Tarım ortaçağa döndü

Anadolu'da tarımda tarih öncesi metotlara geri dönülüyor. Kuruyan meralar hayvancılıkla geçinenleri göçebe yaşama mahkum ederken, köylüler, yağmur yağmaması için duaya başvuruyor.

soL (HABER MERKEZİ) Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da kuraklık, geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlayan köylüleri, tarih öncesi metotlara muhkum ediyor.

İl il göçebe hayvancılık
Kuraklığın en ağır biçimde hissedildiği illerden Şanlıurfa'da hayvancılıkla uğraşan vatandaşlar, hayvanlarını il il gezdiriyorlar. Bilhassa sulu tarımın yapıldığı illere göç eden vatandaşlar, ürün hasadının ardından tarla sahipleri ile anlaşıp, hayvanlarını ücret karşılığı hasat edilmiş tarlalara salıyor.

Hayvancılıkla uğraşan vatandaşlar, kuraklık yüzünden artan saman fiyatlarından şikayetçi. Ayrıca sulu tarım yapılan çoğu yerde hasadın ardından ikinci ürün ekimi yapıldığı için hayvanlarını hasat edilmiş tarlalarda da otlatamıyorlar.
Sular fazla yükselmezse ne ala
Elazığ'da ise bazı vatandaşlar, kuraklık nedeniyle suyu azalan Keban Baraj Gölü'nün çekildiği bölgede tarım yapıyorlar.

Suların çekildiği alana buğday, arpa, pirinç ve karpuz eken vatandaşlar, devlete ekim karşılığı kira (ecri misil) ödemesi yapıyorlar. Ancak yağışların fazla olması halinde tüm ürün su altında kalıyor. Bu duruma devlete ödedikleri kira bedeli de boşa gidiyor.