soL (HABER MERKEZİ) Türkiye ile ilgili Davos gündeminin merkezine IMF ile yapılması gündemde olan stand-by anlaşması taşınırken, küresel ekonomik krizin Türkiye ekonomisine olası etkileri tartışılıyor. Şirket yöneticileri Türkiye ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'da Türkiye'nin makro ekonomik verilerine ilişkin yorumları ile Davos'taki yerini aldı.
Roubini kehaneti...
Geçtiğimiz günlerde Türkiye'de bulunan New York Üniversitesi Profesörü Nouriel Roubini, Davos'ta da Türkiye ekonomisine ilişkin düşüncelerini açıklamaya devam ederken, Roubini'nin açıklamaları yeni bir kehanet şeklinde yorumlandı. Roubini, "Bu yıl Türkiye, Rusya ve Ukrayna hem ekonomik hem de finansal risklerle tehlikeli bir çarpışma yaşayabilir" ifadelerini kullanırken Türkiye ekonomisinin 2001'dekinden daha güçlü olmasına rağmen zayıf yönlerine dikkat çekti. Roubini'ye göre Türkiye ekonomisinin zayıf yönleri Cari açık, borçla finansman, borcun kısa vadeli olması, özel sektörün yüklü döviz borcu. Ayrıca politik risk unsuru da piyasayı etkileyen bir unsur olarak tanımlanıyor.
Türk ekonomisinde durgunluk beklediğini ifade eden Roubini, "Türkiye için çok zor bir
yıl olacak" şeklinde konuştu. Roubini Reuters'e yaptığı açıklamada krizde en riskli ülkeler olarak Türkiye, Rusya ve Ukrayna'yı gösterdi. Roubini'ye göre en az riskli ülkeler ise Hindistan, Brezilya ve Körfez ülkeleri olacak.
Dünya ekonomisine ilişkin de kötümser açıklamalarına devam eden Roubini, 2009'da küresel ekonominin yüzde 1 daralmasını beklediğini söyledi. Roubini'ye göre, "2010 yılı ile ilgili en önemli riskin acılı bir süreç olan U şeklindeki küresel resesyonun çok daha uzun süreli L biçiminde stag-deflasyona (ekonomik durgunluk, resesyon ve deflasyonun birleşmesi) dönüşmesi."
IMF anlaşması gerekli
Başta Sabancı ve Doğuş sermaye grubu temsilcileri yaptıkları konuşmalarda IMF anlaşmasının gerekliliği üzerinde dururken, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, 2009'un zor bir yıl olacağını söyledi ve piyasaların canlanmasına yönelik bazı tedbirlerin alınmasını beklediklerini dillendirdi.
Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk ise 2001 krizine atıfta bulunarak krizden çıkış için bu kez de kolektif olarak hareket edilmesi gerektiğini vurguladı. Şahenk'e göre, "Bu son konjonktürden sonra Türkiye'ye hem ekonomik hem siyasi anlamda çok büyük ağırlık ve önemli bir rol gelecek."
Coca-Cola CEO'su Muhtar Kent de şirketin 12'nci büyük pazarı olan Türkiye'de yatırımlara ve ürün çeşitlendirmesine devam edeceklerini söyledi.
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, IMF'den gelecek kaynağın sıkışan kredi koşullarını yumuşatabileceğini ve faiz indirimlerini biraz daha aşağı çekebileceği üzerinde durdu. <!--[endif]-->