KHK ile ihraç edilen öğretmen: Bizi açlıkla, işsizlikle terbiye etmeye çalışıyorlar; başaramayacaklar

Mezun olduktan sonra 4 yıl boyunca atama bekleyen, öğretmenliğinin beşinci yılında ise KHK ile sorgusuz sualsiz işten atılan öğretmen Onur Pekşen, soL'a konuştu. Pekşen, "Bizi açlıkla, işsiz bırakmayla terbiye etmeye çalışıyorlar; başaramayacaklar" dedi.

Haber Merkezi

Onur Pekşen, İstanbul Sultangazi'de İstiklal Ortaokulu'nda Türkçe öğretmeni olarak görev yaptığı sırada, 7 Şubat 2017 tarihinde yayınlanan 686 No’lu KHK ile, hiçbir gerekçe gösterilmeden ihraç edildi. 

soL'a konuşan Pekşen, ihraç edilişindeki hukuksuzluğa işaret ederek, tecavüzcülerin, hırsızların, uyuşturucu kaçakçılarının dahi yargı sürecine tabi tutulurken, emek mücadelesi veren bir öğretmenin hiçbir yargı süreci işlemeden işinden edilmesine tepki gösterdi. 

Bugüne kadar hakkında açılan hiçbir adli ve idari dava ve soruşturma yokken bu hukuksuzluğa maruz kaldığını belirten Pekşen, öğrencilerinden ayrı düşürülmesinin adalete vurulan büyük bir darbe olduğunu söyledi.

'MUHALİF OLDUM, İŞSİZ BIRAKILDIM'

"Hayatın her alanında haksızlıklara elimden geldiğince ses çıkardım. En demokratik hakkım olan sendikal faaliyetlerin içinde oldum ve öğretmenliğe başladığımdan beri Eğitim-Sen üyesiyim. İktidarın hukuksuz uygulamalarının hepsine muhalif oldum. Emekten, ezilenden yana olan bir dünya görüşüne sahibim ve bu yüzden emek ve demokrasi mücadelesi verdim. Sadece meydanlarda değil hayatımın her alanında parasız ve bilimsel eğitimi savundum. Görev yaptığım okullarda her zaman mesleğimi en iyi şekilde icra etmenin kaygısını taşıdım. Okul idarelerinin keyfi yaptırımlarına, yanlış uygulamalarına karşı arkadaşlarımın haklı sesi oldum. Bu ülkenin havasını, suyunu, toprağını, insanını gerçekten çok sevdim" diyen Pekşen, yalnızca muhalifliği nedeniyle işsiz bırakıldığını vurguladı.

Yalnızca işten atılmadıklarını, işini özel eğitim kurumlarında yapmasının da KHK ile engellendiğini belirten Pekşen, "Yıllardır öğretmenlik yapan birisinin başka bir iş yapması nasıl düşünülebilir? Toplumda estirilen bu hava ile bizlere iş vermeyi kimse göze alamazken hangi sektörde nasıl çalışabiliriz? İşsizlik günden güne artarken nasıl iş bulabiliriz?" dedi.

İstanbul'da kirada ve yalnız yaşadığını söyleyen Pekşen, kendisinin durumunda pek çok eğitimcinin olduğunu, düzenli bir gelir gibi en temel ihtiyaçlarından mahrum bırakıldıklarını bildirdi.

'BELKİ DE FETÖ YÜZÜNDEN YILLARCA ATANAMADIM, ŞİMDİ FETÖ FATURASI YİNE BİZE KESİLDİ'

Uygulamaların darbe günlerini arattığını söyleyen Pekşen, "Ülkede estirilen bu rüzgar, OHAL yasaları, KHK ile işten atmalar, fişlemeler, sürgünler, açığa almalar artık psikolojik bunalımlara hatta intiharlara sebep olmaktadır" dedi.

"Mesleğimin 5. yılında, öğrencilerime en fazla faydam dokunacak bir dönemde, çok sevdiğim işimden ihraç edildim. Bu mesleği elde etmek için KPSS sınavlarından yüksek puanlar almama rağmen ancak üniversiteden mezun olduktan 4 sene sonra atanabildim. Hatta benim atanamadığım yıllar, FETÖ’nün KPSS’deki şaibelere imza attığı bir dönemdi. Yani uzun süre atanamamamdaki sebep belki de bu tür şaibelerken, şimdi FETÖ’nün darbe girişiminin faturasının bizlere kesildi" diyen Pekşen, kendilerine reva görülenin ülkenin eğitim-öğretim sürecine de vurulmuş bir darbe olduğunu bildirdi.

'BİZİ AÇLIKLA TERBİYE ETMEYE ÇALIŞIYORLAR, BAŞARAMAYACAKLAR'

Pekşen, "Öğrencilerimiz hem eğitim-öğretim açısından hem de psikolojik açıdan mağdur edilmektedir" ifadelerini kullandı. 

"Bizi açlıkla, işsiz bırakmalarla muhalif sesimizi bastırmaya çalışıyorlar ama başaramayacaklar" diyen Pekşen, adaletin sağlanacağına inandığını belirtti.

Pekşen ve arkadaşları, her Pazartesi ve Çarşamba günü saat 15.00-19.00, Cumartesi günü ise 14.00-16.00 arası Kadıköy ve Bakırköy’de eş zamanlı oturma eylemleri yapıyor.