Ölü bedenler vasıtasıyla yürütülen ticaret, ölünün yakınlarına form imzalatma ile başlıyor. Örneğin, deri transplantasyonları yoluyla yanık tedavilerinde “hayat kurtaracağına” ikna olan yakını yeni ölmüş kimse, bulunduğu ruh halinin de etkisiyle formu imzalıyor.

Cesetten alınan deri, kemik gibi organlar Alman şirketi Tutogen Medical’e gönderiliyor ve adı geçen şirket de bu organları ABD’de satıyor. Tabii, bütün bunlardan yaşamını yitiren kişinin yakınının çoğunlukla haberi olmuyor.

Karlı bir endüstri
Bu durum, gizli ama karlı bir sektör haline gelen organ ticaretinin bir uzantısı. Öyle ki, bu piyasada her türlü organın satılması mümkün: kemik, kıkırdak doku, kas lifi, fascia, deri, kornea, perikardiyal kese, kalp kapakçığı...

Alman şirketin en fazla ilgilendiği organlar ise kemikler ve kas lifleri. Şirket kemikleri temizliyor, dövüyor, şekil verip paketliyor ve dünyanın 40 kadar ülkesine satış yapıyor. Şirketin bu “hizmet”ine internet üzerinden ulaşmak bile mümkün.

Sektör Almanya’da henüz işi büyütmediyse de ABD’de işler biraz daha farklı. Her yıl milyonlarca organ değiştokuşunun yapıldığı ülkede, parçalara ayrılmış ve “işlenmiş” bir ceset yaklaşık 250 bin dolar kazandırıyor. Toplamda ise yıllık 1 milyar dolarlık ticaret yapılıyor.

Örneğin Tutogen firması, 2002 yılının Ocak ayındaki bir cesetten aldığı bütün kaval kemiği için 42.90 avro, pazu kemiği (humerus) için 42.90 avro, perikardiyal kese için, boyutuna göre 13.30 ila 16.40 avro ödemiş.

ABD pazarının lideri olan Florida merkezli RTI Biologics ise, 2008 yılında 147 milyon dolarlık “iş” yapmış.

Pazar büyüdükçe, firmaların iş beklentisi de artıyor. 2002 yılında, ABD’nin aylık organ ihtiyaçları arasında 119 kalça kemiği, 267 dizkapağı, 243 uyluk kemiği gerekiyor. Bu istekler, büyük oranda diğer ülkelerdeki taşeronların yasal olmayan yollara başvurmasına yol açıyor.
(soL – Dış Haberler)