İzmir'de, darbe girişiminin ardından kapatılan vakıf üniversitelerinden olan İzmir Üniversitesi'nin bir grup eski çalışanı basın toplantısı düzenledi. Eski çalışanlar, haklarında herhangi bir soruşturma başlatılmadığını, "FETÖ" ile bağlarının bulunmadığını, mağdur edildiklerini söyledi.

Alsancak'taki Psikologlar Derneği İzmir Şubesi'nde düzenlenen basın toplantısına, geçen 15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından çıkartılan 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan İzmir Üniversitesi'nin eski çalışanları katıldı.

"MAĞDURUZ, TÖHMET ALTINDAYIZ"

Aralarında, sözleşmeleri feshedilen akademisyen ve idari çalışanların da bulunduğu grup adına açıklamayı Öğretim Görevlisi Tuba Küçük yaptı. Kapatılan üniversitenin yerine İzmir Demokrasi Üniversitesi adıyla yeni bir devlet üniversitesi kurulduğunu hatırlatan Tuba Küçük, "Akademik ve idari personelin istihdamına ilişkin herhangi bir açıklama yapılmadı. İzmir Üniversitesi'nin eski çalışanları olarak geleceğimizle ilgili bir takım kaygılar taşımaktayız. Unutulmamalı ki bizler, devletin denetimi altında olan kamu tüzel kişiliğine sahip İzmir Üniversitesi'ne YÖK'ün tahsis etmiş olduğu kadrolar için başvurmuş, yine YÖK'ün belirlediği ölçütler doğrultusunda bu kuruma kabul edilmiş çalışanlarız. Yapılan soruşturmalar kapsamında bu yapılanma ile herhangi bir bağı bulunmayan çalışanlar, yaşanan bu süreçte mağdur olmakta ve büyük bir töhmet altında bırakılmaktadır" dedi.

"ÖZLÜK HAKLARIMIZ İADE EDİLSİN"

İzmir Üniversitesi'nde sözleşmeli olarak çalışan akademik ve idari personelin, memur statüsüne geçirilmesini isteyen Küçük, "Kapatılan kurumda 'FETÖ' ile hiçbir bağı bulunmayan kamu personeli vasfıyla görev yapmış tüm çalışanların, yeni kurulan İzmir Demokrasi Üniversitesi'nde doğrudan ve koşulsuz olarak yeniden istihdam edilmesini istiyoruz. İlgimiz olmadığı halde 'FETÖ' oluşumuyla yaftalanmakla kalmadık, gelecekte başvuracağımız işlerde olası önyargılı yaklaşımlardan dolayı da tedirginlik duyuyoruz. Öyle ki SGK tarafından çıkarılmış olan genelgede yer alan, işten ayrılış nedeni olarak kullanılacak ve iş hayatımızda kalıcı olacak, '36-OHAL/KHK' ibaresinin bu yaklaşımı tetikleyecek en somut neden olduğu endişesini taşıyoruz. Kapatılan kurumda çalıştığımız süre boyunca kazandığımız tüm özlük haklarımızın eksiksiz olarak tarafımıza verilmesini talep ediyoruz" diye konuştu.