Ekonominin 'pamuk ipliği' inceliyor

Hükümetin ekonomi alanındaki sözcüleri borsadaki tarihi düşüşle ilgili “fitne finans piyasalarını etkiliyor, ama makro temeller sağlam” diyor. Oysa Türkiye ekonomisinin esas zayıflığı makro temellerle ilgili.

Dün Borsa İstanbul günü tarihi bir düşüşle kapattı. BİST 100 endeksi bir gün içerisinde yüzde 10 değer kaybetti. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Twitter hesabından konuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Hükümete karşı yurt çapında devam eden protestoları “fitne” olarak niteleyen Şimşek, “Bu fitne doğal olarak finans piyasalarını etkiliyor, etkileyecek. Hedefleri ülkemizi zayıflatmak. Ama makro temeller sağlam” diye yazdı.

Esas zayıflık “temeller”de
Asia Times gazetesinden David P. Goldman, Türkiye ekonomisinin “makro temelleri” hakkında bir analiz yayımladı. Daha önce de Erdoğan'ın kurduğu ekonomik modelin 2000 krizi öncesi Arjantin ve 1994 krizi öncesi Meksika'daki iktisadi uygulamaları hatırlattığını belirten Goldman, her iki Latin Amerika yönetiminin de ucuz tüketici kredisine bağlı bir popülarite kazandığını ifade etti.

AKP'nin de 2011 seçimlerine kadar bu modeli benimsediğini belirten Goldman, büyüme hızının düşmesiyle birlikte kredi bolluğu sayesinde hızla borçlanan tüketicilerin borçlarını çevirmekte büyük sıkıntı çektiğini yazdı. Reel kişisel tüketim harcamalarının hızla düştüğünü belirten Goldman, ekonominin neredeyse büyümediği, kamu harcamalarının ise yılda yüzde 20 civarında arttığı bir ekonomide enflasyonun düşük olmasının normal olduğunu ifade ediyor.

Gizli işsizlikte hızlı artış
Goldman, geçtiğimiz yıl formel işkollarında istihdamın yüzde 5 daraldığını, “ücretsiz aile işçisi” ve “kendi hesabına çalışanların” sayısının yüzde 5 arttığını vurgulayarak, bu durumun imalat sanayi ve hizmet sektöründe çalışanlardan birçoğunun işlerinden ayrılarak, köylerine döndüğü ya da küçük aile işletmelerinde çalışmak zorunda kaldıkları anlamına geldiğinin altını çizdi. “Bunun adı gizli işsizliktir” diyen Asia Times yazarı, formel işgücünde yüzde 5'lik daralmanın yıkıcı sonuçları olacağının üzerinde durdu.

Türkiye nere, Çin nere...
Türkiye'nin “yeni Çin” olacağı iddiasına da değinen Goldman, Avrupa, Rusya ve Ortadoğu piyasalarına düşük ve orta teknolojik yoğunluk gerektiren mallar ihraç eden Türkiye ekonomisinin, ihraç piyasalarındaki kriz nedeniyle sıkıntı içinde olduğunu belirtti. Goldman, yalnızca birkaç üniversitesi dünya standartlarında eğitim veren, liseden mezuniyet oranı Meksika'nın gerisinde olan Türkiye'nin ne teknolojik düzey olarak ne de işgücünün beceri düzeyi açısından Asya ekonomileriyle kıyaslanabileceğini savundu.

Dış kaynak ayakta tutuyor
Cari açığı milli gelirinin yüzde 10'u seviyesinde dolaşan Türkiye ekonomisinin muazzam bir kısa vadeli dış kaynakla ayakta durduğunu hatırlatan Goldman, Türkiye ekonomisindeki yavaşlamaya karşın kısa vadeli borçlanma hızının müthiş bir hızla arttığının altını çizdi. Goldman, tüketici kredisi hacminin son 7 yılda 10 katına çıktığını, nominal tüketici harcaması yüzde 5 artarken, tüketici kredilerinin yüzde 40 (2013'ün ilk üç ayında yüzde 70) hızla artmasının toplumsal sonuçlarının yıkıcı olacağına işaret etti.

(soL-Haber Merkezi)