Bu şelalenin suyu nereden geliyor

Basında dün yer alan, Keçiören eski Belediye Başkanı Turgut Altınok'un, "görev yaptığı dönemde kaçak su kullandırma" suçlamasıyla dava edildiğine ilişkin bir haber, yollar ayrılana dek, "eski AKP'liler"in tüm yolsuzluklarında payı olan AKP'nin, "AK"lanmak için kara kaplı bir defter tuttuğunu bir kez daha ortaya çıkardı.

soL (HABER MERKEZİ) Ankara Keçiören Belediyesi'nin daha önce AKP'li olan eski başkanı Turgut Altınok'un başı ASKİ (Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi) ile derde girdi. Altınok'a, başkanlığı döneminde belediyeye ait çok sayıda park, bahçe, şelale ve hizmet alanında kaçak su kullandığı iddiasıyla dava açıldı. ASKİ avukatlarının, Cumhuriyet Savcılığı'na yaptıkları ve Altınok'un tüm uyarılara rağmen kaçak su kullanımına devam ettiği iddialarının yer aldığı şikayet başvurusunda, fotoğraf ve tutanaklar da delil olarak gösterildi.

Ankara Cumhuriyet Savcılığı'nın hazırladığı iddianamede, Turgut Altınok'la birlikte, dönemin belediye başkan yardımcısı ile park ve bahçeler şube müdür vekilinin de, "görevlerini kötüye kullandıkları yolunda şüpheler bulunduğu'' gerekçesiyle, 5 yıl 3 aya kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep edildi.

"Şelaleler akarken" dosyalar da tutulmuş...
Savcılık iddianamesinde en fazla dikkat çeken taraf, Turgut Altınok'un sorguda, "sorunun, Ankara Büyükşehir Belediyesi ile Keçiören Belediyesi arasındaki çekişmeden kaynaklandığı, su kullanımının kişisel değil kurumsal olduğu ve bedelsiz kullanım varsa karşılığının yasal yollarla belediyeden istenebileceği"ni vurgulaması oldu. Altınok bu ifadesiyle, kendisine şantaj yapıldığı imasında bulundu.

Yargı yoluna, Altınok'un 29 Mart yerel seçimleri sürecinde AKP'yle yollarının ayrılmasının ardından gidilmesi, büyükşehir belediye başkanlığı için rekabete giriştiği Melih Gökçek'in bu atağının, Altınok'la ilişkilerin iyi olduğu dönemde, Ankara halkı susuzluktan kıvranırken kaçak su akıtıldığı iddia edilen Keçiören Şelalesi'nin başında serinlemesi pek muhtemel Erdoğan'dan ve AKP ileri gelenlerinden icazetli olduğunu düşündürdü.

Keçiören'de, son yerel seçimlere kadar yaklaşık 15 yıl belediye başkanlığı yapan MHP kökenli Altınok, AKP kurulduğunda partiye katılan ilk belediye başkanlarından biriydi. Melih Gökçek'le girdiği Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı yarışında yenilen Altınok'un düşüşü, 29 Mart seçimlerinin öncesinde başlamıştı. AKP'nin, Keçiören'de AKP'den değil bağımsız aday olacağını açıklayıp bu mevzide de tutunamayan Altınok'a partiye verdiği zarardan kaynaklı husumeti, Melih Gökçek'in elindeki yetkiyle, "kaçak su kullanmak" suçlamasına uzandı.

AKP'yle yolları ayrılanlar "hukuk" kıskacında...
AKP'yle yolları öyle veya böyle ayrıldıktan sonra AKP'nin kara kaplı "dost kalınamayacaklar" defterinde sadece Turgut Altınok yoktu. Yine eski bir AKP'li olup, son yerel seçimlerde, makamını yeni gözde bir AKP adayına kaptırmaktan kurtulan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak da AKP'nin hışmına uğradı.

29 Mart yerel seçimlerinde Adana'da bir başka aday çıkarılacağı yönündeki haberler karşısında, AKP'den istifa edip adaylığını MHP'den koymasının hemen ardından, Başbakanlık'a bağlı Kamu Görevlileri Etik Kurulu'ndan, Durak hakkında "etik ilkelere aykırı davrandığı" kararı çıkarıldı. Durak hakkında, "eşine ait taşınmazı avantajlı bir duruma getiren imar planı değişikliğine ilişkin iş ve işlemlere katılarak, 'dürüstlük ve tarafsızlık" ile 'çıkar çatışmasından kaçınma' ilkelerine aykırı davrandığı" gerekçesiyle kınama kararı verilmesiyle, AKP rövanşı aldı. Kurulun Aytaç için aldığı karar, Türkiye'de bir ilk olma özelliğini de taşıyordu.

Ayrıca, İçişleri Bakanlığı, daha önce ertelediği bir soruşturma iznini Aytaç Durak AKP'den istifa ettikten üç gün sonra verdi. Oğlu Gökhan Durak'a ait Çukurova Televizyonu, RTÜK Başkanı Zahit Akman'ın talimatıyla kapatıldı.

Hem şantaj, hem "AK"akçe...
Tüm bu yaşananların yanı sıra, örneğin, İstanbul'u, milyon dolarlık belediye ihalesiyle "yandaş" memnun ederek sadece 20 gün canlı kalabilen lalelerle donatan Kadir Topbaş ile "anıtsal" fıskiye ve şelalelerin mucidi Melih Gökçek gibi AKP'nin iki güzide belediye başkanının icraatlarında da gözlenebileceği üzere, "kaçak su ve elektrik kullandırılması", "şaibeli harcamalar" ve "yolsuzluk" suçlamalarının henüz AKP tarafından gündeme taşınmadığı durumda dahi, yerel bütçe olanaklarının seferber edildiği saçmalıkların AKP ile tırmanışa geçtiğine kim itiraz edebilir...