soL (HABER MERKEZİ) İsrail'in Gazze'ye saldırıları başladığı sıralarda golf oynamayı tercih eden ABD yeni başkanı Obama, gelen tepkiler üzerine konuyla ilgili düşüncelerini kamuoyuyla paylaştı. "Şu anda ABD'nin görevde olan bir başkanı var. Hassas müzakereler sürüyor, ABD'den dışarıya iki ayrı sesin çıkmaması gerekiyor" diyerek, İsrail'in Gazze'ye saldırısı konusunda konuşmaktan uzak duran Obama hakkında, özellikle Batı medyasında Hamas'la ve İsrail'le görüşeceği yönünde haberler yapılmaya başlandı.
Geçen gün, İsrail saldırılarına ilişkin günlük brifing aldığını söyleyen ABD'nin yeni başkanı, öncelikli görevinin küresel ekonomik kriz olacağını vurgulayarak, Filistin'de son yaşananlara karşı ilgisizliğini sürdürdü ve sadece Gazze'deki şiddetten kaygı duyduğunu, ancak Amerikan dış politikası konusunda çelişkili mesaj vermeme konusunda da tedbirli davrandığını tekrarladı.
"Obama sessizliği bozdu"
ABD'den İsrail'e destek mesajları ve Obama'nın suskunluğu, tepkileri artırdı. Chavez başta olmak üzere pek çok liderin Obama'dan açıklama beklemesi ve Arapların Obama'dan desteklerini çekmeye başlamalarıyla birlikte, Gazze'deki bir Birleşmiş Milletler okuluna açılan ateşte yaklaşık 40 Filistinli'nin hayatını kaybetmesinden sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, Obama, "Gazze ve İsrail'de sivil can kaybı benim için derin endişe kaynağı. Şu anda konuşamıyorum, ama görevi alacağım 20 Ocak'tan sonra bu konuyla ilgili söylecek çok şeyim olacak" dedi. Bu haber özellikle Batı medyasında ve ülkemizdeki hemen hemen bütün basın kuruluşları tarafından "Obama sesizliğini bozdu" manşetleriyle duyuruldu.
"Başkan konuşmayınca eylemler başladı"
ABD egemenlerinin İsrail'e desteği sürerken ve Obama'nın "suskunluğu bozulurken" ülkenin çeşitli yerlerinde İsrail karşıtı eylemler başladı. Geçen hafta başkent Vaşington'da yüzlerce gösterici, İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarını protesto etti. Fransız Basın Ajansı (AFP)'nın bildirdiğine göre, Dışişleri Bakanlığı binası önünde toplanan eylemciler, İsrail saldırılarının durmasını istedi. Gösteride, "Adam öldürmeye son", "Savaşa son", "ABD'nin İsrail'e yardımına son" ve "Filistinlilerin katledilmesine son" sloganlarının atıldığı belirtildi.
ABD'nin başkenti Vaşington'un yanı sıra San Francisco, California, Los Angeles gibi eyaletlerde onbinlerce kişi, İsrail ordusunun Lübnan ve Filistin'deki saldırılarını kınadı.
Son olarak İngiltere'nin önde gelen gazetelerinden The Guardian, 20 Ocak tarihinde George Bush'tan koltuğu devralacak olan Başkan Barack Obama'nın Hamas ile diyaloğa geçmeye hazırlandığını ileri sürdü.
Obama'nın "yakın çevresindeki kişiler"le konuşan The Guardian, Obama'nın Hamas ile doğrudan diyaloğa geçme düşüncelerinin olmadığını, ancak düşük seviyede bir diyalog kurulmasının düşünüldüğünü aktardı. Ayrıca, haberde, Obama'nn Hamas'la kuracağı ilişki, CIA ile Filistin Kurtuluş Örgütü'nün 1970 yıllarında kurduğu ilişkiye benzetilerek, bu ilişkiden İsrail'in uzun yıllar haberdar olmadığı vurgulandı.
Diğer bir seçenek olarak Hamas'la gizli temsilcilerin görüşmesinin olabileceği belirtilen haberde, Vaşington'da Hamas'ın görmezden gelinmesi politikasının ters teptiği görüşünün ağırlık kazandığı yorumu yapıldı. CIA ya da özel temsilciler aracılığıyla Hamas ile temas kurulması, Bush yönetiminin, terörist örgüt olarak tanımladığı ve 2006'da Kongre kararıyla mali yardım yapılmasını yasakladığı Hamas örgütüyle tüm ilişkileri kesme politikasının sonu anlamına geliyor.
Batı medyasında oldukça önemsenen bu habere ilişkin yorumlardan biri de, bu hafta içinde Obama'nın Ortadoğu özel temsilcisi seçtiği Richard Haass'ın da Hamas ile kurulacak temasları, ateşkesin kalıcı olmasını ve El Fetih ile Hamas arasında uzlaşmayı sağlayabileceği oldu.