaptılar. Bir arkadaşımızı patron çağırıyor diyerek ikna odalarına almaya çalıştılar, müdahale ettik. Sonra grup olarak görüşmek istediler, reddettik. Vardiyalar halinde görüşmeye karar verdik. Bir toplantı yaptık. Patron bu toplantıda bizim kararlılığımızı görünce toplantıların devamı gelmedi."

"Greve tam bir destekle, eksiksiz bu sürece geldik. Şu an greve devam ediyoruz!"

Direniş çadırındaki işçilerden Reşit Özçelik, "Böyle bir olaya ilk defa katılıyoruz. Bunun verdiği bir heyecan var. Böyle bir ihanet sözleşmesine imza atmayacağımızı belirterek bu sürece girdik" dedi.

Harun Ünal ise "Daha önce hiçbir grev içinde bulunmadık. Bunun bizim için dezavantaj olduğunu düşünüyoruz. Çoluk çocuğumuza anlatacağımız bir anımız olacak. İnanıyoruz, bütün arkadaşlar hep birlikte tarih yazacağız. Mağdur olan arkadaşlarımız dahi "biz bu sürece baş koyduk bundan geri dönüşümüz yok" diyorlar’’ dedi.

Amaçlarının maaş, zam oranları olmadığını ifade eden Ümit Pektaş, "Kazanılmış olan hakkımızı kaybetmek istemiyoruz. Bize verilen haklar geri alınmasın. Şu an gündemde kıdem tazminatları var. Şimdi elimizden kıdem tazminatını da alırlarsa elimizde hiçbir şey kalmayacak" ifadelerinde bulundu.